41. Bölüm:

1.8K 50 10
                                    

Bayanlar ve baylar, kaydıraktan kayanlar... Biz geldik!

Nasıl bir giriş yapacağımı bilmediğim için beni yargılamayın lütfen jshgfdvgbfhj

Kötü bir dönemden geçiyoruz. Psikolojik olarak epey yıpranmış olsak da bir yerden toparlanmamız gerekiyor. Bu yüzden ilk adımım bölüm atmak. Tüm okunmalar, oylar ve yorumlarınız için teşekkür ederim.

Gülümse gerçekten benim için çok farklı bir yerde. Ne kadar kopukluklar olsa da sizi çok seviyorum. 

Umarım bir sonraki bölümde hepimiz daha iyi oluruz.

Profilimden beni takip edebilir, isterseniz panomda konuşabilir ve isterseniz bana mesaj atabilirsiniz. Çok aktif görünmesem de olabildiğince buralardayım.

O zaman bölüme geçelim. 

Ama ondan önce bu sıralar oy ve yorumlar fazlasıyla düştü. Lütfen eliniz yıldızı parlatsın ve satır aralarında buluşalım. (Laf etmeyin, laf etmeyin)

Oy ve yorum yapmayı unutmayınız. İyi okumalar!

***


''Keşke vaktiyle saçma da olsa iki laf etseymişim. Susunca yok oluyormuş insan, çok sonra öğrendim.''

-Cahit Zarifoğlu-


İnsan bazen, ne kadar zaman geçerse geçsin unutamazmış. Acı bazen öyle işlermiş ki içine, kalbini söküp atsa dahi kurtulamazmış.

Sevmek öyle bir şeymiş. Çok sevmek çok acıtır, kalbini söküp atsan dahi geçmeyecek hâle getirirmiş. 

''Bir sevmek bin defa ölmek ölmek demekmiş.'' Bin defa ölüp de, hiç ölmemekmiş. 

Hava ilk defa bu kadar soğuk, deniz ilk defa bu kadar şiddetliydi. Aldığım her nefes ilk defa bu kadar zehir gibi, zaman ilk defa bu kadar acı vericiydi. 

*Siz: Konuşmak istiyorum. 

*Siz: Lütfen.

*Siz: *Konum*

Bencillik miydi? İhtiyacım vardı. Tüm gün yüzüme hiç bakmamıştı ve günler sonra onu görsem de ihtiyacım vardı. Kıyafetlerinin kokusu çoktan silinse de daha da sarıldım üstümdekilere. Anlatamazdım ama bir kere sarılsa, sadece bir kere. 

Dakikalar geçip giderken son günlerimi düşünüyordum. Sözde babamı, annemi, olanları, Vera'yı... Arkın ile konuştuklarım da rahatlatmamıştı. Ona da anlatamamıştım. Vera'ya anlatabilir miydim? Yapamazdım. Bir seçim yapmıştım. 

Ne kadar olduğunu bilmediğim bir süre sonra duyduğum araba sesiyle derin bir nefes aldım. Boğazıma oturan yumruyla yutkunmaya çalışsam da geçmemişti. Arabanın kapanan kapı sesi, ayak sesleri... Esen rüzgar onun kokusunu taşıyabilir miydi? Tekrar nefes almamı sağlayan kokusu hayal ürünüm olamayacak kadar yaşadığımı hissettirirken varlığını arkamda hissetmek gözlerimin dolmasına sebep olmuştu.

Saniyeler akıp giderken bir adım daha atmış, tam yanımda durmuştu. Birbirimiz hariç her noktaya bakarken varlığının kalbimi ısıttığını hissetmiştim. 

GÜLÜMSE | gxg (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin