23

8.6K 509 455
                                    

Sınır: 400 vote, 400 yorum...

Herkesin hayatında acımasız olmayı öğrendiği bir an vardır

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Herkesin hayatında acımasız olmayı öğrendiği bir an vardır. Bir şey olur ve sen bir daha eski sen olamazsın. İşte o zaman herkes sana bencil olduğunu söyler ama kimse sana seni bu hale ne getirdi diye sormaz.

                                          🌑

5 yıl sonra...

Parmak uçlarımı kolumu boydan boya kadar kaplamış olan kadife eldivenlerimin üzerinde hafifçe gezdirip buz mavisi gözlerimi hemen karşımdaki manzaraya doğru odaklarken çıplak omuzlarımın üzerine yumuşak bir kumaşın temas ettiğini fark ederek çenemi hafifçe yukarıya doğru kaldırdım. Yaptığım bu hareketimle kısa bir süreliğine sekteye uğramış olan güçlü duruşumu geri kazandıktan sonra da bakışlarımı sakince karşımdaki ikiliden çekip yanımdaki yerini alan Ata Atabeyoğlu'na çevirdim ve dudaklarıma hiçte samimi olmayan bir gülümseme yerleştirerek başımı nahifçe sola doğru eğdim.

"Ata Bey?" sola doğru eğdiğim başımla birlikte karşımdaki adamı tepeden tırnağa büyük bir dikkatle inceleyip adını dudaklarımın arasından bir ilahi söylercesine çıkarırken Ata Bey adını bu şekilde dillendirmeme karşılık hafifçe gülümseyip gözlerini sadece bir kaç saniye öncesine kadar izlemekte olduğum ikiliye çevirdi. Bu hareketiyle ben de aynı ikiliye bakmaya geri döndüğümdeyse Ata Bey istediği şeyi yapmışım gibi dudaklarının arasından hafif bir gülümseme sesi çıkarıp izlemekte olduğumuz ikilinin bulundukları pozisyondan ne kadar zevk aldığını bana göstermeye çalıştı.

"Nasıl hissettiriyor, Liya? Mutluluklarını izlemek yani." gülüşüyle bana gösterdiği şeyi bir de dile getirdiği cümleleriyle desteklemeye çalışan Ata Bey oğlunun üzerindeki bakışlarını benim yüzüme çevirirken izlemekte olduğum ikiliden birinin diğerinin beline kolunu sardığını görerek dudaklarıma alaylı bir gülümseme yerleştirdim. Bir süre o alaylı gülümsememle Pars'ın Balca'nın belini okşayışını izledikten sonra da Balca'nın sağ elini Pars'ın yanağına yerleştirdiğini görerek bakışlarımı hızlıca onların üstünden çektim ve dudaklarımdaki gülümsemeyi artırarak doğrudan Ata Bey'in kehribar rengi gözlerine odaklandım.

"Beni buraya gerçekten de sadece bu sahneyi görmem için mi çağırdınız, Ata Bey?" göz bebeklerimi büyük bir itinayla karşımdaki kehribarlarda gezdirip gülümsememi sabit tutmaya çalışırken Ata Bey yapmaya çalıştığı yaramazlığı tam gerçekleştirmek üzereyken yakalanmış bir çocuk gibi gözlerini gözlerimden kaçırıp kısa bir süreliğine oğlu ve kızına bakarak tekrardan bana doğru döndü.

"Sadece bu akşam yapacağın şey konusunda tereddüte düşmeni istemedim." gözlerini her zamanki gibi gözlerime denk getirmemek için ekstra bir çaba harcayan Ata Bey asıl derdini gizlemekten vazgeçip saf gerçeği önüme koyarken dudaklarımdaki gülümsemeyi artırıp başımı onaylamazcasına iki yana doğru salladım.

NefhaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin