5-

2.9K 166 22
                                    

06.09.23

Genç adam oturduğu tekli koltukta yayılmış, arkadaşlarının oynadığı pes'i boş gözlerle izliyordu ki en nefret ettiği şey bu oyundu. Saçma bulurdu, oynamayı sevmezdi. Arkadaşları zorla oynattığında da onun heyecansız, sıkıcı tavırla oynadığını görünce kızıp onu kovarlardı. Gerçeği olsa bir nebze diye düşünüyordu, gerçeğini çok severdi de arkadaşlarının da o kadar enerjisi yoktu.

Okula yakın bir mahallede, altı katlı binanın bodrum katında 8 arkadaş kalıyorlardı. Şimdi sadece üçü evdeydi, çünkü onların işi gece başlardı. Diğer dördü büyük balık için şehrin başka köşelerine dağılmıştı. Gelmek üzere olan sadece biri kalmıştı...

Kapının açıldığını duyduklarında hiçbir tepki vermediler, ama eve giren çocuk koşarak koridoru aşıyordu. Büyük balık bugün oltasından yem alıp kaçmıştı, denizlerine girmişti. Bunu arkadaşlarıyla paylaşmak zorundaydı, özellikle Ular'la.

"Bugün yanıma kim geldi inanamayacaksınız!" Bağırarak salona girdiğinde hiçbiri onu takmadı. Umursamadı, boş tekli koltuğa oturup genç adama baktı. "Balığı siktir et, balina yakaladık oğlum. Balina! Ben şimdi köşedeydim tamam mı, her zamanki gibi müşteri avındaydım. Senin kimyacı yok mu, Şevket hoca?"

Bilindik ismi duymak genç adamı, kimyacı olduğunu öğrenmekse diğer iki arkadaşı etkilediğinden oyunu durdurmuş, gelen çocuğa bakıyorlardı.

"Ular, senin bu hoca hapçıymış lan. İki paket birden aldı! Oğlum, herif kimyacı. Eğer büyük baba, bir kimyacının bizden alışveriş yaptığını duyarsa hepimize ödül verir lan."

"Ne diyorsun Necmi? Şevket malın tekidir, onda uyuşturucu kullanacak tip yok. Sen karıştırmışsındır." Ular tekrar televizyona dönüp arkadaşlarının skoruna baktı.

"Bunu diyeceğini bildiğimden adamın kimliğini arakladım, bak..." Kimlik dediği an Ular'ın ona döndüğünü gören çocuk susmuştu. Elinde, kafasının hizasında bir öğretmen kimliği tutuyordu; Şevket Uşak, *** Lisesi, Kimya Öğretmeni.

Yayıldığı yerden toparlanmış genç adam birkaç adım ötesinde hocasının kimliğine dikkatle bakıyordu. Hiç tahmin edemediği insanlar bağımlı olsa bile her gün okula dans ederek giden adamın bağımlı olduğuna inanamıyordu. Tabii yeni başlıyor da olabilirdi, sonuçta travmatik bir olay yaşamış!.. Şevket yapmaz diye tüm düşüncelerini böldü. O salak müslüman, dedi defalarca. Ama ne Müslümanlar görmüştü sabah Kur-an okuyup gece...

"Büyük baba bu habere çok sevinecek lan! Şimdiki kimyager bir boku bilmiyor anasını satayım. Hem Ular, kimyagerin yapamadığı formülü gidip bu adama sormamış mıydın? Agaa. Çok güzel." Arkadaşlarından biri elindeki birasıyla hevesle dostlarına bakıyordu.

"O adamın bağımlı olduğunu ya da olacağını düşünmüyorum."

"Niye lan, niye?" Köşeci arkadaşı sorduğunda alayla arkasına yaslandı.

"O mal her sabah dans ederek evden çıkıyor, okuldayken bile namazlarını eksik etmiyor. Sahici örümcek kafalılardan. Gidip de bu boka para vermez. Hem parası yetmez anasını satayım."

"Gardaş ne müslümanız deyenleri gördük, sanki bilmüyün. Ben büyük babaya söyleme taraftarıyım, ne zamandır büyük baba 'vurgun da vurgun' kafamızı yiyordu. Bunu verirsek en azından bir ay bize sarmaz." Diğer pesci arkadaşı da onlara katıldığında isteyenler üç kişi olmuştu bile...

Ular -Erkek VersiyonHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin