24. Bölüm Sevdamın Sözleri

1.5K 80 42
                                    

Keyifli okumalar dilerim aşkımlar🍀🫀

Bölüm şarkısı: Duman Seni Kendime Sakladım

Oy verip yorum yapmayı unutmayın lütfen 🥲

_______________________________

Sen yüzüne sürgün olduğum kadın
Karanlık her sokaktaydın gizli her köşedeydin

Cemal Süreya...

“Saçlarının arasına düşmüş
Orda ilk kez öpülmüş taze;
Törene götürülmüş çiçekler
Mayıs mıdır artık Ekim mi olur
Törenden artakalan çiçekler”

Cemal Süreya...

Bir sevdaya düşmek istemiş durmadan çarpan kalbim.
Bir ilaç ister olmuş durmadan çarpan kalbim.
Bir hoş bakış ister olmuş durmadan çarpan kalbim.
Bir tatlı çarpıntı ister olmuş durmadan çarpan kalbim...

Ve ben kalbimi dinleyip o aşkı kabul etmiştim, henüz bundan Ahter'in haberi olmada bile bu gün elimdeki turtalar ile öğrenecekti!

Onu düşününce yüzümde büyük bir tebessüm oluşmuştu. "Umut hazır mısınız?" dedi babam elindeki atkıyı boynuma dolarken. Başımı sallayıp "evet evet hadi gidelim" dedim.

Üzerime süt kahvesi bir kazak ve bol bir pantolon giyinmiştim. Henüz Uzra abimin saçı kadar olan saçıma bandana takmıştım. "Tamam, hadi o halde" dedi babam koluma girerek. Gülümseyerek beni yürütmesini izin verdim. Evde sadece biz vardık. Babam çıkarken kapıyı kitleyip asansöre binmeme yardım etti. Babam zemin katı tuşlarken ben tarifsiz bir heyecanla doyuydum.

Çok geçmeden babamla birlikte apartmandan çıkmış arabaya binmiştik.

"Umut bir şey sorabilir miyim?" dedi çekingen bir şekilde. "Evet, evet tabii ki" dedim heyecanıma yenik düşerek. "Biri mi var?" dedi. "nerde?" dedim aptal gibi. Babam gülümseyerek "hayatında" dedi. Gülen yüzüm yavaş yavaş düz bir şekilde bakmaya başladı. Nedense kızacağını düşünüyordum. "henüz değil" diyebildim sadece. Babam kaldığımız mahalleden ayrılırken "bu ne demek?" dedi. "Teklif" derin bir nefes aldım, kızarsa ne demem gerekiyordu? "Teklif etti, bu gün kabul etmeyi planlıyordum" dedim sona doğru mırıldanarak. Babama bakamıyordum.

"Senin adına sevindim" dedi, ardından derin bir nefes aldığını duydum. "Açık konuşmak gerekirse sana bir baba gibi davranmadım" dedi. Konusacakları kendisine de ağır geliyordu belli ki. "Buna karışmaya hakkın yok dersen anlarım ama sanırım -" bir müddet susup yüzüme baktı. Ben ise gözlerimi ondan kaçırıp arabayı incelemeye başladım. "Sanırım ben seni kıskanıyorum" dedi. Anında ona döndüğümde çocuk gibi omuz silkip "bu yüzden çok sevme bu haytayı" dedi. Dolan gözlerimi silip başımı sallayarak "sizden çok kimseyi sevmiyorum" dedim.

Babam sadece yüzüme bakıp arabayı durdurdu. Geldiğimizi söyleyince binaya baktım. Ne çok büyük ne de çok küçüktü, büyük ihtimalle ders arasındaydılar çünkü bahçesi çok doluydu.

Arabanın koluna giden elim yavaş yavaş titremeye başladı. Korkuyla babama baktım. "yapabilirsin" dedi. Arabaya binerken kucağıma koyduğum kabı elimle tutarak "yapacağım ama önce inmeme yardım et lütfen" dedim. Babam hızla kemerini çıkarıp aşağıya indi ve nazikçe beni arabadan indirip arka koltuğa koyduğu koltuk değneğini verdi bana.

Derin bir nefes alıp "seni çok seviyorum baba" dedim dudak büzüp. Babam başını sallayarak "biliyorum, ben de seni çok seviyorum" dedi. Sesli bir nefes verip kendimi yürümeye zorladım. Ne kadar zorlansam bile güçlü bir adım attım. Kapıdaki güvenlik kartım olup olmadığını sorunca "henüz daha verilmedi, yeni kayıtım" dedim gülümseyerek. Adam başını sallayarak "Umut Karahanlı?" dedi. Başımı sallayarak "evet" dedim. Kapıyı açınca bir adım daha attım, buradan koşarak kaçmak istiyordum!

Özgürlük UmuduHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin