Korsan Prenses

Zehir

Gencer derin bir nefes aldı.

"Aşağı inmeden önce biraz burada durabilir miyiz? Kendimi toparlamam lazım."

"Banyoya gitmek ister misin? Yüzünü yıkarsın."

Başını iki yana salladıktan sonra "O korsan ile aranda ne zamandır bir şey var?" diye sordu.

"Kaçırıldığımı sandığınız zaman ben kendi isteğim ile onların gemisine binmiştim ama o vakitler aramızda bir şey yoktu. Sonradan birbirimize karşı bir şeyler hissetmeye başladık. Ben, sen varsın diye ona yaklaşmamıştım ama bu akşam ona karşı duygularımı dizginleyemedim. Vedalaşmadan önce..."

"Tamam, bu detayı istemiyorum."

"Üzgünüm."

"Ama hala neden o gemiye bindiğini anlamıyorum."

"Bu konuyu artık kapatalım mı?"

"Bir daha benden bir şey saklamayacaksan tabii."

"Sana bir kez daha söz veriyorum. Sana sadık olacağım ve hiçbir şey saklamayacağım."

Gencer yüzünü sıvazladıktan sonra "Sana inanıyorum. Beni tekrar kandırma lütfen." dedi.

"Kandırmayacağım."

"Öyleyse aşağı inelim mi? Herkes bizi bekliyor."

"İnelim."

Gencer dirseğini büktüğünde koluna girdim ve merdivenlerden inmeye başladık.

Yaptığım yanlışın bu kadar hızlı ortaya çıkacağını tahmin edememiştim. 

Yarkın ile aramda bitirip yoluma devam etmeyi planlıyordum.

Gencer'i üzmek değil...

Salonun kapısına geldiğimizde Gencer kapıyı iki kez tıktıkladı. 

İçerideki askerler kapıyı açınca Gencer ile içeriye girdik.

Herkes bize bakarken omuzlarımı dikleştirdim ve babamın yanına yürümeye başladım.

Babamın yanına vardığımızda babam gülümseyerek bize baktı.

Babamın yan tarafında da Komutan Abay vardı.

Halka baktığımda Bercis ve Dilhan'ın öfkeyle Komutan Abay'a baktığını gördüm.

"Kızım, Prenses Asena, son hadiseleri yaşamadan önce bir karar almıştı. Bunu hepinizle paylaşmak istiyorum." 

Kalabalığın içinden Tuluğ ve Gazal'ı bulduğumda içten içe mutlu olmuştum.

Gazal'ın gelmeyi reddedeceğini düşünüyordum.

Gazal, Gencer'i incelerken Tuluğ'un yanındaki kıza baktım.

Beria olmalıydı.

"Başarılarıyla ülkemizi birçok kez onurlandıran Komutan Gencer ile kızım yarın öğle saatlerinde evlenecekler." diyen babam ile şok içinde Gencer'e baktım.

O da tarihi yeni öğrenmiş olmalı ki şaşkınlık ile Komutan Abay'a bakıyordu.

Halka yanlış bir izlenim vermemiz gerekiyordu.

Gencer'i çaktırmadan dürttüm ve "Birazdan işlin aslını öğreniriz." diye fısıldadım.

Beni başıyla onaylayınca geri babama döndüm. 

"Detaylar halka duyurulacaktır. Hepinizi bekliyoruz. Şimdi baloya devam edelim!"

Halk geri eğlencesine dönerken babama yaklaştım.

"Baba neden bu kadar hızlı olmak zorunda?" 

"Komutan Abay'ın isteği o yönde. Sorun çıkmaması için onun isteğini kırmadım."

Gencer, "Baba." derken sesi sinirliydi.

Komutan Abay, "Sizin iyiliğiniz için erken olmasını istedim. Sinirlenme." dedi.

"Öncesinde bize danışabilirdiniz." diyen Gencer'e "Sen yine evlilik düşüncesine benden daha uzun süredir hakimdin. Ben seninle tanıştığım gün evlilik yolunda bir adım attım." dedim.

Babam, "Gençler herkesle öğrenmek sizi sinirlendirdi, biliyorum lakin bu gece sizin geceniz. Eğlenmelisin." dedi.

İsteksizce Gencer'e baktığımda Gencer, "Sessiz bir yer bulup oturmaya ne dersin?" diye sordu.

"Çok isterim."

Biz yanlarından ayrılırken babam ve Komutan Abay kadeh tokuşturuyordu.

"Yetişkinler bazı zamanlar bizim büyüdüğümüzü anlamıyor." dediğimde Gencer, "Kralımız en doğru kararı vermiş. Sorun benim babamda." dedi.

"Senin iyiliğini istiyor."

"İzlediği yol yanlış."

Gencer, "Başkasının oğlu olmayı isterdim." derken arkamızdan bağırışlar koptu.

"Komutan!" diye bağıran babamı duyduğumda arkamı döndüm. 

Komutan Abay'ın ağzından köpükler çıkıyordu.

Atak mı geçiriyordu?

Gencer, "Baba!" diyerek koşarken Bercislere baktım. 

Bercis memnuniyet ile gülümseyince onların yanına gittim.

Düşündüğümü yapmış olamazlardı.

Yanlarına vardığımda "Nişanlımın babasını mı zehirlediniz?" diye fısıldadım.

"Komutan Abay'ı zehirledim." diyen Bercis'e "İlla bugün mü yapmalıydın?" diye sordum.

"O adam ölmeyi hak etmişti. Bu fırsatı kaçıramazdım."

"Bugün daha ne kadar beter olabilir diye düşünürken ettiğiniz yardım için teşekkür ederim."

Yanlarından ayrılacaktım ki Bercis kolumdan tuttu.

"Senin bu sinirinin sebebi ne? Yarkın'ın babasını, onlarca masumu savaş uğruna feda etmiş bir adamı öldürmeme niye taktın?"

"Gencer; Yarkın ile beni yakaladı."

"Ne?"

"Detayları Yarkın'dan öğrenirsiniz. Benim nişanlımın yanına gitmem gerekiyor." dedikten sonra babasının yanına eğilmiş, yas tutan Gencer'in yanına döndüm.

Babası...

Ölmüştü.