bu gay nereden çıktı (Bxb) (Texting)

10

Cem ve Eren yanımda oturarak maç izliyorlardı.

"Gol işte. Gördün mü Cem koyarız böyle" dedi Eren bağırarak

Ankara'ya geleli iki ay olmuştu. Zaman çok hızlı geçmişti. Ferhat bana ve arkadaşlarıma alışmıştı. Bizimkiler ise Ferhat'ı sevmiş gibiydi. Melih ve Cem pek  takmasalarda, Hayri ve Eren gıcık oluyorlardı. Ferhat ise sadece Eren'e.

Bu günkü derslerden sonra Ferhat'a arkadaşlarıma gideceğimi söylediğimde ben sizi beklerim dedi. Şimdi Cem'in evinin aşağısında arabada bekliyordu. Cem ve Melih evleri  yakındı. Eren ve Hayri de benim evime bir kaç mahalle uzaktaydı. Ferhat bu durumu pek sevmiyordu.

Bana verdiği bir alan vardı. Bende Ferhat'a belli bir alan veriyordum.

İçeriden gelen Melih beni yana itip Cem'in yanına geçti. Futboll pek ilgimi çekmiyordu. Ama onlar ile olmak iyi hisetiriyordu.

Hayri ise bugün bir kız ile ödev yapmaya gitmişti. Ödevin konusu yatak olabilir.

"Eren bir daha bir laf de, alır seni si-

Melih'in ağzını eli ile kapatan Cem."Tamam tamam yok bir şey." Diye. Eren'e artık sus bakışı attı. Eren ile bir bok yapılmaz.

"Hasiktir ya AMK araya girdiler." Diye sigara yakacakken olan Eren'e bu sefer Cem  çemkirmişti

"Eren ne dedim oğlum ben sana içerde içme su iğrenç şeyi, git balkona hayde"

Eren benide zorla alıp balkona çıkardı. Aramızda sigara kullanmayan iki kişi vardı onlarda Melih ile Cem'di.

Eren benden çakmak istediğinde ağzında duran sigaraya, yaktığım çakmağı uzattım. Sesiz sesiz sigaramizi içiyorduk. Sonra elini omzuma koydu Eren.

"Azad. Sen çok değişmişsin 5 yılda ne  yaşadığını bilmesem de eski Azad yok karşımda"  ağzında sigarayla konuştu. Eren gevşeğinin böyle bir şey demesi az rastlanan bir olaydı.

" Herkes değişir beş yıl uzun bir süre Erencik"

Diye Eren'in saçlarını karıştırdım. Ardından içeri geçtik. Melih'in Eren'i dövmesi ile maçı bitirdik.

....

Biraz sohbet etmiş ardından da evden ayrılmıştım.

Arabaya bindiğimde Ferhat telefonla konuşuyordu.

Ferhat'ın bir nişanlısı olduğunu duymuştum ve bu beni bayağı bir şaşırtmıştı. Bir ay önce Ferhat Sivas'a döndü kısa bir süre işim var demişti. Geri geldiğinde ise parmağında yüzük vardı. Nişanlanmasını bir iş olarak görmesi ayrı bir şeydi. Ferhat ile samimi olmaya çalışmıştım. Sonuçta yakın korumam ile fazlasıyla vakit geçiriyordum.

O ise bana ağam demeye devam etmişti. Mesafeyi tam koymuştu herif. Bense buna pek takmamıştım ama nişanından sonra benimle hiç konuşmaz olmuştu.

Uzun süredir de hayatım yine monotonlaşmış şekilde devam ediyordu. Üniversiteye git arkadaşlarınla takıl derslerine çalış ve Ferhat'ın babamdan gelen emirlerini uyaraktan iş arkadaşlarıyla görüş.

Çok çabuk sıkılan biri olduğum için değişiklik arıyordum.

Sonum hayırlı olmayacaktı buna emindim.

Telefonda konuştuğu kişinin nişanlısı olduğunu fark ettiğimde boğazımın temizleyerek yolu gösterdim.

Ferhat telefonu kapatıp arabaya çalıştırdı.

"Pardon ağam"

Her ağam kelimesini duyduğumda Ferhat'a ters ters baksam da vazgeçmiyordu.

Ben de artık salmıştım.