4.6

280 42 98
                                    

Sabaha kadar uyumamıştım. Gözlerimden uyku akıyordu ama uyuyamazdım. Tüm gece bir yaptıklarını, bir de şuan ki halini düşünüp durdum. Ne yapacaktım? Hep böyle mi olacaktık? Yoksa tekrar kalbimi onun için yakacak mıydım?

Bir kaç kapı sesinden sonra aşağı kata başını tutan Hyunjin indi. Gözlerim onu takip ediyordu.

"Çok içmişim..."

Diyerek yanıma attı kendini. Ona dönüp bir süre yüzünü inceledim.

"Ne oldu?"

"Hatırlamıyor musun?"

Sırıtıp bana döndü.

"Ne tesadüf bilmiyorum ama... Sadece seninle konuştuğumuz zamanı hatırlıyorum."

"Ne konuştuklarımızı hatırlıyorsun yani?"

"Evet, ve hâlâ arkasındayım."

Demiş ve elimi tutmuştu.

"Kafamı karıştırıp duruyorsun."

"Belli, bu karışıklığı kitaplarına döküyorsun."

"Ne?"

"Geçenlerde yayınlamadığın bir kitabı gördüm. Okumaya başladım."

"Şaka yapıyorsun?"

"Hayır, ne güzel bahsetmişsin ama benden."

"Hyunjin, bunu bir daha yapma."

"Demek bende senin aklını başından alıyorum ha?"

Elim ile ağzını kapattım.

"Eğer az daha o kitap hakkında konuşacak ol yemin ederim yüzümü göremezsin."

Elimi çekip avucuma bir öpücük kondurmuştu.

"Tamam bebeğim kızma."

Boş boş ona bakmaya başladım. Bu kadar iltifata alışık değildim.

"Düşünmüş gibisin. Gözüne bir gram uyku girmemiş."

Diyerek yaklaşmış ve iki gözümü de öpmüştü.

"Bu kadar yumuşatma beni."

Gülümsemiş ve bana bakmıştı.

"Sen, ben ve Ro-na. Çok güzel bir aile olmaz mıyız Felix? Bir şans ver bize."

"Korktuğum tek şey o şans işte Hyunjin. Anlasana..."

İki elimi de tutup bana baktı.

"Artık aramızda kimseler yok. Baban yok, annen yok, Nora yok, başka nice kişiler."

"Annen?"

"Ona bakma sen."

"Sevmiyor beni."

"Sadece o gün sinirlendi bakma sen ona."

"Kafam karman çorman."

Diyerek arkama yaslandım.

"Güveneceksin... Eminim bundan."

Gözlerine baktım. Bir yalan yok gibiydi. Hiçbir yalan yok gibiydi hemde. Tüm çıplaklığıyla hatta tüm benliği ile karşımda duruyordu resmen.

"Peki... Seni kabul ediyorum Hyunjin..."

"Gerçekten mi?!"

Diye heyecan yapmıştı. Hızlıca kafamı salladım. Tekrar yaklaşıp dudaklarıma bir hasret dindirmek ister gibi yapışmıştı. İlk defa kendimi kasmadan öptüm onu. Utanma yok, intikam yok, acı günler yok. Sadece o ve bizim aşkımız vardı.

Secret Amour -HyunLix-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin