"Şimdi ne olacak bana?" dedi gözlerini içine bakarken.
Zack gayet basit bir şey söylermiş gibi, "Alfa krallığının kraliçesi olacaksın." dedi.
Liyan şaşkın gözlerle gözlerine baktı. Bunu beklemediği kesindi.
"K-Kraliçe mi?"
"Jeff yani ağabeyim, Alfa...
Bölüm her zamankinden daha uzun ve tümünü Jeff'in ağzından okuyacağız. Son kez; iyi okumalar dilerim hepinize ballarım.
🌜🔵🍒🔵🌛
Şarkı ismi: Tyler Bates~ Mesaggefor the Queen Solar~ Adrenaline Ruth.B.~ Dandelions Elley Duhé~ Middle of the night
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Jefferson Black~
Aşk ne demekti?
Ya da gerçekten aşık olmak nasıl bir histi?
Bedenim bundan dört yüz yıl öncesine kadar yaşama gönderilse de, aslında benim varlığımın asıl yaşı iki sene kadardı. Bu yüzden ben aslında hala bir çocuk kadar cahil, ancak büyümüş bir yetişkinden daha fazla tecrübeliydim.
Ben kısacık hayatlarında belki de birçok kişinin istediği ama kavuşamadığı hayallerindeki işiyle; sağlıklı güzel vücudu, sonsuz aşkı, saadetinde kaybolduğu aileyle bunların hepsini korumakta yükümlülüğünü en iyi şekilde yerine getirmek pahasına da olsa; elinden geleni ardına koymadan tümüyle yaşamayı becerebilmiş biriydim sonunda.
Bazen düşünüyorum da, o garip mecburi mühür büyüsü benim ve tatlı, yere göğe sığamayan eşimin üzerinde yoktan yere yapılmamış olsa, acaba ben tüm bunlara yine sahip olabilir miydim?
Ya Liyan'ı o bir yıl gri esaretteyken rüyalarında bir ümit bulanık görüntüsünün ardında nefes kesici güzel yüzünü görmek için ümitsizce beklemeseydim; yine sever miydim? Yaşamaya pes edip onunla şimdiki geleceğimizi bir çırpı da yok etseydim, bundan ne kadar pişman olacağımı bilmeden bir sonraki karşılaşmamız da o 'Ruh Çapası' göreviyle beni sadece köprüden geçirseydi, ne trajik bir son olurdu halbuki öyle değil mi?
Ama ne var ki, biz iki parçaya ayrılmış tek ruh; Gök Sema... Biz yine tüm olasılık ve imkansızlıklara rağmen bir bütün olup birleşmeyi başarmamış mıydık? O zaman geçmişi unutmadan ve yaşadığımız bütün o talihsiz kötü günleri yad etmeden geleceğimize bakmak vereceğimiz en güzel karar olacaktı.
O benim kısacık hayatımın içine tüm varlığıyla gireli bir yıl sekiz ay on beş gün olmuştu.
Bir yıl sekiz ay on beş gün...
Onunla geçen inanılmaz kısa ama neredeyse benliğimi derinden etkileyip var olduğunu sandığım o bütün hayatıma dokunan kadın...
Alya Lİyan...
O benim başıma gelen en uç maceram; O benim nefesim. Her zerrem. Can tanem. O benim herşeyim. Benim ben olmamdaki yegane sebep, diğer yarım...
