Ekip hep birlikte kutlamaya geçer. O sırada Ferbel içeriye girer
Beliz: Biz geldik
Ali hemen Beliz'in yanına gider ve Beliz'i bir sandalyeye oturtur
Ali: Ah be Beliz abla zaten karnın burnunda, ne diye yoruyorsun kendini
Beliz: Alii kızarım bak. Böyle bir günde onları yalnız bırakacak değildim
Ferda: Belizcim biz senin için diyoruz. Şunun şurasında doğuma ne kaldı ki zaten
Ferman: 8 aylık oldu, ben kaç defa söylüyorum ama
Beliz: (hormonların etkisiyle ağlar) Ya siz niye benim üzerime geliyorsunuz, ben onları yalnız bırakmak istemedim
Açelya: (Açelya duruma el atar) Ya rahat bırakın kadını, iyiki de gelmiş ben çok sevindim
Beliz: Gördünüz mü (Nazlı'ya döner) Nazlı sende bunlar gibi mi düşünüyorsun
Nazlı: Yok Beliz olur mu öyle şey. Bende çok sevindim geldiğine
Beliz: Bakın ne kadar çok sevinmişler
Ferman: Tamam canım tamam. Ama kendini yormak yok, anlaştık mı sevgilim
Beliz: Tamam aşkım
Ekip hep birlikte eğlenmeye başlar. Bir süre sonra kapıdan içeri Vuslat ve Ezo girer
Nazlı: (iç ses) Hanımefendi hiç bir fırsatı da kaçırmıyor, Allah'ım şu giydiği kıyafetlere bak, bir de stilist olacak
Ezo: Biz geldik
Ali: Hoşgeldin Ezo
Ezo: Hoşbuldum Alişko
Ali: Ezo yeter ama ya, Alişko nedir (gülerek)
Ezo: E öylesin benim için
Ali: (derin bir nefes alır ve Vuslat'a döner) Hoşgeldin Vuslat teyze
Vuslat: Hoşbuldum Ali (Vuslat Açnaz'ın yanına gider) Açelya Nazlı, ikinizi de tebrik ederim. İnşallah daha da iyi yerlere gelirsiniz
Açelya: Teşekkür ederim
Nazlı: Teşekkür ederim Vuslat hanım
Vuslat: Hanımı kaldır, Vuslat teyze demen yeterli olur
Nazlı: Siz nasıl uygun görürseniz (Ezo'da Açnaz'ın yanına gelir)
Ezo: Tebrim ederim kızlar, çok mutlu oldum sizin adınıza
Açelya: Teşekkürler Ezo
Nazlı: (soğuk bir tavırla) Teşekkür ederim
Ali Nazlı'daki soğukluğu fark eder ve Nazlı'nın yanına gider
Ali: Nazlım bi gelir misin
Nazlı: Ne oldu sevgilim
Ali: Bir şey konuşacam seninle
Nazlı: Tamam
Alnaz ekibin yanından biraz uzaklaşır
Ali: Sen hâlâ Ezo'ya karşı soğuk davranıyorsun
Nazlı: Ona hâlâ tam anlamıyla güvenmiyorum
Ali: Nazlım, prensesim (Nazlı'nın ellerini tutar) sakın aklına öyle düşünceler getirme. Ezo düşündüğün gibi biri değil. Bak, Ezo bana o gözle bakmaz buna emin olabilirsin. Bende ona başka gözle bakmam... Ki ona olan hislerim arkadaşlıktan öteye geçemez zaten
Nazlı: (derin bir nefes alır) Tamam canım, senin için
Ali: İşte benim prensesim
Nazlı: İyi ki varsın Alim
Ali: Sende iyi ki varsın Nazlım
Nazlı: Senden bir şey isteyebilir miyim
Ali: Prensesim ister de ben yapmaz mıyım, söyle güzelim
Nazlı: Bana şiir okur musun
Ali: Hay hay, memnuniyetle (Ali boğazını temizler, Nazlı'nın ellerini tutar ve gözlerinin içine bakar)
Ali: Aşk ile aldım kalemimi elime...
Ve gözlerini düşünerek kurdum tüm... cümlelerimi.
Sana olan aşkımı dile getirmenin onlarca yolu varken...
Ben kalemi ve kâğıdı seçtim sevgilim....
Kokunla ve sesinle yaşlanmama izin ver...
Aşkınla ve o güzel ruhunla yaşamama izin ver....
Ömrümün sonuna kadar senin olmama izin ver sevgilim...
Başımı dizlerine koyduğumda öyle güzel okşarsın ki saçlarımı...
Sanki tüm dünya durur, dertlerim bir anda yok olur...
Nefesin bana güç verir ve ruhunla neşelenir ruhum...
Hep yanımda kal canım sevgilim
Hep bana güç ver...
Duyduğum en güzel şarkı senin sesin...
Gördüğüm en güzel gözler senin gözlerin...
Dokunduğum en güzel yüz senin yüzün...
Kokladığım en güzel koku senin saçlarının kokusu...
Hissettiğim en güzel duygu da, sana olan aşkım...
Nazlı dolu gözlerle Ali'yi dinliyordur. Ali gibi bir eşe sahip olduğu için şükrediyordu Allah'a
Nazlı: Keşke hayat seni daha önce çıkarsaydı karşıma Alim. Ama ne fark eder ki, sonunda hayat seni karşıma çıkardı. İyi ki de çıkardı
Ali: Son bir şiir daha ister misin
Nazlı: Bu güzel teklife hayır diyebileceğimi sanmıyorum kıvırcık
Ali: Bak sen (gülerek) kıvırcık hıı
Nazlı: Kıvırcığım değil misin
Ali: Öyleyim
Nazlı: Konuyu değiştirme, bekliyorum şiirini
Ali: Nisan yağmurları gibi yağsın üzerine sevgim
Akşam vaktinde ıslatsın seni ümitlerim
Zamanın nasıl geçtiğini fark ettirmesin sözlerim
Lüle lüle saçlarında saklı, bilinmez geleceğim
Işığımı buldum, karartma günlerimi sevgilim.
Nazlı bir kez daha hayran kalmıştı Alisine. Ali Nazlı'yı mutlu etmek için her şeyi yapardı, ve yapıyordu da
Nazlı: (gözleri dolmuştur) Ali
Ali: Beğendin mi prensesim
Nazlı: Çok beğendim sevgilim
Ali: Baş harflerine dikkat ettin mi
Nazlı: Benim ismimin baş harfleri
Ali: (Nazlı'nın yüzünü iki elinin arasına alır ve Nazlı'nın alnından öper) Daha önce de söylediğim gibi, yapamadığın, içinde tuttuğun her ne varsa, hepsini birlikte yapacağız prensesim. Geçmişte çocukluğunu yaşayamadın. Ama ben sana kaybettiğin çocukluğunu geri kazandıracam Nazlım, bunun için çabalayacam
Nazlı daha fazla dayanamaz ve ağlayarak Ali'ye sarılır, Nazlı kafasını Ali'nin boynuna gömer ve gözyaşlarının Alisinin boynuna düşmesine izin verir
Ali: Gözyaşların boynuma değiyor (gülerek)
Nazlı: (ağlıyarak) Umrumda değil
Ali: Nazlım ağlama, bak sen ağlayınca ben çok kötü oluyorum
Nazlı: Bunlar mutluluk gözyaşları Alim, bırak da doya doya ağlıyim
Ali: Ama ben dayanamam ki (sesi titrer)
Nazlı: Beraber ağlayalım
Ali: Ama (Nazlı Ali'nin lafını keser)
Nazlı: Sadece bana eşlik et
Ali istemese de, zaten Nazlı'nın ağlamasına dayanamadığı için, Ali'de ağlamaya başlar. İki aşık birbirlerine uzun bir süre sarılarak gözyaşlarını serbest bırakırlar, Nazlı'nın ağlaması yavaş yavaş kesilmeye başlamıştı, Nazlı sıcacık yuvasından pek ayrılmak istemese de, mecburen ayrılır
Ali: İyimisin (gözleri hala dolu doludur)
Nazlı: Ben iyiyim... De sen iyi görünmüyorsun
Ali: Ben sana bir şey olmasına dayanamam Nazlım, senin tek bir damla gözyaşına bile kurban olurum ben
Nazlı: Özür dilerim
Ali: Özür dilemeni gerektirecek bir durum yok Nazlım, sen istedin ikimiz de ağladık. Ve ben bu durumdan oldukça mutluyum
Nazlı: Şimdi bizi merak etmişlerdir
Ali: Gitmeden önce bi öpücük versen
Nazlı: Eve gidelim, bol bol öpecem seni
Ali: Sabırsızlıkla bekliyorum (gülerek)
Nazlı: Deli ya (gülerek)
Ali: Bir tek sana deli bu adam ama
Alnaz tekrar ekibin yanına döner. Nazlı Ezo'nun yanına gelir
Nazlı: Ezo bi bakar mısın
Ezo: Ne oldu Nazlı
Nazlı: Ben... Ben senden çok özür dilerim Ezo, sana güvenmedim, soğuk davrandım, affedecek misin beni
Ezo: (Nazlı'nın kolunu sıvazlar) Ben unuttum bile Nazlı, emin ol senin yerinde ben olsam, bende aynı tepkileri verirdim
Nazlı: Ben tekrar özür dilerim Ezo
Ezo: Önemi değil Nazlı (iki kolunu yanlara doğru açar) o zaman
Nazlı'da güler ve Ezo'ya sarılır. Artık aralarında ki sorun bitmiş, yerini arkadaşlığa bırakmıştı. Ezo ve Nazlı bir süre sonra ayrılırlar, Ali ise Ezo ve Nazlı'nın yanına gelir
Ali: Hallettiniz mi
Ezo: Hallettik Alişko hallettik
Ali: Oh oh şükür
Ezo: Hadi o zaman, eğlenceye devam
Ali: Herkes burdayken ben bir şey söylemek istiyorum. Yarın hafta sonu, diyorum ki hep birlikte paintball oynamaya gidelim mi. Aslında ben Demir ve Doruk önceden almıştık bu kararı, ama bir türlü fırsat olmadı, ne diyorsunuz. Yarın gel birlikte paintball oynamaya gidelim mi
Açelya: Ay gidelim ya, çok güzel olur
Ali: Herkes tamam mı (ekip tamam der) o zaman yarın kahvaltıdan sonra çıkarız. Hadi eğlenmeye devam
Ekip hep birlikte geç saatlere kadar gönüllerince eğlenirler. Saat geç olduğundan ekip cafeden çıkar ve hep birlikte eve gelirler, herkes kendi odasına çekilir, Alnaz odaya girer. Ali hemen kapıyı kapatır. Nazlı giyinme odasına giderken Ali, hızlı bir şekilde Nazlı'yı kendine çevirir ve Nazlı'yı yavaş bir şekilde kapıya yaslar
Nazlı: Ali ne yapıyorsun
Ali: Artık diyorum, şu öpücüğümü alabilir miyim (Ali Nazlı'nın boynuna yönelir ve o eşsiz kokuyu ciğerlerine kadar doldurur, sonra Nazlı'nın boynuna çok narin bir öpücük kondurur. Nazlı ise çoktan kendinden geçmiştir. Ali'nin dudağını boynunda hissedince, kendisini kaybetmiştir Nazlı)
Nazlı: A... Ali huylanıyorum
Ali: Öpücüğümü almadan bırakmam (Ali aynı şeyi, Nazlı'nın boynunun diğer tarafına da yapmaya başlar, Nazlı'nın ağzından küçük küçük iniltiler çıkıyordu ve bu durum Ali'yi daha da deli ediyordu. Nazlı artık daha fazla dayanamaz)
Nazlı: (Ali'nin kafasını kaldırıp kendisine bakmasını sağlar) Biraz daha sabredemiyorsun değil mi
Ali: Dayana....
Ali lafını bitirmeden, Nazlı adeta avına atlayan bir leopar gibi Ali'nin dudaklarına yapışır. Ali ilk başta afallasada sonradan kendine gelir ve karşılık verir, Nazlı hızlı bir şekilde Ali'yle yer değiştirir, bu sefer kapı ile Nazlı arasında kalan Ali olur. Ali Nazlı'nın alt dudağını, Nazlı da Ali'nin üst dudağını emiyordur Ali Nazlı'yı kucağına alır. Nazlı bacaklarını Ali'nin beline dolar, Alnaz öpüşerek yataklarına gelir, Ali yavaş bir şekilde Nazlı'yı yatağa bırakır ve kendisi de Nazlı'nın üstüne ağırlığını vermeden çıkar
Nazlı: (naif bir sesle) Ali
Ali: Prensesim (Nazlı'nın saçlarını okşamaya başlar)
Nazlı: Bizim de bir çocuğumuz olacak dimi
Ali: İnşallah olur Nazlım
Nazlı: Ben artık bir çocuğumuz olsun istiyorum
Ali: Biliyorsun ki, ben seni hazır olmadığın bir şeye zorlayamam Nazlı. Böyle bir şeye hakkım da yok. Sen kendini ne zaman hazır hissedersen, o zaman yaparız
Nazlı: Ben artık daha fazla beklemek istemiyorum Ali, ölümlü dünya zaten, ne zaman ne olacağı belli değil.
Ali: Nazlım, sen hazırsan, bende hazır olacam
Nazlı: Seni çok seviyorum Ali Vefa
Ali: Bende seni çok seviyorum Nazlı Vefa
Alnaz birbirine sımsıkı sarılarak huzurlu bir uykuya bırakırlar kendilerini...
![](https://img.wattpad.com/cover/291126989-288-k532732.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
"Aşk Eşittir Biz" (AlNaz)
AcciónGeçmişi yüzünden kendisini aşka kapatan bir adam. Ve o adamın hayatını değiştirecek bir kadın. Ali Vefa kendisini ve kalbini aşka kapatmış biridir, ama hayatına girecek olan kadın her şeyi değiştirecektir. Alnaz'ın aşk dolu hikayesini okumaya hazır...