"AŞK EŞİTTİR BİZ" 3. SEZON 111. BÖLÜM (VUSLAT KOZOĞLU 😎😎)

269 18 2
                                    

Okan ve adamları yolda giderken önlerine başka araçlar çıkar ve Okan'ın arabasının önünü keser
Okan: Ne oluyor bunlarda kim
O sırada başka bir araç daha gelir ve durur. Kamer arabadan iner ve Vuslat'ın kapısını açar. Vuslat havalı bir şekilde arabadan iner. NazFer Vuslat'ı görünce tebessüm ederler. Vuslat Okan ve adamlarından sayıca daha da çok üstündür. Vuslat'ın adamları Okan ve adamlarına silah doğrultmuşdur
Vuslat: Nazlı Ferda buraya gelin
NazFer araçtan iner, Nazlı Ferda'ya destek olarak Vuslat'ın yanına giderler
Vuslat: İyimisiniz
Nazlı: (derin bir nefes alır) İyiyiz Vuslat teyze, iyiyiz
Vuslat: Ferda sen nasılsın
Ferda: İyi... Ahhhh (karnını tutar sancı girmiştir)
Nazlı: Ferda abla iyimisin
Vuslat: Ferda iyimisin
Ferda: Sa... Sancı. Ahhhh
Vuslat: Hastaneye gidiyoruz çabuk. Kamer burası sende hallet burayı
Kamer: Emredersiniz Vuslat hanım
Vuslat bir kaç adamıyla birlikte NazFer'i hastaneye götürür. Kamer ise Okan ve adamlarını alıp gizli depoya götürür.... AlDor hızlı bir şekilde olay yerine gelir. İkili hemen arabadan iner ve etrafı incelemeye başlarlar. AlDor yerde baygın yatan şoför ve korumayı görür, hemen yanlarına giderler. Ali hem şoförün, hemde korumanın nabzına bakar, hayattalardır. Sadece bayılmışlardır. Doruk NazFer'in olduğu araca gelir, kapılar açıktır, arabanın içini kontrol eder Doruk. Bir süre göz gezdirdikten sonra NazFer'in telefonunu arabada görür. Doruk telefonları alır ve Ali'nin yanına gider
Doruk: Ali
Ali: Ne oldu
Doruk: Telefonları arabanın içinde kalmış
Ali: Doruk burda başka bir şey daha yaşanmış
Doruk: Ne diyorsun Ali
Ali: Bu bizim araç orası tamam. Ama bu araçlar boş Doruk, içinde hiç bir şey yok (tam o sırada Ali'nin telefonu çalar Ali telefonu eline alır ve arayanın ismine bakar, Vuslat'tır arayan
Ali: (Ali telefonu açar ve kulağına götürür) Efendim Vuslat teyze
Nazlı: Alim
Ali: Nazlı. Nazlım iyimisin Nazlı, bir şeyin var mı güzelim iyimisin
Nazlı: (tebessüm eder) Ali bir sakin ol, iyiyim... İyiyim ama senin canını okuyacağım Ali
Ali: (Nazlı'nın neden kızdığını anlar) Ne desen haklısın Nazlım, bu yaptığım hatanın bir affı telafisi yok, özür dilerim Nazlı
Nazlı Ali'nin bu masum hallerine çok fena düşüyordu. Az önce kızgın olan Nazlı çoktan yelkenleri suya indirmişti. Ama yine de Ali'ye küçük bir fırça atmanın bir sakıncası olmazdı.
Nazlı: Bunu sonra konuşacağız seninle
Ali: (sesi titrer) Nazlım
Nazlı: (Nazlı Ali'nin sesinin titrediğini anlayınca neyi sormak istediğini anlar) Ali
Ali: (kısık sesle) Ablam nasıl
Nazlı: (Nazlı gözlerini kapatır ve derin bir nefes alır, sonra gözlerini açar) Öncelikle sakin olacaksın
Ali: Nazlım, ablama ne oldu
Nazlı: Hastaneye kaldırıldı, sancı girdi
Nazlı böyle söyleyince Ali direk Doruk'a bakar. Doruk ise bu bakışlardan bir şey olduğunu anlar. Ali telefonu kapatır ve cebine koyar
Doruk: Ali. Bana iyi bir şey söyle
Ali: Doruk
Doruk: Ali sakın
Ali: Önce bir sakin ol
Doruk: Ali bana sakin ol deme. Ne oldu Ferda'ya. İyimi Ferda, bebek iyimi
Ali: Hastaneye kaldırılmış, sancı girmiş
Doruk duyduğu şeyle olduğu yerde kala kalmıştı. Dokunmaya bile kıyamadığı karısı, şu an hastanede tedavi altına alınmıştı
Doruk: Hangi hastane
Ali: Sakin olacaksın dedim
Doruk: O kavramı bugün benim için kullanma. Çünkü ben sildim o kavramı
Ali: Ferda senin karın ise, benim de ablam. Canım kanım. Sakin olacaksın dediysem sakin olacaksın. Şimdi yürü hastaneye gidiyoruz
AlDor arabaya biner ve hızlı bir şekilde hastaneye doğru yola çıkarlar..... AlDor uzun bir yolculuğun ardından hastaneye gelmişlerdir, o sırada ise herkese haber verilmiştir. AlDor Ferda'nın kaldığı odayı öğrenir ve oraya giderler. Ali Nazlı'yı görünce derin bir oh çeker
Ali: Nazlı
Nazlı sesin geldiği yöne doğru döner. Sevdiği adamı görünce koşarak Ali'ye sarılır. Ali'de bu sarılmayı karşılıksız bırakmaz ve oda Nazlısına sarılır. AlNaz birbirine sarıldıktan sonra yavaşça ayrılırlar
Ali: Nazlım iyimisin güzelim
Nazlı: İyiyim Alim iyiyim
Ali: Ablam nasıl
Nazlı: Şu anda Elif hanım ilgileniyor
Ali: Bir şey söylemediler mi
Nazlı: Henüz bir açıklama yapmadılar (Doruk'a bakar, sonra Ali'ye döner) Doruk nasıl
Ali: Patlamaya hazır bomba gibi
Nazlı: Sen niye bu kadar sakinsin. Normale bu kadar sakin olmazsın... Bu sakinliğin beni korkutmaya başladı
Ali: Korkması gereken kişi sen değilsin Nazlı. Size bunu yapanlar benden korksun
O sırada ekibin geri kalanı da (Beliz hariç) gelmiştir
Selvi: (ağlıyarak) Ali
Selvi hızlı bir şekilde Ali'ye sarılır. Ali şu an iki duygu arasında gidip geliyordu. Aklı, karısına ve ablasına bunu yapanlardan hesap sor derken, kalbi sevdiklerinin yanında durması gerektiğini söylüyordu. Sonunda kalbi galip gelir. Ali'de Selvi'ye sıkıca sarılır ve bir süre sonra ayrılırlar
Selvi: (ağlıyarak) Ali Ferda nasıl. Kızım nasıl
Ali: Sakin ol annem sakin ol. Ablam iyi olacak. Ablam da yeğenim de iyi olacak inşallah
Vuslat: (Selvi'nin yanına gelir ve elini Selvi'nin omzuna koyar) Merak etme Selvi, Ferda'da bebekte iyi olacak
Selvi: İnşallah Vuslat inşallah
Adil: Allah'ım yardım et bize. Kızımı torunumu koru ya Rabb'im
Ali: (Doruk sürekli bir sağa bir sola doğru hareket ediyordu) Doruk bi dur artık ya
Doruk: Duramam anlıyor musun beni duramam
Ali: Doruk benim asabımı bozma otur suraya
Doruk: Tabi senin tuzun kuru, Nazlı iyi onun bir şeyi yok
Ali: Doruk laflarını seçerek kullan, çizgiyi aşıyorsun
Doruk: Ne çizgisinden bahsediyorsun lan sen, ne çizgisinden bahsediyorsun (Ali'nin yakasına yapışır ve Ali'yi duvara yapıştırır) lan içerde ki senin ablan ablan. Canından kanından biri, sen nasıl bu kadar sakin kalabiliyorsun
Ali: (Doruk'u iter ve kendinden uzaklaştırır) KENDİNE GEL LAN. BENİM SAKİN KALDIĞIMI NERDEN ÇIKARDIN HII NERDEN ÇIKARDIN. BEN SADECE DIŞARI YANSITMIYORUM AMA İÇİMDE KOPAN FIRTINALARI BİR BİLSEN. (Ses tonunu düşürür) Kendine gel Doruk, kendine gel. Çizgiyi aşma
O sırada Kamer gelir ve Vuslat'ın yanına gider
Kamer: Vuslat hanım
Vuslat: Evet Kamer
Kamer: Emrettiğiniz üzere adamları depoya götürdük ve bağladık. Orda ki adamlarımız bizden haber bekliyorlar
Vuslat: Aferin Kamer
Doruk: Ben gidiyorum
Ali: Nereye gidiyorsun Doruk
Doruk: Karıma bunu yapanlardan hesap sormaya
Ali: Doruk saçmalama otur oturduğun yerde
Doruk: Ali ben böyle elim kolum bağlı duramam anlıyor musun
Ali: Doruk
Doruk: Ya sen nasıl böyle duruyorsun anlamıyorum gerçekten anlamıyorum. Tek Ferda'ya, ablana el uzatılmadı Ali. Karına, Nazlı'ya da el uzattılar
Ali: DORUK ÇİRKİNLEŞME. BENDE FARKINDAYIM OLANLARIN. BEN SADECE TEMKİNLİ DAVRANIYORUM. İKİNCİ BİR TUZAK OLABİLİR DORUK BUNUN NESİNİ ANLAMIYORSUN YA DA ANLAMAK MI İSTEMİYORSUN
Doruk: Bu sefer değil Ali. Bu sefer değil
AlDor konuşurken Kamer yavaş bir şekilde Doruk'a yaklaşır. Doruk arkasını dönüp gitmeye başlar
Ali: Doruk
Doruk: Ne var Ali ne var
Ali: Özür dilerim
Doruk: Anlamadım ne için özür diliyorsun
Ali: Kamer
Kamer tamamen Doruk'a yaklaşır ve Doruk'u bayıltır. Kamer Doruk'u tutarak yavaş bir şekilde yere bırakır, Ali ise Doruk'un yanına gelir
Ali: Özür dilerim dostum, özür dilerim kardeşim. Canını tehlikeye atmana izin veremezdim
Ali hemşirelere seslenip Doruk'u boş bir hasta odasına aldırır. O sırada Elif odadan çıkar, ekip hemen Elif'in etrafına toplanır
Selvi: Kızım kızım iyimi
Adil: Doktor hanım ne olur iyi bir şey söyleyin
Elif: Öncelikle sakin olun, hiç bir sorun yok. Ferda'da bebekte gayet iyi. Sadece strese bağlı olarak gelişen bir durum. İkisinin de durumu gayet iyi merak etmeyin
Adil: Allah'ım sana şükürler olsun
Ali: Çok şükür ya Rabbim
Ekip bu haberle birlikte derin bir oh çeker
Ali: Vuslat teyze
Vuslat: Evet Ali
Ali: Ben bunlar rahat durmaz demiştim ama
Vuslat: Bende biliyordum Ali rahat durmayacaklarını. O yüzden sürekli olarak takip ettiriyordum
Ali: Teşekkür ederim Vuslat teyze bu iyiliğini unutmayacam
Vuslat: Duymamış olayım Ali. Böyle bir şeyin teşekkürü mü olur. Senin mutluluğun benim için çok önemli... Peki var mı aklında bir şeyler
Ali: Elbette var. Ama şimdi hamle yapmayacağım. Tuzak içinde tuzak kurmuşlardır bunlar. Zamanı gelince onlara öyle bir darbe vuracam ki, bizim gibi bir aile ile uğraşmanın ne demek olduğunu gösterecem onlara
Vuslat: Ali dikkatimi çekti, sen normalde bu kadar sakin kalmazsın ne oldu
Ali: Ben bilerek sakin kalmaya çalışıyorum. Eğer öfkeme kapılırsam, iyi sonuçlar elde edemeyiz
Vuslat: Senin şu zekana hayran kalmamak elde değil Ali
Ali: (gülerek) Biz buna Ali Vefa farkı diyoruz Vuslat teyze
Vuslat: (gülerek) Öyle olsun bakalım
Ali: (iç ses) Bekleyin soysuz herifler bekleyin. Sizin için geliyorum bekleyin. Ali Vefa geliyor......

"Aşk Eşittir Biz" (AlNaz)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin