41. Bölüm

2.1K 149 76
                                    

FERİT'ten

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

FERİT'ten

En güzel sabahlar ve en güzel geceler gerçek ve en sevdiğim ailemle hayallerdeki gibi geçiyordu. Karım ve çocuklarım vardı. İkiz doğmaları bir anda büyük bir aile olmamız açısından çok güzel bir şeydi. Seyran'la başbaşa olduğumuz ve sadece biz kokan bu odamız, evimiz şimdilerde bebek kokuyordu. Bu odamızdan biraz ayrılsam koku burnumda tütüyordu. Yumuş yumuş bir bebek kokusu üzerimize sinmişti adeta.

Bugün sabahtan beri kafamın içinde Seyran ve sancıları dönüp dolaşıyordu. Doğumdan sonra sancıları başlamıştı. Şimdi de yalıya doktor çağırmıştım. Birazdan gelecekti ve doktor gelene kadar Seyran'ın yanında oturmuş ellerini tutuyordum.

"Ciddi birşey yok Ferit, baktım internete normalmiş bu sancılar"

"Elimde değil Seyran panik yapıyorum üzülüyorum"

"Beni de korkutuyorsun Ferit"

"Tamam ben sakinim sen de sakin ol Seyran" dedim ellerimle yanaklarından tutup alnına bir öpücük kondurarak.

Bir süre sonra doktor yalıya geldi. Bizim odamızda Seyran'ı muayene ederken yanında ben de vardım. Annem ve Asuman'da vardı. Hep birlikte ayakta dizilmiş ve koltukta yatan Seyran'ın durumunu kontrol eden doktoru izliyorduk. Kulağımıza dolan bebek ağlama sesi Seyran'la bakışmamızı sağlamıştı. Aslında bebeğe bakmaya ben gidecektim ama annem benden önce davranıp odamızın içinde hemen bebek odası tarafına geçti. Kucağında kızım Afra vardı. Susturmaya çalışıyordu. Ağlamasını durdurmak için bürünmediği pozisyon kalmadı ama nafileydi. Afra susmuyordu.

Bir anlık içimden gelen bir hisle "Anne bana verir misin?" dedim.

"Al oğlum" dedi annem.

Kucağıma kızımı daha aldığım ilk saniyeden sonra bir anda sustu ve hafif bir bebek gülümsemesi yayıldı yüzüne. Karşı karşıya kaldığım bu büyülü an aklıma tuhaf oyunlar oynanıyormuş gibi hissettirdi. Ne yani benim yavrum, benim parçam, benim kokumu veya dokunuşlarımı tanıyarak ağlamasını durdurmuş muydu? Doktorun gülümseyen ifadesi ardından kurduğu cümle yüreğimi okşamıştı.

"Ufaklık babasının güvenli kollarında olmak istiyormuş demek ki"

Doktorun söylediği bu cümle defalarca yankılandı zihnimde. Ben babaydım ve benim güvenli kollarımın arasında dünyalar güzeli karımdan ve benden parçalar taşıyan, bizim yavrumuz, prenses kızımız rahattı. Annem ve Asuman bile şaşkındı.

Gözlerim istemsiz doldu. Hiç kimseye belli etmedim. Bu kadar ufak bir olaya ağlamam normal olmazdı ama gizlemeye çalıştığım gözyaşlarımı ve yaşadığım şoku benden çok en derinden hisseden karım, hayat arkadaşım Seyran anlamıştı. Bana anladım duygulandın ama ben de aynı şekilde duygulandım der gibi bakıyordu. Bu olay herkes için küçük ve abartısız olabilirdi ama benim için paha biçilmez bir mükemmelliyetti.

YALI ÇAPKINI _Alone_Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin