0.6

588 83 91
                                        

Eve gelip bir duş aldım ve yatağıma uzandım. Jisung'tan o kızın instagramını alıp Hyunjin'e atmıştım. Şimdi telefonumu yeni elime alıyordum. Bir çok mesaj ve arama vardı. Geri dönüş için onu aradım.

"Efendim Hyunjin?"

"Felix, o kızı nereden ve nasıl buldun? Nasıl anladın o olduğunu? Söylesene!"

"İzin verirsen söyleceğim, o kız ile bugün tanıştım."

"Ne nasıl? Kuzen olduğumuzu biliyor mu? Nasıl buldun?"

"Sakin olur musun? Kuzen olduğumuzu bilmiyor. Herkes gibi onunda haberi yok. Bugün Jisung'un babasının düğününe gittik. Jisung'un üvey annesinin kızı."

"Ne? Nasıl yani?"

"Duydun, yarı İtalyan yarı Koreli. Adı Soo-ah Nora. İtalya'dan bir kaç ay önce dönmüş 3 yıldır orada yaşıyormuş."

"Sonunda! Teşekkür ederim kuzenim. Emin ol karşılığını alacaksın."

"Senden bir karşılık beklemedim."

"Tamam o zaman şöyle yapalım, bizim okulda mı okuyacak?"

"Evet."

Onun sevinç çığlıkları geliyordu.

"Bize bir tanışma ayarlasana."

"Hyunjin, onunla yeni tanıştım. Yakın değiliz. Sadece düğün boyu oturup onu dinledim."

"Fark etmez, bir şekilde ayarla. Jisung ile buluşmana davet et. Bende geleyim hm? Canım kuzenim yap bunu benim için."

Derin bir iç çektim.

"Bilmiyorum, bunu yapmam uygun kalır mı?"

"Gerçekten ucunun sana dokunacak hiçbir şeyi yapmayacağım!"

"Pekala, söz veremem ancak... Denerim."

"Evet, elbette."

"İyi geceler Hyunjin."

"Sana da iyi geceler canım kuzenim!"

Telefonu kapatıp yatağıma koydum ve yavaşça uzandım. İkisini nasıl bir araya getirebilirdim? Okulda adımız çıkabilirdi. Kuzen olduğumuzu kimse bilmiyordu çünkü bunu Hyunjin istemişti. İnsanlar Changbin ve Hyunjin'in kuzen olduklarını bilse de beni saklamışlardı. Bu pek bir sorun değildi. Sonuç olarak 1 tane arkadaşım vardı bu bana yeterdi.

Hâlâ neden sakladıklarını anlamış değildim. Sorduğumda bana sadece 'öyle gerekiyor.' Demişlerdi. Fakat doğruların çok daha farklı olduğu kesindi.

Bütün gün çok yorulmuştum. Müzik sesi, insanlar, Jisung'un ağlaması, Nora'nın sürekli konuşması derken zihnim kendisini hiç olmadık bir şekilde rahatsız hissediyordu. Nora cidden çok konuşuyordu. Susturması imkansız gibi bir şeydi.

Daha fazla uykusuz kalmak yerine gözlerimi kapatıp rahat ve hafif soğuk yatağımda huzuru buldum.

2 hafta sonra

"Yongbok-ah, sıkılmadın mı tüm gün test çözmekten?"

Nora yine başımda duruyordu. Jisung ise seslenmeden kafasını sıraya koymuş uyumuştu. Son günlerde çok yorgun olduğu belliydi. Her ne kadar evde kalıp dinlenmesini söylesemde beni görmek istediğini söyleyip okula geliyordu.

"Sıkılmadım, yetiştirmem gerekiyor."

"Bence bu sorular çok sıkıcı, biz İtalya'da arkadaşlar ile her öğlen arası okuldan çıkar yemek yer gelirdik. Orayı çok özlüyorum... Sizde böylece oturuyorsunuz sadece!"

Secret Amour -HyunLix-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin