...
Az sonra dairenin kapısı dışarıdan çaldı. Gelen ses tanıdıktı.
"Majesteleri benim, hizmetliniz Ella."
Liyan "Gel Ella." diye kapıya seslendi.
Ella içeriye kendi hariç iki hizmetli kız ile girmişti. Eğilip selam verdikten sonra konuştu.
"Efendim kraliçe Flora sizi ve prensesleri kahvaltıda bekliyor. " dedi ve diğer hizmetli kızın elindeki tablet şeklindeki büyü ekranını ona uzattı. "Giyinmek istediğiniz elbiseyi buradan seçebilirsiniz." dedi. Liyan sanki tuhaf birşeye bakar gibi elinden uzattığı büyülü tableti aldı.
Bakıştıklarında Ariana "Buradaki çoğu şey büyü ile yapılır Liyan." diyerek açıklık getirdi.
"Anladım. Ama ben bu resmi giyimlerden pek anlamam," dedi ve tableti Ariana'ya doğru uzattı.
Luna hızla tableti elinden çekip, "Ben anlarım! Bakalım şimdiii..." derken gözleri parlıyordu belli ki Zack için giyinmek istiyordu.
Liyan gözlerini devirdi ve bıkın bir tonda, "Ya... Ben senden niye kurtulamıyorum! Her yerde elbiselerime göz dikiyorsun!" dedi ve dilini damağına vurup cık sesini çıkardı.
Luna "Şansına küs tatlım, benden kurtulma şansını kendin teptin." dedi ama yatakta hemen yanında oturan Liyan'ın ona atacağı yastıktan habersizdi.
"YA!" diye tiz bir sesle kafasını tutu.
Hizmetli kızlar onların bu tatlı kardeş atışmalarına izlerken sessizce gülüyorlardı.
Ariana fark edip, "Hadi kalkalım. Celtic diyarının kraliçesini bekletmek bize yakışmaz." dedi ve yataktan kalktı. Diğerleri onu takip etti.
Kıyafetlerini seçtikten sonra hizmetli kızlar elindeki mini bir kutuyu yere koyduktan sonra birden normal boyutlara gelen büyülü gardrop ile tek tek onları hazırladı.
İlk giyinen Ariana'ydı. Liyan Ariana'yı ilk kez hafif kabarık mavi bir elbiseyle görmüştü tabii Luna da.
Eliyle Ağzını kapatıp, "Aman tanrım Ari çok güzel olmuşsun!" dedi. Luna'da başıyla onayladı. Ariana nazikçe teşekkür edip ve köşedeki geniş oturma alanına geçti. Elbise giymek ona göre olmasada bir prenses ve koruyucu olarak Kanlı Ay adına gizlice katılmak zorunda olduğu davetlere giderken sık sık giyinmekten alışmıştı artık. Garip gelmiyordu ona ama kız kardeşleri için bu pek bilinmedik bir bilgiydi. En azından Liyan için.
Biraz sonra ablalarının tüm uyarılarını dikkate alarak çok da abartılı olmayan ama çok güzel pembe bir elbiseyle Luna geldi. Hafif kabarık oluşu ve tenini olduğundan daha çok açtığı için bu krallığın prensesi olduğunu masum güzelliğiyle göstermişti.
"İşte gerçek bir prenses," diyerek önce Ariana sonra Liyan sarıldı küçük kardeşine. Luna ayrılınca kendi etrafında dönüp büyük ablası Ariana ile gülerek oturma alanına köşeye geçti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MECBURİ MÜHÜR ~ Beş Diyarın Efendisi
Loup-garou"Şimdi ne olacak bana?" dedi gözlerini içine bakarken. Zack gayet basit bir şey söylermiş gibi, "Alfa krallığının kraliçesi olacaksın." dedi. Liyan şaşkın gözlerle gözlerine baktı. Bunu beklemediği kesindi. "K-Kraliçe mi?" "Jeff yani ağabeyim, Alfa...