25. Bölüm Yangın Sanrısı

1.2K 57 114
                                    

Keyifli okumalar dilerim

Bölüm şarkıları:

_____________________________

"Bir yangının ortasındayım kalbimin umudu, bir yangın bedenimde esir, bir yangın bedenim ona tutsak... Sadece kalbim sana ait, ruhum ebedi..."

-4 ay sonra -

Herkes gider mi?

Herkes gitmemeli değil mi?

Kim kalmalı?

Çok seven mi yoksa çok sevilen mi?

Kim kalmalı?

İkisi de kalmalı ya da ikisi de gitmeli..

Ben kalan olmak zorunda değilim, babam giden olmak zorunda değil... İkimiz gitseydik ya? İkimiz yok olmaya çalışsaydık ya? Neden bencillik yaptı? Neden sadece kendisi gitmek istedi?

"Babacığım" dedim mor dudaklarına dokunarak. "Kızın artık tam yürüyebiliyor baba" dedim elimi buz tutmuş yanaklarına dokundurarak. "Sınavım güzel geçti baba" dedim dudaklarımı burnunun ucuna bastırırken. "Savcı Araf Karahanlı'nın kızı Savcı Umut Karahanlı olacağım baba" dedim elimle artık yer yer siyah olan saçlarını okşarken. "Aşkım adam... Hadi yeter oyun oynadık aç gözlerini ha?" dedim çaresizce, parmaklarım yüzünün her bir zerresinde geziniyordu.
"E...evet çok seviyorum seninle uyumayı, sırf...sırf seninle uyuyayım diye oyun oynuyorsun benimle! Sırf Asil abimle ders çalışırken uyuya kalmayayım diye yapıyorsun ben biliyorum... Ama... Ama baba uyan lütfen" dedim nefesim git gide beni terk ediyordu adeta.

"Umut?" bu ses kesinlikle başımı göğsüne yasladığım adamdan gelmiyordu, "Umut" Asil abim tüm yaşananlara rağmen sert ve korumacı çıkarttığı sesi ile beni uyarmaya çalışıyordu. Çünkü aklımı yiyordum..

"Abi sesiz olsana!" Dedim bağırarak. "Babam uyanacak, ben yanına yatayım diye yapıyor bilmiyor musun?" dedim sinirle. Ardından hâlâ bana sorun çıkaran bacaklarımı umursamadan ayağa kalktım küçücük morg çekmecesinin içine, babamın yanına uzanmaya çalıştığım zaman kolumu tutan elin sahibinin kim olduğunu idrak edemeden "bırak" diye bağırmıştım "Umut yapma kendine zarar veriyorsun!" bir ses duydum, uzaklardan geliyor gibiydi. Benim evim başıma yıkılmıştı.

"Bırak diyorum! baba uyan artık bak, bak kızın nefes alamıyor baba!" Dedim artık boğazım açıyordu.

"Lanet olsun bırak diyorum bırak " bütün sesimle bağırıyor bir yandan da morgdan çıkmamak için direniyordum.

"Baba!" dedim nefes nefese"uyan lütfen baba yalvarıyorum uyan baba!" bir kez daha, bir kez daha haykırdım, yalvardım fakat babam öylece kalbinde bir delikle o soğuk morgda uyumaya devam etti.

Ben ise ne olduğunu anlamadığım bir şekilde gözlerimi kapatmıştım.

Aklımda ise sadece gözlerimin önünde kendini vuran babam vardı.

🍀

-Araf Karahanlı -

Gitmek çok zor muydu?

Gitmek zorunda mıydım?

Arkamdan ağlayacak kim vardı?

Kim gelirdi mezarıma?

Kimse...

Kimsem yoktu benim, kimsesizdim ben...

4 oğlum bir kızım bir de canımın parçası olan Açelya...

Özgürlük UmuduHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin