43

106 11 0
                                    

  -Yoongi-

  Yugyeom'la ilgili tehlikeli bilgiler edinmiştim. Artık o sikik şeyden kurtulmam an meselesiydi çünkü edindiğim bilgiler onu yerle bir edecek derecedeydi.

  Okulda Jimin'i görür görmez yanına koştum.

  "Selam sevgilim."

  "Ne var Yoongi?" Bana baktı ifadesiz şekilde. Sana zaman ayıramam benim suçum değil ki kanatsız meleğim.

  "Yugyeom'dan sonsuzadek kurtulmanın bir yolunu buldum Jim. Elimde öyle bilgiler var ki onu yerle bir edecek. Bugün ondan kurtuluyorum. Ve söz bundan sonra sadece sana zaman ayıracağım."

  "Göreceğiz." Neşeyle söylediklerimi takmazken yüzümün asılmasına neden oldu. Elimin içi kaşınıyor bugün. Tüh ya şantaj yapan birileri çok pis dövülecek.

  Yanımdan geçen beden hareketsiz kalmama neden oldu. Çok iyi boklar ettin Yoongi.

  Bu Yugyeom işi bugün bitecek.

***

  Öğle teneffüsünde okulun arka bahçesinde gözden uzak yerde Yugyeom'u sıkıştırmıştık.

  "Tamam işte bilgileri paylaşmaman için uzak durucam senden Yoongi. Daha ne istiyorsun?" Göz yaşlarına boğulan çocuğa göz devirdim. Ona acıyacağımı falan düşündüyse hata yapıyor.

  Karnına geçirdiğim ymurukla duvara çarpıp yere yığıldı. Lanet şey.

  "Senin yüzünden sevgilim benden uzaklaştı. Senin yüzünden sınıfımı değiştirmek zorunda kaldım. Daha ne isteyeyim?"

  Yumrukları neresine geldi vuruyordum. Sonunda ellerimde hissettiğim sıvıyla onu yumruklamayı bıraktım.

  "Siktir, bayıldı." Namjoon yanıma koştu.

  "Tamam sorun yok. Revire götür ve bazı öğrenciler ona zorbalık yaparken bulduğumuzu söyle." Sesim umursamaz tonda çıkmıştı.

  "Ya bir şey söylerse?" Taehyung sordu.

  "Şantajım o kadar büyük ki cesaret edemez." Sırıttım. 2:1 ben kazandım Yugyeom.

  Çocukların Yugyeom'u revire götürmesinden sonra 10 dakika falan arka bahçede gezmiştim. Daha sonra fark edilmeyerek okula girmiştim. Tam da zafer kazandım derken önümde beliren Jimim'le tiksindim.

  "Tatlım ödümü patlatmıştın." Elimi kalbime koyarak derin nefes aldım.

  "Şu sahte sevgilini sen mi dövdün?" Gözlerini kısıp bana bakarken elimi ağzıma götürdüm.

  "Ben? Ben? Ben o işleri bıraktım Jim. Sadece bilmiyorum başka birileri dövse gerek."

  "Yine de iyi dövmüşsün. Haketti." Sırıtıp sırtını dolaplardan birine yasladığında bende sırıttım.

  "Kurtuldun mu bari?"

  "Ben verdiğim sözü hep tutarım." Onu dolapla kendim arasına sıkıştırdım.

  Dudaklarımı dudaklarıyla birleştirme ramak kala Taehyung aramıza girdi.

  "Okulun ortasında öpüşmenize izin vereceğimi mi sandınız?" Şeytanı sırıtışla kolunu omzuma atarken sinirle omzumu çektim.

  "Kıskanma Tae."

  "Ben mi? Kıskanmak mı? Saçmalama." Jimin Jungkook'un yanına giderken hâlâ bana yapışan Taehyung'dan kurtulmaya çalışıyordum.

  "Evde zırıl zırıl ağlayıp sevgilim yok diye bağıran kim?"

  "Kanıt kanıt at. Hani nerede? İftira atma bana." Boş boş konuşan Taehyung'a göz devirdim.

Classmate Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin