-6.2-

659 151 87
                                    

Arabadan inip en sonunda kendimi eve atabildiğimde derin bir nefes verdim. Kiraz çiçeğim benden önce çıkmıştı dersten, benim işim uzadığındaysa yorulmasın diye eve göndermiştim onu. İçeri girdiğimde ve onun içimi huzurla dolduran sesini duymadığımda biraz bakındım ama göremedim.

"Taehyung?"

"Buradayım sevgilim, havuzdayım!"

"Bebeğim keyif yapıyormuş burada?"

"Biraz öyle oldu evet, hoş geldin."

Anahtarı masanın üzerine bırakıp arka taraftan gelen sesine doğru yürüdüm, havuzdaydı. Elinde bir şampanya kadehi ile güneşin tadını çıkarırken fazlasıyla yiyilesi ve ilahi görünüyordu gözümde.

Yere çöküp baş ucuna geçtim ve parmaklarımı yanaklarına sarıp kafasını biraz daha eğmesini sağlayarak tersten öptüm onu. Elindeki kadehi zor bela mermere bırakıp parmaklarını saçlarıma sardı. Alt dudağı ağzımın içindeyken geri kalan hiçbir şeyi umursamıyordum, aynı şekilde o da umursamıyor olmalıydı ki pozisyonumuzun zorluğuna karşılık en ufak bir tepki göstermeden dudaklarımın tadını çıkarıyordu. Ayrılıp biraz nefeslendim teninde ve onu daha fazla zor durumda bırakmadan saçlarını okşayarak geri çekildim.

"Nasıl geçti günün?"

"Sensizdi ve bu yüzden de sıkıcı."

Dudak büzerek verdiği cevaba karşılık kıkırdayıp yeniden öptüm onu. Zorunlu seminerimiz olduğundan okulda neredeyse hiç vakit geçirememiştik birlikte, ben de çok sıkılmıştım onu göremediğimden dolayı.

"Bebeğim benim."

"Yanıma gelsene."

Kafamı iki yana sallayıp ıslak saçlarının arasından parmaklarımı geçirip yaklaşarak alnından öptüm birkaç kez, yerimden kalkamayacak gibiydim, bugün ona çok aç kalmıştım ve bu yüzden bu açlığımı dindirmenin en iyi yolu onu öpücüklere boğmaktı.

"Sen yüz benim minik ördeğim, benim halletmem gereken ödevler var, sonra da akşam yemeğini hazırlamaya başlarım."

Kıkırdayıp bana doğru döndü, kollarını mermere yaslayarak kadehini aldı eline ve birkaç yudum alıp yeniden bakışlarını bana çevirdi. Yüzünde muzip bir gülümseme vardı.

"Ooo, bugün yemekler senden yani?"

"Eh, hep sen yapacak değilsin ya? Haftada iki üç kez yapabilirim ben de?"

"Best husband ever!"

Kadehini eline alıp kaldırmış, tatlı tatlı gülmüştü ve beni yine, her zaman olduğu gibi onu öpmeye mecbur bırakmıştı. Dudaklarından birkaç kez daha öpüp ayrıldım ve içeri girdim. Eşyalarımı yerleştirip salonda biraz takıldım ve maillerimi kontrol ettim. Taehyung'um ise biraz daha yüzdükten sonra havlusuna sarılarak önümden geçip gitmişti gülerek, bakışlarımın anında ona dönmesi hoşuna gitmişti muhtemelen. Bir süre sonra kağıtlarımı almak için odama geçtim, tekrar salona döndüğümde bebeğim koltukta saçlarını kuruluyordu.

Arkasından yaklaşıp ensesine dudaklarımı bastırdım ve havlusunu elinden alıp saçlarını ben kurulamaya başladım. Gözlerini kapatıp kendini ellerime bıraktı.

"Uykun mu var?"

Kafasını sallayıp şirince onayladı beni, alt kattaki banyoya havluyu bırakıp geri geldim ve bebeğimi kucağıma çektim.

"Uyu bakalım o zaman bebeğim."
"Ödev yapacaksın ama, yatağımıza giderim ben."

Yerinden kalkmaya yeltendiğinde izin vermeden biraz daha çektim kendime bedenini ve yüzümü boynuna bastırıp mis kokusunu içime çektim.

Cherry Blossom×TaekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin