29. Bölüm

147 75 97
                                    

Selam Luna'larım, nasılsınız?

MÜZİK : Txt - Opening sequence

***

MAYA

Sabah yüzümde hiss ettiğim yumuşak ve sıcak öpücüklerle uyanmıştım. Özlemle gözlerimi açıp kollarımı Aron'un boynuna doladım. Güzel gülümsemesini sabah sabah bana bahşetmişti.

"Günaydın meleğim"

"Günaydınnn"

Gerinip ona sıkıca sarıldığımda gülümseyip yüzümün her noktasını öpücüklerle süslemişti. En son dudaklarıma gelip dudaklarımı uzunca öptü. Saçımda hiss ettiğim parmaklarıyla mayışmış tekrar uykum gelmeye başlamıştı bile.

Havalandığımda gözlerimi hızla açtım. Beni yataktan kaldırmış gardroba doğru yürüyordu. Gardorbun önüne beni bıraktı ve kapağını açtı. İçinden hoş zümrüt yeşili bir elbise çıkartıp bana bakınca elindeki elbiseyi elinden aldım ve banyoya doğru yürüdüm.

Elbiseyi giyinip banyodan çıktığımda Aron aynalı masanın önünde durup beni bekliyordu. Eliyle tabureyi gösterdiğinde gülümseyip hızlı adımlarla tabureye doğru gidip oturdum. Saç fırçasını eline alıp saçlarımı yavaş yavaş taramaya başladı.

İnce dokunuşları saçımda gezinirken aynadan ona bakıyordum. Şimdi düşününce ne kadar çok özlediğimi fark ettim. Sarı tutamları keskin yüz haltlarının üzedine düşmüş güzel görüntü sunuyordu.

Dolgun dudakları renkli gözleri, Herşeyiyle mükemmeldi. Aynadan onu seyrederken dalıp gitmiştim. Yanağıma konan öpücükle kendime geldiğimde aynadan bana bakıyordu. Önümden saç tutamlarımdan alıp arkada birleştirdi ve güzel bir tokayla arkadan sabitledi.

Önüme geçip dudak boyasını eline aldı ve hafif kırmızılık vererk dudağıma sürdü. Saçlarımı arkaya atarak önünden perçemleri alnıma bıraktı ve elimi tutup kaldırdı beni.

Kendi etrafımda beni döndürüp hayranlıkla beni izledi ve yaklaşıp kollarını belime doladı. Ellerimi omuzlarına koyup gözlerine bakarken gülümsedi ve dudağıma öpücük kondurdu.

"Seni çok özledim ben"

"Bende seni çok özledim"

Biri bizi duyacakmış gibi fısıltıyla konuşuyorduk. Belimdeki elinin birini çekip yanağıma koydu ve baş parmağıyla yanağımı okşarken konuşmaya devam etti.

"Seni çok seviyorum ben. Herşey düzelsin meleğim seninle güzel zamanlar geçireceğiz. Söz veriyorum"

Gülümseyip dudağını öptüm. Masum öpücük derinleşecekken çalınan kapıyla ayrıldım dudaklarından. Aron nefesini verip dikleşti ama beni bırakmadı. Kapıya bakıp gelmesini söylerken kapı açıldı ve Sam'ın kafası içeri girdi.

Bizi sarılmış vaziyyete görünce sırıttı ve göz kırptı. Aron ona nasıl baktığını görmedim ama Sam'ın anında gülen yüzü düştü. Korkuyormuş gibi yapınca kıkırdadım.

"Büyücüler gelmiş. Sizi bekliyoruz"

Kapı kapandığında Aron sabır dilercesine nefes aldı ve bana baktı. Anında yüzü gülerken son kez dudağıma öpücük kondurdu.

Oda dan çıkıp büyücülerin toplandığı büyük odaya doğru ileriledik. Muhafızın gösterdiği odaya varınca kapıyı açtık ve içeri girdik. Büyücüler hepsi ayrı ayrı koltuklara oturmuşlardı.

Arkadaşlarıma baktığımda ayakta durmuş şüpheyle hepsi büyücülere bakıyorlardı. Albert ise odanın içinde geziniyordu. Bizim gelmemizle hepsinin kafası bize döndünce arkadaşlarımızın yanına geçtik.

Orman  Perisi [DÜZENLENECEK] Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin