helüüüü
bu bölüm de hiçbir kısmı atlamadan okumanızı öneririm aksi takdirde çok şey kaçırırsınız aşkolarım
artık ficin başından beri kimsenin altındaki mesajı anlayamadığı dönme dolaba bir açıklama geliyor ve jungkook adamımızın geçmişini dinliyoruz 😭
ben yazarken bile çok ağladım siz de ağlayın 😣🎡
Düzene oturmuş mükemmel ilişkimiz kelimenin tam anlamı ile başlayalı tam 3 ay oluyordu artık. Ancak bir sorun vardı. Jungkook'un benden sakladığı ve anlatmaya çekindiği hikayesi. Belki de bundan bahsedilecek son yer tam şu an toplantı sonrası bir şeyler içmek için geldiğimiz şirket kafeteryasıydı ama artık dayanamıyordum.
Avuçlarım arasındaki soğuk çayı dökmemeye dikkat ederek masaya yüzüstü uzanır gibi eğildiğimde önündeki yemeğini tıkınan sevgilimin hareketleri durdu, yanakları bir hamsterınki gibi şişmiş ve çok şirin olmuştu. Eğdiği başını kaldırmadan bana kirpiklerinin altından soru dolu bakışını atarken ona sırıttım.
Benim sırıtmamla birlikte kaşlarını çattı, '' Tamam '' dedi çatal bıçağını bırakıp sırtını iyice geriye yaslarken '' Çıkar ağzındaki baklayı küçük prens bakışların yüzünden yemeğim boğazıma dizildi. ''
Sessizce kıkırdadım ama ardından ciddileştim. Gülüyor olsam ve o şu an her ne kadar tatlı gözüküyor olsa dahi bana açmadığı hikayesinin tıpkı benimki gibi iyiden ziyade kötü bir geçmişle alakalı olduğuna yüzde yüz emindim artık. Çünkü şu son bir ayda şans eseri konu nasıl onun geçmişine ve kim olduğunu saklayışına gelse - ki bu durum hala daha medyada konuşulan ve cevap aranan bir trend idi - kaçamak cevaplarla oradan uzaklaşıyordu.
'' Pek de yeri değil aslında '' dedim çekingen bir tavırla ve uzandığım masadan geriye kalkıp geriye yaslandım tıpkı onun gibi, '' Ama artık bunlardan bahsetmemiz gerektiğini düşünüyorum. ''
Kaşları daha da çatılırken meraklı bir hmlama çıkardı.
'' Şey... ''
Konuya nasıl gireceğimi düşünürken bakışlarımı masaya indirmiştim ki birden '' Bahsi geçen şey benim kendimi senelerdir niye bir hizmetli olarak tanıtıyor oluşum mu? ''
Sorudan ziyade onaylamam için söylenen bir cümle gibiydi.
'' Evet '' dedim birkaç saniye duraksadıktan sonra.
Anlayış gösterir gibi kafasını aşağı yukarı sallarken dudaklarını dişledi. Gerginken böyle yapıyordu sevgilim.
'' Jungkook eğer stresleniyorsan anlatma ama- ''
'' Hayır '' diyerek kesti lafımı, '' Bana gösterdiğin müsamaha sabır taşıracak ve güven zedeleyecek kadar uzadı artık. ''
Kendisini suçlar gibi çıkan sözleriyle '' Hayır hayır '' dedim anında, '' Ben sabretmeyi asla bırakmam, sen bana o kadar katlanmışken ve benim saçmalıklarımı her seferinde alttan almışken böyle bir şeyi nasıl düşünürüm ben Jungkook? ''
Yüzünde huzur dolu bir tebessüm peydah olurken gözleri bana aşkla baktı. Onu için doğru insan benmişim gibi... Tüm zamanlara ve tüm insanlara rağmen ben kaderiymişim gibi...
'' Ve ben de seni bu hale getiren ve isteğin dışı kendine dahi hayatı zehir edecek şekilde davranmana sebep olan o karaktersiz pislikler yüzünden geldiğin halden seni sorumlu tutmam küçük prens '' dedi uzanıp ellerimi avuçları arasına alırken, '' Sana anlayış göstermeyen, kendini aşağı görmene ucubelik gözüyle bakan ve benim bizzat bilincimle kabul edip katlanmayı seçtiğim davranışlarına laf edenleri de sikeyim, cehenneme kadar yolları var. Empatiden ve anlayıştan yoksun o pislikler siktir olup gidebilir, karma hepsini bulup onları haklayacaktır bence. ''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
PATRON ( taekook )
أدب الهواةJeon Jungkook; bir cuma gecesi gittiğim restoranın tuvaletinde partnerimden yakındığım sırada önce bana hakaret eden, ardından sıkıcı ve sorunlu partnerimle geçirdiğim boktan dakikaları benim eski çocukluk aşkımmış gibi davranarak mükemmel bir anıya...