Medya/Onur
_
Son olayların üzerinden 1 ay geçmişti..
Eve döndüğümüzde tekrar büyük bir yüzleşme yaşanmış ve Nurhan hala Arslan'ı evlatlıktan reddetmişti.
Bugüne kadar Goncayı sayısız kere aldatışları, kendi kafasına eseni yapışı, saçma sapan kumar borçları ve son yaptığı şey Nurhan halanın canına tak etmeye yetmişti.
Asıl olaysa Arslan'nın Zehra hanımın maddi desteğiyle Almanyaya taşınmasıydı.
Kenan ve Nurhan hala Zehra hanım'ın Arslan'ı ödüllendirir gibi ona para vermesine her ne kadar anlam veremese de Zehra hanım; Onun hayatımızdan sonsuza kadar çıkması için böyle bir hamlede bulunduğunu söylüyordu. Ve maalesef buna da kimse karışamamıştı çünkü Zehra hanım kendi hisselerinden gelen gelirle yapmıştı bunu.Goncaya gelince;
Arslan annesinin hisselerini tekrar kendisine devredip ülkeyi terkettikten sonra Gonca da Mardin'e gidip bir şekilde hayatına devam etmek istemişti, fakat Nurhan hala onu kendi öz evladından ayırmadığı için gitmesine izin vermemişti. Zaten annesi ve babası olmadığı, babaanesinin himayesinde büyüdüğü için babaannesini de kaybettikten sonra kimsesi kalmamıştı.Kenan da aynı şekilde gitmesini istememiş ve onu da bir kardeşleri olarak kabul ettiklerini söylemişti.
"Çağlarcığım biraz konuşabilir miyiz?"
Hazal'ın kapıyı tıklatıp odaya girişiyle oturduğum yerden kalkmıştım.
"Gel tabii konuşalım.
Önemli birşey yoktur değil mi?""Yok yok ciddi bir mesele değil."
Demiş ve beraber tekli koltuklara geçmiştik karşı karşıya bir pozisyonda.
"Ben, bana haftalar önce söylediğin konuyu düşündüm.
Çok düşündüm ve seni tamamen yanlış tanıyıp, yanlış yorumladığımı farkettim.
Meğerse gerçekten içinde kötülük barındırmayan, kalbi sevgi ve merhamet doluymuşsun. Üstelik sizi gerçekten tarafsız olarak gözlemleyince Kenan'a ne kadar iyi geldiğini de gördüm. Yani böyle bir şey nasıl söylenir onu da bilmiyorum ama..
Benden size bir zarar gelmez.
Ha Kenan'ı unutur muyum? Bilmiyorum belkide unutabilirim belki de unutmam zaman alır. Ama onun için seninle karşı karşıya gelmeyeceğim. Kenan'dan vazgeçiyorum..
Babam beni böyle yetiştirmedi..
İyiliği, güzelliği, sevgiyi öğretmeye çalıştı hep. Ama ben evli bir adama duygular besleyerek, üstelik onun benim olacağı gibi saçma bir düşünceye kapılarak kalbimi kirlettim.. ama daha fazla kirlenmesine müsade etmeden gidiyorum, çıkıyorum hayatınızdan.""Gidiyor musun?"
"Hıhı..
Geldiğim yere geri dönüyorum. Şirketi de satarım muhtemelen kendime sıfırdan bir hayat kurarım.""Peki gidince çözüleceğine emin misin?
Hani bir laf vardır ya, gidene mi zor kalana mı diye. İkisine de zordur elbette ikisi de acı çeker. Ama giden nereye giderse gitsin içindekilerden, zihnindekilerden kurtulamaz. Gittiği her yerde kendisiyle götürür. Ha tabii sen; ben gözden uzak olan gönülden de ırak olur düşüncesine inanıyorum dersen git..
Ama ben gitmeni istemem şahsen. Kenan sana arkadaşı olarak çok değer veriyor..
Hem anlaşmayı da tekrar senin sayende kurtardık. Hakkını ödeyemeyiz."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Esaret | Gay
Ficción General[TAMAMLANDI] Bir sabah hayatta ki tek yakını olan ablasının ölüm haberini okuyan Çağlar, ailesinden geriye kalan tek varlığı, yeğeni Emir'e sahip çıkmak, her koşulda onun yanında olabilmek için yurtdışından ülkeye geri dönüş yapar ve bu sırada yeğen...