22.BÖLÜM: GEÇMİŞİN AYNASI

3.3K 386 154
                                    


Herkese merhaba!

Küçük bir duyuru yapmak istedim.

Bölümler en az bin kişi okuyor ama yaklaşık 160 kişi oy veriyor.

Sınır falan koymayacağım merak etmeyin ama daha çok oy ve yorum yazarsanız sevinirim.

Bunun için bu bölüm 200 oyun üzerinde olursa bölümü daha da uzatacağım.

Biliyorum, sizi nereden vuracağımı iyi biliyorum.

Merak etmeyin eğer 190 ve 200 altı olursa klasik 2500 civarı olacak.

Sizleri seviyorum görüşürüzz!

22.BÖLÜM: GEÇMİŞİN AYNASI!

'Yanan her mum kendi sonunu getirir.'

-İYİ OKUMALAR-

Başımda ki ağrıyla gözlerimi açmaya çalıştım. Kulağıma çınlıyordu bedenim ağrıyordu.

Yavaş yavaş kendime geldiğimde çimlerin üzerinde olduğumu fark ettim. Havanın soğukluğu ve karanlığı gece olduğunu anlamama yetmişti.

Yerimden kalkmaya çalışırken başımı kaldırdım ve etrafıma bakındım.

Bir ormandaydım.

Harika bir bu eksikti!

Yerimden tamamen kalktığımda üzerimi silkeledim. En son Grant ile bize doğru gelen mavi topa bakıyorduk.

Ve sonuç bu.

Ormana baktığımda görsem dönüp bakmayacağım bir yer olduğunu fark ettim. Ama bu pislik içinde olması falan değil aşırı korkutucu olmasında kaynaklanıyordu.

"Grant! Yaşıyor musun?" Bir umutla sesini duymaya çalıştım. Cevap gecikmedi.

"BDSM'ye uğramış gibiyim, yakışıklı ve seksi biri tarafından." Deyip ağaçların arasından çıktığında derin bir nefes aldım. İyi görünüyordu.

"Seran ne büyüsü yaptı? Ve burası neresi?" Dediğimde bana baktı ardından derin bir nefes aldı.

"Im, bu koku... Sana kötü bir haberim var prenses." Dediğinde kaşlarım çatıldı. Kötü deyip kötü haberi gülerek söylüyordu.

"Neredeyiz?" Meraklı sesimle daha da sırıttı.

"Dünyada." Gözlerim irileşti. Dünyadayız derken? Hani şu insanların yaşadığı dünya mı!?

"Bizden binlerce ışık yılı uzaklıkta olan gezegende miyiz!?" Bağırışımla beni başıyla onayladı.

"Evet, Lordların en az 10 dakika da gittiği gezegene 10 saniyede geldik." Etrafıma bakındım.

"Şansımıza tüküreyim ya! Acaba hangi ülkedeyiz?" Dediğimde Grant ile beraber yürümeye başlamıştık bile. Bazı ülkeler pek misafir perver değil, ve umarım onlardan birinde değilizdir.

Kendimi bir denek masasında bulmak istemiyorum çünkü. Gerçi yanıma yaklaşamazlar.

"Kokusundan anladığım kadarıyla Azerbaycan veya Türkiye'deyiz." Dediğinde kaşlarım havalandı. Tamam, kurtulduk.

YIKIM SEREMONİSİ SERİSİ (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin