"Anne! Anne ağlama ben iyiyim. Anne!"
Hıçkırıklarla ağlayışları buraya kadar gelirken derin bir nefes aldım. Çok canım acıyordu.
Hem kalbim hemde bedenim acıyordu.
Telefonum Damla'larda kalmış, saatlerdir kimseden haber alamamıştım. Gözlerimden akıp yanağıma damlayan yaşı hızla sildim.
Ağladığımı değil görmesini, bilmesini dahi istemiyordum.
Odada gezinen bakışlarım bilgisayarı bulurken hızla yatağımdan doğruldum.
Buradan Ekin ve Damla'dan haber alabilirdim.
Sohbet uygulamasına girip Ekin'in mesajına tıkladım. En son attığı mesaj kalbimi paramparça ederken klavyenin tuşlarına bastım.
Siz: Ekin, benim Başak.
Siz: Bilgisayarımdan yazıyorum. İyi misiniz? Damla kendine geldi mi?
Siz: Sen nasılsın?
Siz: Bak ben iyiyim, canım acımıyor merak etme.
Boğazım sanki ısıtılmış bir metal ile deliniyormuş gibi acırken titrek bir nefes aldım.
Bazen yalan sanıldığının aksine iyi bir şeye dönüşüyordu. Aşkın kör ettiği adama iki gözünü birden geri vermese de, umudu tekrardan hediye ediyordu.
Anında mesaj gelirken ekrana döndüm.
Ekin: Ben babamla konuştum Başak.
Ekin: Emniyetten bir sürü tanıdığımız var, en başında eski müdürü ve bir sürü komiser. Hani o it ben polisim bana bir şey yapamazsınız diye geziyor, seni tehdid ederek yanında tutuyor ya.
Ekin: Onu sana dokunduğu elinin teker teker hepsinin kırılacağı bir koğuşa göndereceğim.
Ekin: Sende korkma tamam mı?
Ekin: Ben buradayım.
Siz: Biliyorum, hissediyorum.
Siz: İyi ki varsın.
Ekin: Sende güzelim. Hep iyi ki var ol.
Siz: Damla iyi mi?
Ekin: Biraz daha iyi. Sen nasılsın?
Ekin: Bir şey yapmadı değil mi sana?
Parmaklarım alnımda kuruyan kana dokunduğunda acıyla gözlerimi yumdum. Yapmıştı. Yapmıştı da bu, ona nasıl soylenebilirdi?
Siz: Yapmadı.
Ekin: Bir saniye.
Ekrana görüntülü arama düştüğünde sertçe yutkundum. Onun beni bu şekilde görecek olması yeterince acı olsa da benim ona olan ihtiyacım çok daha fazlaydı.
Saçımla olabildiğince yarayı ve kanı kapatıp çağrıyı cevapladım.
"Güzelim."
Sesiyle dudaklarıma acı bir tebessüm peydahlanırken gözlerimi kapattım.
"Ekin."
Fısıldayışımla derin bir iç çekti.
"Bir tanem."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KISMETSE MARKET/TEXTİNG (TAMAMLANDI)
Humor*TAMAMLANDI*Siz: Sorduk mu kardeşim? 0532**: Hop yavaş gel. 0532**: Kalp var kızım bende, içinde de sen. 0532**: Kardeşim falan ağır oluyor. Siz: Bana sizi siparişle mi veriyorlar? Siz: Biriniz bitse biriniz başlıyor! Siz: Bir gidin artık! 0532**:...