Korsan Prenses

Batıl İnanç

Dümende mürettebatı ile sohbet eden Yarkın'a bakarken yanıma başka bir korsan oturdu.

Ona döndüğümde "Genç ve başarılı bir kaptan." dedi.

"Öyle, becerikli."

"Bagatur." diyerek kendini tanıttığında "Tanıştığımıza memnun oldum." dedim.

"Yarkın'ın babasını tanırdım." 

"Tanırdım dediğinize göre..."

"Abay denen bir komutan tarafından bu denizlerde öldürüldü."

Sessizce yutkundum ve Yarkın'a baktım.

Komutan Abay...

Gencer'in babasıydı.

"Korsanlara olan bu nefreti anlayamıyorum." dediğimde Bagatur güldü.

"Atalarından ne gördülerse öyle hareket ediyorlar. Kimse bizi anlama derdinde değil."

"Çok saçma." 

"Bence de ama insanoğluna laf anlatamazsın."

"Yarkın'ın babasını tanıdığınıza göre Yarkın'ın küçüklüğünü de bilirsiniz."

"Tabii ki. Ben babasının mürettebatındayken o ortalıkta koştururdu."

O halini hayal ederken gülümsedim.

"Küçük bir korsancık." 

"Öyleydi. Büyüyünce bu gemiyi ben yöneteceğim, derdi."

"Ve yönetiyor da."

"Babasından iyi bir eğitim gördü. Yönetmesine şaşırmamak gerek." 

"Şu an babası görse gurur duyardı bence." dediğimde hafiften güldü.

"Emin değilim. Babası batıl inançlara bağlıydı. Yarkın, inançları es geçmenin sonuçlarına katlanmadan akıllanmayan birisi."

"Sonuçta batıl inanç, inanmamak gerekir. Haksız mıyım?" diye sordum.

"Batıl inançları çiğnemeye başladıklarından beri sorunlardan kurtulamıyoruz." 

"Başka kim çiğniyor ki?"

"Dilhan. Aslında onun tek hatası sevdiği kadın ile deniz arasında seçim yapamadığı için denizlerde sevdiği kadın ile yaşamak. Yoksa diğer batıl inançlara saygılıdır."

"Sevdiği kadın ile denizlere açılmasında sorun mu var? Hiç böyle bir inanç duymamıştım."

"Korsan gibi giydirilmişsin ama pek bu konuda bilgin yok. Kimsin?"

"Denizlerden değilim sadece." 

Konuyu eşelemek yerine soruma yanıt verdi.

"Gemide kadın olması uğursuzluk getirir, denizleri kızdırır."

"Ee Dilhan gemisine bir kadını almış, bir şey olmamış."

"Denizleri kızdırdığımız gibi dindirebiliriz de. Çıplak kadın denizleri sakinleştirir."

"Dilhan'ın Birces'i çıplak bir halde denize bıraktığını falan söyleme sakın."

"Mürettebatın huzursuzluğuna dayanamayan Birces bunu yapmaya kalkıştı lakin daha soyunması bitmeden Dilhan gelip o gemide herkesi kılıcından geçirdi."

"Kendi mürettebatına kıymış. Ondan sonra mürettebat bulabilmiş olması şaşırtıcı." 

"Dilhan'ın kendine has kuralları vardır. Bu kuralları çiğneyenlere de affı yoktur. Bunu bilmeyenler korksun ondan. Diğerleri rahat edebilir."

Ablam en azından sevdiği, iyi bir adam bulmuş.

"Bagatur umarım kehanetler ile misafirimizi korkutmuyorsundur." diyerek gelen Yarkın'a döndük.

Bagatur, "Sadece bazı bilgiler veriyordum." dedi ve ayağa kalktı.

"Bu kadar yeter." diyen Yarkın'a rağmen Bagatur'a "Peki denizi sakinleştirmek için Bercis çıplak kalmadığı için deniz onları cezalandırmadı mı?" diye sordum. 

"Hayır, cezalandırmadı."

"Öyleyse batıl inançlarınız gerçek değil."

"Batıl inançların gerçek olduğunu kanıtlayacak çok hadise yaşadım. Dilhan ile Bercis'i denizler yutmasın diye aşk tanrısı Eros, Posedion'u ikna etti. Yoksa onlar çoktan denizi boylardı." 

Bagatur gidince Yarkın'a "Gemide kadın olması uğursuzlukmuş." dedim.

"Geçmişteki olayları evirip çevirip batıl inanç diyorlar." diyerek yanıma oturan Yarkın ile denizlere baktım. 

"Senin mürettebatın bana bir şey demedi, neden?"

"Belki de kaptanlarının itiraz ettiklerinde yapacaklarını biliyorlardır." 

Ona döndüm ve "Hangi geçmişteki olay bu batıl inancı çıkarmış?" diye sordum.

"Neredeyse hepsi eğitimsiz kimselerden oluşan mürettebat, aylar hatta yıllar süren uzun yolculuklar esnasında nadiren uğradıkları limanlar haricinde kadın yüzü görmüyordu. Gemide bulunan kadına sarkıntılık etmeleri veya bu kadın yüzünden kavga etmeleri de kaçınılmazdı."

"Yani kendileri yüzünden bu kural getirilmiş."

"Öyle. Eski zaman gemilerinde şimdiki gibi tuvaletler de bulunmuyordu. Erkekler denize idrarlarını yapmakta bir sıkıntı görmezken aynı şeyi bir kadınlar yapamazdı." 

"Gemideki erkekler bakardı, çok rahatsız edici."

"İşte bu yüzden kadınların gemide bulundurulması uzun seneler önce yasaklandı ama korsanlar bunu batıl inanca çevirdi."

"Anladım." diye mırıldandım. 

"Seni Birces'e götürmeyi kabul edersem onun aslında kim olduğunu söyleyeceğini, demiştin. Şimdi onu söyle." dediğine usulca ayağa kalktım. 

"Sanırım lavaboya gitmem gerekiyor."

"Batıl inançlara uygun davranırım, kaçmaya çalışma." dediğinde hızla koşmaya başladım. 

"Benim gemimde benden kaçamazsın!" diye bağırarak peşimden koşan Yarkın'a "Deneyebilirim!" dedim.

"Elgin dümeni doksan derece çevir!" diyen Yarkın ile gemi aniden yön değiştirdi.

Dengede duramayarak denize düşerken panik yaparak çığlık attım.