5.8

106 18 60
                                    

Bir kaç ay sonra

Her şeyini kaybetmiş bir insanın hiçbir şeyden korkusu olmaz. Aynı benim gibi. Elimde olan bıçağı daha da sıkı sıkı tuttum ve evin camından içeriyi izlemeye başladım. Her şeyden habersiz bir çift. Birazdan kanlarında boğulacaklarından habersiz çift.

Etrafıma baktım ve yerden bir taş aldım. Giydiğim kapşonlunun şapkasını düzelttim ve taşı cama sertçe attım. Cam tuzla buz olmuştu resmen. Korku çığlıkları yankılandı bir an.

Hiç durmadan camdan içeri girdim ve elimdeki bıçağa daha da sarıldım. Çifte doğru bıçağı doğrulttum.

"Sen kimsin?!"

Amcamın sesi ile kendi kendime kahkaha attım.

"Felix'in intikamını alacak kişiyim."

"Hyunjin?"

"Ta kendisi."

Güldüm ve yerdeki cam kırıklarına basa basa yanlarına gittim. Ben yakınlaştıkça onlar uzaklaşıyordu.

"Madem ölümden bu kadar korkuyorsunuz, kendi öz çocuğunuzu neden ölüme terk ettiniz?"

"Bak Hyunjin-"

"Neye bak Tanrı aşkına!"

"Anlaşabiliriz."

"Anlaşacak bir şeyimiz yok. Siz artık Tanrı ile anlaşın."

Hızla koştum ve amcamı yakalayıp bıçağı boğazına dayadım.

"Felix'imi elimden aldınız... Neşemi, sevgimi, evimi, hayatımı, nefesimi elimden aldınız!"

Diyerek çığlık çığlığa bağırdım.

"Yaşamaya hakkınız yok sizin! Canavarsınız siz! Nefret ediyorum sizden!"

"Hyunjin yapma!"

"Kes sesini!!"

Diyerek bıçağı bastırarak amcamın boynuna sürttüm. Anında kanlar ikimizi de boyamaya başlamıştı bile. Yengemin çığlıkları evde yankı yapıyordu.

Amcamı saçlarından tutup bir köşeye fırlatmıştım. Daha ölmemişti, sadece can çekişiyordu. Onu görünce gözlerimin önünde Felix'in nasıl can verdiği geldi. Dona kalmıştım. Hareket edemedim...

O sırada kafama vurulan vazo ile sersemlemiştim. Arkamı döndüm. Yengem vazoyu kafamda kırmıştı. Bir an gözlerim kararsa bile bozuntuya vermedim. Yavaşça kapşonlumu açıp elimi kafama götürdüm. Elim kan olmuştu.

Elimdeki bıçağı sıkı sıkı tuttum.

"Madem baba Felix'i geri getiremiyorsunuz... O zaman sizde ölün!"

Yengemin üzerine atlayıp bıçağı ona sapladım. Sonra bıçağı çekip tekrar sapladım.

Tekrar...

Tekrar...

Tekrar!

Yüzüm, üstüm her yerim kan olmuştu. Ağlayarak bıçağı ona saplayıp geri çıkarıyordum.

Secret Amour -HyunLix-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin