kontrol etmeden atıyorum aşkolar umarım yazım yanlışı falan yoktur
ama olsa bile bölüm o kadar iyi ki pek de takmazsınız kafanıza 🥴🎡
Jungkook ile aynı yatağı paylaştığım ikinci seferin sabahında gözleri en son açılan kişi olmuştum. Bunu da uyanıp yatağın normalde Jungkook'un koca bedeninin olması gerektiği yere bakınca anlamıştım.
Jungkook benden önce uyanmıştı, üstelik çarşaflar soğuktu yani kalkalı baya olmuştu.
Hafta sonu olduğu için saati umursamadan kalktım, duşumu alıp dişlerimi fırçaladıktan sonra üstüme uzun bir tişört ve altıma da şort giyip odadan çıktım.
Jungkook'u mutfağımda buldum, ve onu bulduğumda az daha kalbime iniyordu. Hani şu romantik kitaplarda erkek karakterler sevgilileri ile ilk sekslerini yaptıktan sonra mutfağa gidip o klişe sahneyi gerçekleştirirlerdi ya... işte tam olarak o yaşanıyordu. Jungkook üstü çıplak, altındaysa spor şortla tezgahımın önünde dikilmiş kahvaltı hazırlıyordu. Tek eksiğimiz seksti.
" Günaydın " dedim ona yanından yaklaşırken.
Beni fark ettiği gibi kafasını kaldırdı, saçları darmadağın bir şekilde suratıma bakıp gülümsedi.
" Günaydın bebeğim. "
Uzanıp yanağıma bir öpücük bıraktı ve ardından geri çekilip işine devam etti.
" Dün gece sana çok sorun çıkardım mı? " diye sordu elindekileri ile ilgilenmeye devam ederken. Sesi biraz utanmış gibi çıkıyordu ve bu çok hoşuma gitti. Sanırım şimdi Jungkook'un beni niye durmadan utandırmaya çalıştığını anlıyordum.
" Hayır " dedim biraz abartarak, aslında onu eve getirmek, merdivenlerden çıkarmak, daireye sokmak, üstünü değiştirmesini sağlayıp yatağa sokmak iki saatimi almıştı. Ve onunla işim bittiğinde belim kopmuş gibi hissetmiştim. " Sadece biraz ağır olduğun için zorlandım o kadar. "
Mahçup bir şekilde bana baktı.
" Senin ağırlığının iki katına yakınım... "
Pekala bunu tahmin etmek zor değildi, Jungkook'un spor yaptığı her yerinden belli olan vücudu sert ve ağırdı.
" Sorun değil " dedim elimi havada sallayarak. Sonra ona yardım etmek için yanına sokuldum iyice.
" Bana da yapacak bir iş ver " dediğimde elindekileri bıraktı ve hemen solunda duran bedenimi belimden tutup önüne çekti.
Vücudumu kendisi ve tezgah arasındaki daracık alanda sıkıştırdığında yutkundum, ona bu şekilde nasıl yardım edebilirdim ki?
Sonra birden bedeni tamamen bana dayandı, sırtımda göğüslerini, belimde karın kaslarını ve kıçımda erkekliğini hissederken sustum kaldım.
" Bana yardımcı olmak istiyorsan böyle kal yeter. "
Dediği şeyle bedenimi bir ateş aldı. Ona çaktırmadan yutkundum.
" O zaman bana da bir şeyler ver, öylece ayakta mı dikileceğim? "
" Aynen öyle yapacaksın " deyip enseme bir öpücük kondurduğunda huylanarak kıpırdandım. Bu arkamdan bana yapışmış olan bedenine sürtünmemi sağlamaktan başka bir işe yaramadığında dondum kaldım.
Böyle giderse kahvaltı yerine beni yiyecekti.
Bir süre olduğum yerde hareketsiz durmanın ikimiz için de en iyisi olduğunu düşünmüştüm ki Jungkook üstümden eğilip tezgahın ucundaki sebzeleri aldığında beni utançtan yanaklarımın alev alev olmasını sağlayacak bir pozisyona soktu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
PATRON ( taekook )
Hayran KurguJeon Jungkook; bir cuma gecesi gittiğim restoranın tuvaletinde partnerimden yakındığım sırada önce bana hakaret eden, ardından sıkıcı ve sorunlu partnerimle geçirdiğim boktan dakikaları benim eski çocukluk aşkımmış gibi davranarak mükemmel bir anıya...