Jeon Jungkook; bir cuma gecesi gittiğim restoranın tuvaletinde partnerimden yakındığım sırada önce bana hakaret eden, ardından sıkıcı ve sorunlu partnerimle geçirdiğim boktan dakikaları benim eski çocukluk aşkımmış gibi davranarak mükemmel bir anıya...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
15.00 dedim ama cumhurbaşkanı olduğum için telefonu ancak bu saatte elime alabildim 🤡 neyse oy ve yorumlarınızı bekliyorum aşkolar 💗
21.01.23
🎡
" Lavaboyu kullanmam gerek " diyerek masadan kalkıp erkekler tuvaletinin yolunu tuttuğumda Park Jimin'e lanetler ediyordum. Yalancı puşt bana demişti ki, " Charlie'nin biraz yaşı var ama onun aleti ve görünüşü bunu göz ardı etmene yeter."
Ve ben de uzun süredir seks yapmamış olmaktan, önüme çıkan en kabul edilebilir adamla yapmaya karar verdiğim için Charlie denen adamla bir akşam yemeğine çıkmayı kabul etmiştim. Ama adam bir kaplumbağa çıkmıştı, hem de tam anlamıyla!
Kaplumbağa Charlie yemeğini seçene kadar on beş, yemeğinden birkaç çatal alana ve bana hiç de komik olmayan ama kendisinin kahkahalar atarak anlattığı lise anısından bahsedene dek kırk beş dakika geçmişti.
Sikeyim böyle işi, diye tıslayıp kapısını açtığım ve direkt içeri daldığım tuvalet boş gibi görünüyordu. Lavaboda bir bok yapacağım da yoktu aslında, buraya biraz nefes alabilmek ve Kaplumbağa Charlie'nin yediği ömrümü tazelemek için gelmiştim.
Aklıma tekrar Park Jimin geldiğinde elim giydiğim kumaş pantolonun cebine gitti ve telefonumu çıkarıp en yakın arkadaşım olan o piçi aradım.
Telefon sonunda açıldığında arkadaşımın sesi duydum.
" Neden randevunun ortasında beni arıyorsun sen? Daha yeni bir saat olmadı mı? "
" Kapa çeneni " dedim abartılı bir öfkeyle, tamam kızgındım ama seks yapamadım ve Charlie beni hayal kırıklığına uğrattı diye ortalığı ateşe verecek değildim. Ama Park Jimin zamanımdan çalmıştı, bu gece yatağımda uzanıp dondurma yerken favori pembe dizimi izlemeye devam edebilirdim.
" Ne oluyor be? " dedi şaşkın bir ses tonuyla, " Niye kızgınsın? "
" Hmmm " diye yalandan mırıldandım, " Bil bakalım neden? " diye sordum ama tabi ki o cevap veremeden tekrar konuşmaya başlamıştım. " Acaba senin çok yakışıklı, kocaman aleti var dediğin Charlie sıkıcı bir kaplumbağa ve dede çıktığı için olabilir mi? "
Jimin bir an durakladı.
" Senden sadece sekiz yaş büyük, dede falan değil. Ve kaplumbağa kısmına gelirsek, kaynağım böyle bir şey belirtmedi... "
" Kaynağına sokayım ben senin " dedim ve derin bir iç çektim," Adam on beş dakikada yemeğini ancak seçebildi ve bana hiç de komik olmayan bir lise anısını, arkadaşına top atmak isterken nasıl da kolunu çıkarıp üstüne birde kırdığını ve sonra birinin yanlışlıkla onlara takılıp burnu yamulttuğunu ve etrafın kana bulandığını, anlattı. "
