GÜLÜMSE | gxg (+18)

45.Bölüm:

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın.

İyi okumalar dilerim.

***

Bir değil bin tane yaşamım da olsa, her evrende, her yaşamda, hepsinde tekrar ve tekrar seni arardım. Her bir zaman, yine ve yeniden tanırdım seni çünkü varoluşumda seninle bütünleşen bir şeyler var.

***

Zamanla ya da zorla| Skapova

Hayat müşterekti.

Ve tüm bunlar da bana müstahaktı.

Ya da değildi. Çünkü ben hiç bir zaman Vera varken hayatımda bir başkasıyla öpüşmemiştim ama Vera bunu ikinci defa yapıyordu.

İlki Arkın'laydı. Sahi, o mevzu nasıl bu kadar hızlı kapanmıştı? Arkın'a tiksinerek baktım.

İkincisi Eyşan'laydı. Gözlerimi ikisi üstünden çektim.

Ne tepki vereceğimi bilemeyecek, ne hissedeceğime karar veremeyerek kapının eşiğinde öylece kalakalmıştım. O an Eyşan geri çekildi, başını yere eğdi ve bir şeyler söyledi. Vera'nın yüzünü göremiyordum. Kestirdiği saçları yarım bir şekilde bağlıydı. Üstünde okulun gömleği vardı.

Eyşan gülerek yanından geçti ve sırasına ilerledi. Tam o sırada Vera arkasını döndü ve göz göze geldik. Yutkundum.

Boğazıma bir şeyler takılmış gibi öksürerek bende kendi sırama geçtim.

En büyük tepki tepkisizlik miydi?

"İyi misin?" Arkın'ın eli omzumda, gözleri kısılmış Vera'daydı. Burak bile susmuş  bana bakıyordu. Gülümsedim. "İyiyim" dedim kuru bir sesle. "Sen iyi misin? "

"Ben mükemmel ötesiyim" dedi ortamı yumuşatmak ister gibi. "Eee Burak, sen nasılsın? " Burak soruma şaşırmıştı. "İyiyim? " dedi sorarcasına. Ona da gülümsedim.

Çalan zille herkes sıralarına yerleştiği sırada elimi tutan Arkın'ın elini sıkma gereği duymuştum.

O da zamanında Vera ile öpüşmüş bir haindi.

***

Okulun ilk gününe kim güzel demişse bence yok olmalıydı. Zira benim üstüme bir lanet gibi kalakalmıştı. Sınıfa her girdiğimde geriliyor, Vera ve Eyşan'ı her gördüğümde kusacak gibi oluyor ve Arkın'ın ile Burak'ın tartışmalarından başımı kopartacak gibi hissediyordum.

Eğer yanılmıyorsam Arkın Burak'a yürüyordu.

Ve yanılmıyorsam Burak da Arkın'a yürüyordu.

Karşılıklı atışmaları hiç bitmediği gibi Burak arkasından önüne hiç dönmüyordu. Bir günde ne kadar arkasını dönebilecekse dönüyor, bakışıyorlar, atışıyorlar ve önüne geri dönüyordu.

Burak Arkın için fazla büyük bir lokmaydı.

Ve Arkın gay miydi? Biseksüel?

Onu bir çok kızla görmüştüm. Bir çok kişiyi sevdiğine de emindim. Ama hiç bir erkekle görmemiştim. Bahsini bile geçirmemişti. Hatta en son bana sarhoş olduğumuz gün bir kızdan bahsediyordu.

Ya da bir... erkekten?

O gün dediklerini hatırlamaya çalışırken sınıfa giren Vera ile durma gereksinimi hissetmiştim. O gün gelmişti. Ve beni öpmüştü. Ve biz Arkın'a yakalanmıştık. Şimdi başka bir kızı henüz bir kaç ders öncesinde öpmüş ve bunu sınıf içinde yapmaktan çekinmemişti bile.