-Taehyung-
Alarmın çalmasıyla gözlerimi açtım. Bugün Namjoon'da evdeydi. Bu kez telefonum yanmasa iyi.
Dolabımda favori kazağımı aradım ama bulamadım.
Acaba Yoongi ya da Namjoon yıkamaya mı atmış?
Siyah kot pantolonlardan birini giyip odadan çıktım.
"Çocuklar benim kırmızı kazağımı gördünüz mü?" Koridorda Namjoon ve Yoongi'yi ararken dedim.
"Kırmızı mı? Hiç görmedim." Odadan çıkan Yoongi'nin üstüne baktım. Sonra kanepedeki yastıklardan birini üstüne attım.
"Kazağımı çıkar Yoon! Senin kırmızı kazağın yok!"
"Aman yemedik kazağını. Çıkarıyorum bekle." Odasına geri giren Yoongi'ye göz devirdim. Bunlar benim için yer yüzüne gönderilmiş belalar.
Banyonun kapısını açmaya çalışırken kilitli olduğunu gördüm.
"Joon yeter ama çık ordan! Bu banyoya üçüncü kez girmeye çalışım. Saat altıdan beri ordasın komşuya mı gideyim ne yapayım."
"Tamam abi kıracaksınız birazdan kapıyı ya! Çıkıyorum 10 dakikaya işte." Namjoon'un sesi geldi banyodan.
"Bunda haklısın Namjoon eğer 10 dakikaya oradan çıkmazsan kapıyı kıracağım!" Yoongi siyah kapuşonluyla odadan çıkıp kazağımı bana attı. Bende kazağı hemen üstüme geçirdim.
"Bu böyle değildi, ne güzel 5 dakikaya girip çıkıyordu banyodan. Bu Seokjin'i gördü bozuldu. Seokjin onu da benzetti kendine." Yoongi kendini kanepeye atarken yanına oturdum.
"Haklısın. Kendini çirkin sandığı için iki saat banyoda bakım yapıyor. İki saat ya. İki saat nedir. Banyoda o kadar ne yapabilir ki insan?" Sorgulu bakışlarımla birlikte başımı kanepeye yasladım.
Saçlarını havluyla kurulaya kurulaya yarı çıplak şekilde duştan çıkan Namjoon'a baktık. Bize doğru geliyordu.
"Odana gidip giyinsene mal neden yanımıza geliyorsun?" Yoongi dedi.
"Su bitti haber vereyim dedim. Bir zahmet yüklersiniz."
Namjoon odasına doğru giderken bağırdım.
"Babanın şirket hisselerinin beşde birine sahipsin Namjoon! Ayrıca senin yüzünden her gün yüklediğimiz su bitiyor! Bir zahmet kendi paranı harca ve su yükle!"
"Bi işeyemedik böyle giderse komşuya gidicem." Yoongi bıkkınlıkla kanepeye yaydı kendini.
"Jimin'le bir tur konuş tutarsın sohbet bitirene kadar. Bende su yüklemeye gideyim. Joon yükleyecekmiş gibi durmuyor." Oflayarak kanepeden kalktım ve ayakkabılarımı giyerek dışarı çıktım.
***
İçeri girdiğimde güzel kahvaltı masası beni bekliyordu.
"Ooo, bu sofra ne böyle." Heyecanla elimi peynire uzatırken Yoongi elimin üstüne vurdu.
"Önce elini yıka, sonra tuvalete gir." Anne edasıyla söylediklerine göz devirerek banyoya girdim. Çıktığımda ikili rahat rahat kahvaltılarını yapıyordu.
"Sen nasıl tuvaletini yaptın?" Masaya otururken Yoongi'ye sordum. Ters ters bana baktıktan sonra ekmek tabağından ekmek aldı.
"Komşuya gitti." Namjoon umursamaz tavırla dedi.
"Komşuya gidicem derken-" Şaşkınlıkla ona baktım.
"Ciddi anlamda demiştim." Yoongi omletten bir çatal alırken dedi.
***
Ah uzun zamandır birilerini dövmüyordum ve elimin içi kaşınıyordu. Birilerini çok pis dövmek isterdim.
"Bugün birilerini dövelim mi?" Sırıtarak ikiliye baktım.
"Beni çek bu işten Tae, Jimin'e söz verdim."
Göz devirdim.
"Joon."
"Zaten Seokjin için yeterli değilim birde bu işlere bulaşarak onun gözünden düşemem."
Sinirle dolabın kapısını çırptım.
"Hem Jungkook ne der birilerine vurmana? Zaten daha aşkını ilan etmedin."
"İlan edersem ne değişecek?" Oflayarak dolabıma dayadım omzumu. "Beni sevmiyor, aşkımı itiraf etmem sadece beni üzecek."
"Saçmalama Taehyung sen kendin dedin otelde onun yanında uyumayı sana teklif ettiğini. Ayrıca yürüyüşe çıktığınızda onun elini tutmana izin verdiğini de dedin. Senden hoşlanmayan biri neden sana böyle davransın ki?" Yoongi elini omzuma koydu.
"Bilmiyorum. Romantik bir şeyler düşünme konusunda berbatım. Ona nasıl çıkma teklif edeceğim hiçbir fikrim yok." Gözlerimi kapatmış öylece konuşuyordum.
"Sorun buysa eğer, biz sana yardım ederiz Tae." Namjoon'da elini omzuma koydu.
"Önce Jungkook'un beni sevip sevmediğini öğrenmem gerek." İkiliye baktım.
"O iş bende Tae." Yoongi gülümsedi.
"Nasıl?" Merakla ona baktım.
"Jimin'e derim Jungkook'un ağzını arar." Yoongi göz kırptı.
"Yemin ederim çok aptalsın Taehyung. Gerçek anlamda aptalsın. Düşünme yeteneğin sıfır." Namjoon güldü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Classmate
FanfictionOkula yeni gelen zorba öğrenci grubu onlara gıcık olan öğrencilere yavaş yavaş aşık olmaya başlar. [Taekook] [Yoonmin] [Namjin]