5. Bölüm

296 36 3
                                    

Her birinize çok teşekkür ederim. Piyon 100 okunmaya yaklaşmış bu belki düşük bir rakam ama beni çok mutlu etti.
Teşekkür ederim.
Sağlıcakla kalın...

İnsanın evi neresidir? Dört duvarın olduğu üstünde çatısı olan yermidir? Ev tek hece, iki harfli bir kelimedir. Ama o gerçek bir evmidir? Bir evi güzelleştiren içindeki kişilerdir. Yada bir insan. Bir insan eviniz olur. O yanınızdayken evde hissedersiniz. Sadece o olsun istersiniz ve dört duvara gerek duymazsınız. Ev doğduğun, büyüdüğün, yaşadığın yer değil hissettiğin yerdir aslında. Sanırım ben evim neresi bilmiyordum. Evim varmı onuda bilmiyordum. İzmir de bir ailem vardı bir evim vardı evet ama dedim ya ev doğup büyüdüğün yaşadığın yer değil hissettiğin yerdir. Sanırım hiç bir yeri evim hissetmiyordum.

Pastamı bitirdikten sonra kalkmak istemiştik. Uğur hesabı istediğinde garson yanımıza gelmişti. Ben kimdim? Burda ne yapıyordum? Karşımdaki adam kimdi? Sanırım bunları düşünmek için çok geçti. Ama aklıma takılmıştı işte.

"Nur." dedi Uğur.

Öncesinde bir şey demişmiydi acaba. Bilmediğim için "Hı?" diye yanıt verdim. Bana sorgular gözlerle bakmaya başladı.

"İyi misin?" diye sordu.

Ne kadar iyi olabilirdimki. Beni kardeşimle tehdit etmişti. Hatırlamak istemediğim geçmişimi bir kez daha önüme koymuştu. Hiçbir şey yapamıyordum ve bu beni öldürüyordu. Ne Ardayla karşılaşmak ne de Uğur'un yanında kalmak istiyordum. Ben buraya yeni bir sayfa açmaya gelmiştim. Ama kırk yıl düşünsem bu şekilde olacağı aklıma gelmezdi. Aradan geçen dakikalar sonra "Değilim." diye yanıt verdim. Başını salladı ve ayağa kalktı. Eve gitme zamanımız gelmişti. Uğur Dilmen'in evine. Kim olduğunu dahi bilmediğim ama sevgilim Uğur Dilmen'in evine.

Restoranın çıkışına ulaştığımızda bir çok magazinci fotoğrafımızı çekiyor ve sorular soruyordu. Uğur elimi tuttu ve yürümeye devam etti.

İyi akşamlar Uğur Bey yanınızdaki hanımefendi kim?

Yeni sevgiliniz mi?

Sıradan bir arkadaşınızmı?

Uğur Bey cevap verecekmisiniz?

Yoksa bir gecelik takıldığınız birisimi?

"Bir gecelik takıldığınız birisimi?"
Bu çok ağır bir ithamdı. Sanırım bunu kaldırabileceğimi sanmıyordum. Uğur birden durdu ve elimi bıraktı. O cümleyi kuran, bana o kötü imada bulunan kişinin yanına ilerledi. Karşısında durup "Sorunu bir daha sorarmısın anlamadım?" dedi. Adam soruyu tekrarladığında Uğur hızla yumruğunu adamın yüzüne indirdi. Adam yere düşmüştü ama Uğur hala adamı bırakmıyordu. Uğur'un yanına koşup kolunu tuttum. Adamı bıraksın istiyordum. Öfkeyle yerde yatan adama bakıyordu. Kolunu bıraksam adamı öldürecek gibiydi.

"Gidelim burdan lütfen." dedim. Sesim fısıltı gibi çıkmıştı.

Gözlerini gözlerimle buluşturdu ve başını salladı. Elimden tutarak ayağa kalktı ve diğer magazincilere döndü.

"Bu gördüğünüz hanımefendi benim sevgilim! Onun hakkında tek bir yanlış şey daha duyayım, okuyayım hepinizi yakarım!"

Daha sonra hızlı adımlarla yürümeye başlamıştık. Arabaya ulaştığımızda hiç beklemeden arabaya bindim ve ağlamaya başladım. Kendimi tutamıyordum. Ben böyle şeylere alışık birisi değildim. Bana fazlaydı. Uğur da arabaya bindiğinde gidebilmemiz için hiçbir engel yoktu ama gitmiyorduk.

"Nur..." dedi yumuşacık bir ses tonuyla.

Ona dönmedim. Dönmeyecektim. Onun yüzünden burdayım. Onun bu pis oyunundayım. Ellerimle yüzümü kapattım daha şiddetli ağlamaya başladım.

PiyonHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin