0.5

7K 1K 1.1K
                                    


iyi okumalar!!!

☆☆☆

bang ailesinin evinden kişisel numaramı vererek ayrılmıştım. minju'nun önemli dediği şey ne kadar önemliydi pek kestiremediğim için bir şey belli etmemeye özen göstermiştim ama heyecanlıydım. minju yapı olarak heyecanlı bir kız olduğundan bazı şeyleri abartabiliyordu. laboratuvar ofisimden daha kısa bir mesafede olduğu için çok sürmemişti laboratuvara varışım ancak bir iki saat de bang ailesinin evinde vakit geçirdiğim için akşam etmiştim saati. arabamı otoparka park ettikten sonra inip asansörle sekizinci kata çıktım. minju ve kevin adli labarotuvardalardı.

"hoş geldiniz sayın savcım" dedi kevin mor laboratuvar gözlüklerini burnunun yukarısına ittirerek. garip bir tarzı vardı bu çocuğun. saçlarını asit yeşiline boyatmıştı mesela. laboratuvarlarda önlük giymek kaçınılmazdı zaten ama önlüğü giyiş şekli bile fark ediyordu. kendine göre tasarlatmıştı önlüğünü. yine de zamane gençlerine göre havalı olduğunu söyleyebilirdim. "hoş bulacak mıyım göreceğiz kevin. ne buldunuz?"

sırıtarak elindeki delil torbasını kaldırdı minju. içinde siyah bir defter vardı. ne olduğunu anlamayarak yanına yaklaştım. "o nedir?"

"tahmin edin" gözlerimi devirdim. "defter gibi gözüküyor minju. herhangi bir defter olabilir, kahin değilim içeriğini tahmin edemiyorum."

"bir günlük" dedi kevin sır veriyormuş gibi fısıldayarak. "günlük mü? gerçekten bunun için mi beni buraya kadar çağırdın minju, inanamıyorum ben de önemli bir şey sanmıştım."

"sayın savcım, alınıyorum ama" dedi minju gözlerinin altını siliyormuş gibi yaparak. daha sonra delil dosyasının fermuarını çekerek açılmasını sağladı. "öylesine bir günlük değil ki bu, han jisung'un günlüğü. üstelik arşivden çıkarmadık, arkadaşlarından da almadık. bizzat kendimiz bulduk." kaşlarımı çatıp hızlıca elime eldivenlerimi geçirdim. minju delil dosyasını kendine doğru çekti. "üzülerek söylüyorum ki biraz beklemeniz gerekecek sayın savcım. benim gibi heyecanlandığınızı görebiliyorum fakat önce içeriği fotoğraflamamız gerekiyor. ayrıca uzun yıllardır dokunulmadığı için deforme olmuş. çok hassas." homurdanarak kendime bir sandalye çektim. "madem arkadaşlarından almadınız arşivden de bulmadınız nereden çıktı bu günlük? gökten zembille düşecek hali yok herhalde?"

"çalışıyoruz sayın savcım" dedi kevin kamerasını ayarlarken. "ne yapabiliriz diye düşünüyorduk, o gün gaibin yani han jisung'un dersinin olduğu aklımıza geldi. üniversiteye girdikten sonra arşive indik. 2017 senesinin eylül ayı tıp fakültesi birinci sınıflarının ders programını bulmaya çalıştık. bu en zor kısımdı. tek bir sınıf yoktu çünkü ve han jisung'un kaydı düştüğü için onu bulmak zor oldu. sonra ilgili öğretim üyesinin dersinin yoklama listesine baktık. girmiş derse, hiçbir sıkıntı yok burada. kriminal yazı incelemesi için han jisung'a ait birkaç örnek aldık hocaların ödev arşivinden. sonra yürürken kocaman kırmızı dolaplar gördük, hani şu amerikan lise hayatını anlatan diziler olur ya aynı onlardaki gibilerdi parlak ve göz alıcı. öğrendik ki eskiymiş dolaplar ama o kadar da yeni değilmiş 2015 senesi civarı yaptırılmışlar. yani han jisung'un da zamanında sahibi olduğu bir dolap vardı ve eşyaları da vardı içinde doğal olarak."

"dolabını mı açtınız yani?"

"hayır sayın savcım, kendi dolabı hâlâ mevcut değildi çünkü. o kayıp olaylarından birkaç sene sonra dolabın kullanılmadığını anlayıp başka öğrencilerin kullanabilmesi için patlatmışlar"

"içindekilerin yok olduğunu söyleme lütfen minju" dedim sinirle gözlerimi kapatarak. şu an zamanın soruşturma ile ilgili bütün memurlarına kamu davasını ilgiyle yürütmemek sebebiyle dava açmak istiyordum. bu kadar sorumsuzluk olamazdı, kendi sorumluluğu bile olmayan adli laborantlar dahi akıl edebiliyorlardı bunu. eğer bu kanıtlar zamanında bulunsaydı her şey çok daha farklı olabilirdi. "hayır sayın savcım, öyle olsa nasıl bulalım biz bu defteri? ben de tam oraya geliyordum işte bölmezseniz, biz yine sorduk soruşturduk. öğrendik ki böyle olaylar çok yaşanıyormuş, bu gibi durumlarda üniversitenin büyük bir kayıp eşya arşivi varmış kendi arşivinin dışında. orada saklıyorlarmış bu eşyaları sonra sahibi gelir alır belki diye. gittik bu kayıp eşya arşivine, gerçekten kocamandı. kevin en zor kısmın ders programından han jisung'un olduğu sınıfı bulmak olduğunu söyledi ama bence en zor kısım kayıp eşya arşivinden han jisung'un eşyalarını bulmaktı. üstelik gerçek arşivdeki sistemin yüzde biri bile kurulmamış kayıp eşya arşivinde. tek tek bütün eşyaları karıştırdık. tam beş saatimizi aldı."

law of love | minsung (✓)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin