Little Star | Changlix ✓

☃️ Yılbaşı Özel Bölüm ☃️

Yorum bekliyorum, özledim bu fici:')
İyi okumalar.✨
_____________________________

Siyah saçlı adam; aradan geçen yıllara rağmen hâlâ pek değişmemiş olan rutiniyle takım elbisesini giyip büroya gitmek için hazırlanmış, her gün olduğu gibi yine Arin'i kahvaltıya çağırmaya gelmişti. Aksi halde ergenlik döneminin de getirisiyle hazırlanması normale göre çok daha uzun süren genç kız, Felix'in tüm uyarılarına rağmen asla zamanında masada olamazdı.

Changbin, kızının odasına yaklaştığında açık duran kapının önünde durup onun yine neyle uğraştığına baktı. Her zamanki gibi odasındaki büyük aynanaya bakarak elindeki tarakla sırtının ortasında biten uzun, kahverengi saçlarını yapmaya çalışıyor; elindeki tarakla saçlarını şekillendirmeye çalışıyordu. Changbin birkaç saniyeliğine kızının tamamen saçlarına odaklanmış haline bakarken gülümsedi ve içinde oluşan tuhaf duygu karmaşına engel olamadı. Arin'in günden güne büyüyüp genç bir kız olma yolunda adım attığını görebiliyor, onun yanında olabildiği için sürekli olarak duygulanıyordu. Onca zaman öylesine hızlı geçmişti ki Arin'i eve getirdikleri ilk gün sanki dün gibiydi ya da Felix'in karnı burnunda dolaştığı günler...

Başını iki yana salladı. Bir an önce bu düşüncelerinden kurtulup kendini belli etmeliydi. Yoksa kapının pervazında ne kadar beklerse beklesin Arin'in kendisini fark etmeyeceği belliydi.

"Günaydın bebeğim."

"Günaydın." Yanına gelen babasına bakarak gülümsedi Arin. Keyfi son derece yerinde görünüyordu. "Yine geç kaldım değil mi?"

"Birazcık öyle oldu." dedi siyah saçlı. Kızının arkasında durdu ve elini ona uzattı. Genç kız bunun ne anlama geldiğini bildiği için tarağını hemen babasının eline verdi ve yüzünü aynaya doğru dönüp bekledi. Zaman zaman hem Changbin hem de Felix Arin'in saçlarını yapar, Arin'se en sevdiği dakikalardan olan bu anların tadını doyasıya çıkarırdı. Babalarının kendisiyle bu şekilde ilgilenmesi çok hoşuna gidiyordu.

"Ne yapalım saçlarını? Ne istiyorsun?"

"Topuz yapalım çünkü... bugün güzel bir tokam var. Onu takacağım." Aynadan babasına göz kırpıp elinde tuttuğu süslü tokayı ona gösterdi. "Sence güzel mi baba?"

"Güzel bebeğim ama bir toka için bu kadar sevinmen garip. Bir sürü tokan var zaten senin. Bu kadar mutlu olacaksan her gün alırım ben sana."

Arin'in saçlarını özenle topladı Changbin. Kızının saçları tıpkı Felix'in saçları gibi geliyordu ona. Hem yumuşacıktı hem de tıpkı Felix'in saçları gibi kokuyordu.

"Aslında bu toka özel bir toka o yüzden."

"Arin sakın bana Jihu'nun verdiğini söyleme."

Babasının cümlelerinden sonra genç kız omuzlarını hafifçe silkti. Babasının, saçlarını yaparken ciddi bir şekilde gerilen yüz ifadesini görebiliyordu. Onca zaman sonrasında Changbin hâlâ Jihu'nun ve Arin'in bu samimi ilişkisinden hoşlanmıyor, bir nevi kızını herkesten saklamak istiyordu. Minho'nunsa inatla onları bir araya getirmeye çalışması fazlasıyla sinirini bozuyordu.

"O zaman söylemiyorum?"

"Arin-"

"Ama baba Jihu benim sevgilim. Normal değil mi hediye alması? Ben de ona aldım geçen gün. Korkuyor çocuk senden, çok kötü bakıyormuşsun."

"Bakmıyorum."

Ellerini Arin'in saçlarından çekti siyah saçlı. Kızının tokayı takması için kendisine uzatmasıyla hafifçe iç çekerek tokayı taktı. Her ne kadar bu durumdan hoşlanmasa da bir şey diyemiyordu.