-2.3-

2.7K 336 80
                                    

22.bölümü atlamayın! Günün ikinci bölümü!

°°°

"Gidiyor musun?"

Bavulumu son kez kontrol edip fermuarını çektiğimde arkamdan omuzlarıma sarılan bebeğime döndüm. Dudaklarını büzüp yüzünü tenime bastırdığında kendime çekip bacaklarıma oturttum.

"Kısa sürecek, gitmemeyi çok isterdim ama gitmemiz gerek. Hemen geri döneceğim sana, tamam mı?

Kafasını sallayıp yeniden boynuma sarıldığında gülümseyip ben de sarıldım sıkıca.

"Seni seviyorum bir tanem, iyi uyu, yemek yemeyi sakın aksatma. Canın sıkıldıkça ara beni, sakın çekinme."

"Tamam."

"Yakında görüşürüz."

...

"Oh, tamam, Jeongguk da geldi. Gidebiliriz artık. Toshiro nerede?"

"Taehyung ile bıraktım onu, ne olur ne olmaz diye."

"İyi yapmışsın canım, senin yanında mutlaka görmüşlerdir onu, korunması gerek."

Babam omzuma kolunu atıp yürümeye başladığında bavulumu Mino hyunga verdim.

"Benim gelmeme gerçekten gerek var mıydı?"

"Önceden çok severdin, şimdi ayrılmak istemiyor musun Ikigai'nden?"

Sırıtıp kafamı iki yana salladım, babam enseme vurup arabaya binince yanına bindim hemen. Annem ve Soobin de karşımıza geçip oturdular. Kısa sürede havaalanına varmıştık, uçağımız da hazırdı.

Hem babamın işleri hem de ufak akraba ziyaretleri için gidiyorduk. Üç amcam ve bir halam Japonya'da yaşıyordu, arada bizi görmek istiyorlardı. Bir de babamın halletmesi gereken bazı işler vardı, yanında bulunmamı istiyordu.

Uçağa bindiğimizde iki saatlik yolculuğun ardından Japonya'daydık. Ev biz gelmeden önce temizlenmişti benim için, zira rahat edemezdim. Odama çıkıp bebeğimi aradım hemen, deli gibi özlemiştim birkaç saatte.

"Aşkım?"

"Sesini bile özledim, neler yaptın bana böyle?"

"Jeongguk ya, yapma şunu bana. Ben de seni çok özledim hemencecik."

"Okulda mısın şimdi?"

"Hayır, bugün astım okulu. Senin olmayacağını bilerek gitmek istemedim, odamda uzanıyorum şimdi öyle."

"Ama ben ne dedim gitmeden önce?"

"Gitmek istemedim işte bugün, yarın gideceğim ama söz."

"Ondan sonra?"

"Ondan sonra da gideceğim, hep gideceğim."

Hafifçe kıkırdadım, beni ne kadar özlediğini anlatmıştı ben de sesini dinleyip gözlerimi kapadım.

"Hyung! Sana diyorum lan sabahtan beri."

Soobin odaya daldığında kafamı kaldırıp ona baktım, önce hafifçe sırıtmıştı, ardından küfür edip kaçarcasına uzaklaştı.

Cherry Blossom×TaekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin