Bulduk

830 104 17
                                    

Yarkın en sonunda rahatlayarak arkasına yaslandıkran sonra derin bir nefes alarak kovayı yere bıraktı.

Bagatur'un söylediği süreyi de geride bıraktığımız için endişelerim artmıştı.

"Kendini nasıl hissediyorsun?" diye sordum.

"Bagatur'a tuvaleti temizleme görevi vermezsem kaptan değilim."

Bercis, "İyi bu." derken Yarkın, "Keşke sana saldıraydım." dedi.

Dilhan onların bu haline güldükten sonra "Bu kovayı imha etmesi için birine görev vereyim." dedi ve kovayı alarak odadan çıktı.

Gencer, Yarkın'a bakarak "Ben de sizin için yiyecek bir şeyler getireyim. Acıkmışsındır." dediğinde Yarkın, "Hem de kurt gibi." dedi.

Gencer, gülerek "Hızlı olmalarını emrederim." dedikten sonra odadan çıkacaktı ki Bercis onu durdurdu.

"Bu ikisinin özel konuşacakları vardır. Ben de seninle geleyim. Hem gemiyi kontrol ederiz. Mürettebat biz yokuz diye gemiyi boşlamış olabilir."

"Tamamdır, haydi."

İkisi de odadan çıkınca Yarkın'a ne diyeceğimi bilemeyerek baktım.

Ona karşı bir sinirim ya da kırgınlığım yoktu ama özel olarak konuşma isteğim vardı.

"Yaraların nasıl?" diye soran Yarkın'a "Fena değil, hatta iyi. Diğerleri bence abartıyor." dedim.

"Buna sevindim."

Sanki başka diyecekleri de vardı.

"Söylemek istediğin başka bir şey var mı?  Yoksa bence konuyu bir daha açmamak üzere kapatabiliriz."

Yarkın, söyleyeceği bir şeyi olduğunu belli edercesine bana bakınca gülümsedim.

"Sana kızgın ya da kırgın değilim. İstediğin gibi konuşabilirsin." dediğimde Yarkın derin bir nefes aldı.

"Seni bıçaklarken her şeyin bilincindeydim. Elimde bıçak olduğunun, bıçakladığım kişinin sen olduğunu... Hepsinin farkındaydım ve... Ve ben bundan haz aldım. Tek bir bıçak darbesi ile yetinemedim. Aldığım haz yüzünden seni tekrar tekrar bıçakladım."

İtiraf tarzında olan söylediği sözden kendini suçladığı anlaşılıyordu.

"Haz almanın sebebi, seni öfkeye sürükleyen sebep ile aynı. Tozlular. Bundan dolayı kendini suçlu bulamazsın."

"Yine de canının yanmasından zevk almam düşündürüyor. Onlar olurken ne hissettiğini biliyorum ve kendimden şüphe etmeme neden oluyor."

Rahatlaması için elini tuttum.

"Şimdi sana bir bıçak verilse ve yapacaklarından hiçbir şekilde sorumlu tutulmayacak olsan ne yapardın? Beni yine bıçaklar mıydın? Yoksa bıçağı bir kenara koyar mıydın?"

"Tabii ki bıçağı masaya koyardım. Seni bıçaklayamam."

"Bunun ne anlama geldiğini biliyorsun, değil mi?"

Yarkın başını öne eğerken tebessüm ettim.

"Eğer haz alma sebebin Tozlular olmasaydı o bıçağı tekrardan haz almak için bana saplardın."

"Biliyorum ama o an hissettiklerim canımı yakıyor. Senin bıçaklanmandan zevk aldım."

"Aması yok. Evet, her şeyin bilincindeyken o duyguları yaşamış olman seni etkiledi ama haz almış olmanın sebebi etkisinde olduğun Tozlular."

"Sana bir şey olsa ne yapardım?"

"Ama iyiyim. İyi olmaya da sen yanımda olduğun sürece devam edeceğim."

"Bir daha böyle bir durum olduğunda beni öpmek yerine kendini korumak için her şeyi yap."

"Ya da direkt böyle bir durum olmasını engelleyebilirsin."

Yarkın dediğime güldü ve bana bakarak "Senin gibi başımda büyük bir dert varken başka tehditlere dikkat edemem." dedi.

"Ne? Ben bir tehdit miyim?"

"Tabii tehditsin. Beni öldürüp kaptan olma hayali kurmuyor musun?"

Gözlerimi kaçırırken cilveyle "Belki." dedim.

Elini yanağıma yerlştirirken "Sana aşığım prenses." dedi.

"Ben de sana aşığım kaptan."

Yarkın beni öpmek için bana yaklaşırken kapı çalınmadan açıldı.

Ben korkuyla Yarkın'ı ittirirken içeri giren Bercis, "Bulduk!" diye bağırdı.

Yarkın, "Neyi buldunuz? Yeni bir kıtayı mı? Neden bu kadar heyecanlısın?" diye sordu.

Bercis'in arkasından içeri giren Dilhan, "Kayıp Şehir Atlantis'in yerini bulduk." dedi.

Korsan PrensesHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin