*9*
Salonun ortasında elinde cep telefonu ile oradan oraya yürüyüp duruyordu genç kız. Daha birkaç gün öncesine kadar Nefes ile sinemaya gitme planları yapan kendisi değilmiş gibi, yarın ona sinemaya gelemeyeceğini söylemek, sıkıntı yaratıyordu. Elindeki telefonu evirip çevirirken Nefes'in kendisini anlayacağını ve kırılmayacağını düşünüyordu. Zaten, kırılacak ne vardı ki değil mi? Alt tarafı bir sinemaya gideceklerdi o kadar! İçini çekip başını geriye atıp derin bir nefes aldı önce ardından "Yürü ya kulum" diyerek telefonun rehber kısmına girip, en son aranan numaraların listesini açtı. Her zamanki gibi birinciliği kocasının elinden alan Nefes'in ismini görüp gülümseyen genç kız dudaklarını yalayıp, arama tuşuna bastı ve merakla beklemeye başladı.
Nefes "Efendim?"
Genç kız, odasında üzerini değiştirdiği sırada telefonunun çalması ile kaşlarını kaldırmış, ağır hareketlerle yatağının üzerine bıraktığı çantasının başına yürümüştü. Israrla çalmakta olan telefonunu bulup, çıkardığında ekrana bakıp gözlerini devirmiş ardından konuşmayı hoparlöre verip kaldığı yerden üzerini değiştirmeye devam etmişti.
"Efendim?"
Senem "Efendiler götürsün seni bebek!"
Nefes'in gülmesiyle bir nebze de olsa kendisi de gülen Senem sesini düzeltmiş ve sanki önemli bir konuşma yapacakmış gibi ciddileşmişti. "Nefes, sana söylemem gereken çok önemli bir şey var" dedi.
"Önemli mi? Ne gibi?" diye sordu. Kaşları anında çatılmış, bakışları bile değişmişti.
Senem "Biliyorum bana çok kızacaksın ama ya Nefes ben yarın sinemaya gitmek istemiyorum. Biliyorum çok ısrar ettim gidelim diye ama vazgeçtim ben, istemiyorum artık" dedi.
Derin bir nefes alan genç kız,kaşlarını kaldırıp "Bu muydu önemli dediğin?" diye sordu.
Senem "Evet! Ya biliyorum şuan seni kullanmış gibi oluyorum ama..."
"Tamam, Senem sorun değil"
Senem "Hayır sorun. Rezil bir arkadaş ve ablayım. Çok özür dilerim canım!" diyerek sesli bir iç çektiğinde Nefes abisini öldürmek istiyordu o sırada. Yine onun yüzünden bütün planları suya düşmüştü güm diye!
"Tamam, önemli değil bebeğim" diyerek iç çektiğinde Senem de karşı tarafta derin bir nefes almıştı. "Ee, yarın sen ne yapacaksın o halde?" diye sorduğunda Nefes'in elindeki askı yere düşmüştü birden. "Of! Olamaz ya!" diyerek topuğunu yere vurduğunda Senem "Ne? Ne oluyor kuzum orada?" dedi.
"Elinin körü oluyor Senem!" diye cırladı genç kız ardından "Ya ben yarın sinemaya gideceğiz diye Ateş'i de davet etmiştim!"
Senem'in şaşkınlığı sesine yansımıştı "Ne? Kim? Ateş mi? Hii, ay o Ateş mi? Komutan Ateş? Ya o nereden çıktı kızım?"
"Sürpriz yumurtadan! Of Senem çıldırtma beni allasen nerede olacak, iş yerimde karşılaştık bu gün ve beni gelip eve bırakmak istedi. Ben de izin verdim
Senem "Oha! Hangi ara çıkmaya başladınız kızım siz? Bir ara sizi yalnız bıraktım ama yuh ya! Adama bak beş dakika da seni kafeslemiş, casanova komutan ne olacak!"
"Düzgün konuş ya! Kimsenin kimseyi kafeslediği yok! Bir dinle önce!" dedi ama gülümsüyordu. Garip!
Senem "Tamam dinliyorum"
"Yarın için işim olup olmadığını sordu ben de seninle sinemaya gideceğimizi söyledim. Eğer isterse bize katılabileceğini de!" dediğinde Senem "Oldu olacak hoşlandığını da söyleseydin" dedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HATTA AŞK VAR (ESMER SERİSİ -5)
RomanceÜzerine giymiş olduğu ince askılı, krem rengindeki yazlık elbisesiyle bahar gibi temiz ve cıvıl cıvıldı Nefes... Etrafındaki insanlarla konuşup, gülümserken onu izlemek en güzel görüntüyken kıskanç kalbimin beni ele geçiren tarafı tarifi imkansız bi...