Ballarım selam, size minik bir rest haberiyle geldim ne yazık ki. Finallerim başlayacağı için yine bir-iki haftalığına gidecektim ama bugün öğrendik ki dayım şeker komasına girmiş. Böyle bir kafadayken bölüm paylaşamam, anlayış rica ediyorum. Bu, bu haftanın son bölümü, ne zaman gelirim bilmiyorum ama kısa zamanda geri geleceğim, söz. ✨❤️
By Amethyst ✨
...
Bugün bebeğimin doğum günüydü.
İki haftadır Japonya'daydık ve Taehyung'un bu kadar eğleniyor olması daha çok burada kalmamızı istememi sağlıyordu.
"Ben de sizi seviyorum. Birkaç güne döneceğiz sanırım, Jeongguk henüz bir şey demedi. Tamam baba, gelir gelmez yanınıza geleceğiz, söz, tamam, tamam dedim ya aa, kapat telefonu be adam!"
Kıkırdaşıp son kez birbirlerini sevdiklerini söylemişlerdi ve kapanan telefonla balımın bakışları beni buldu.
"Günaydın bir tanem."
"Günaydın Jeongguk'um."
Kollarını açtığında gülümseyip yanına yürüdüm ve kendimi üzerine bıraktım. Bacaklarını belime, kollarını da boynuma sarmıştı, ben de tenine gömülmüştüm.
"Bugün benim İkigai'min doğduğu gün. Benim en mutlu günüm."
"Yaa."
Mırıldanıp kıkırdadığında ben de aynı şekilde gülüp dudaklarımı dudaklarına bastırdım.
"Bugün alışverişe çıkalım. Ne istersen alacağım sana. Bebeğimin günü, bebeğimin dedikleri olacak. Bugün sana hayır demek yok."
"Sen zaten bana hiçbir zaman hayır demiyorsun ki."
Gülümseyip burnunun ucuna bastırdım dudaklarımı. Taehyung'un gözlerinde gördüğüm tereddütle geri çekildim ve yanaklarını avuçlayıp dudaklarından öptüm.
"Ne oldu balım? Bir sorun mu var?"
"Akemi baba bir süre evde kalın dedi ya hani, şimdi çıksak sorun olur mu acaba? Kötü şeylerin gerçekleşmesini, zarar görmeni istemiyorum aşkım."
"Hayır bebeğim, sorun yok. Bizimkisi yalnızca önlemdi, eğer gerçekten sorun olsaydı seni direkt Kore'ye geri götürürdüm. Zarar göreceğin ihtimalini asla barındırmam, ne olursa olsun, baban seni bana emanet etti. Onların en kıymetli varlığısın, benim sana duyduğum sonsuz aşkı at bir kenara. Sana bir şey olursa ve ben bunu önceden görmüş olsam dahi tedbir almazsam insanların yüzüne bakamam Taehyung, yapamam, nefret ederim kendimden. O yüzden kiraz çiçeğim, bir şey olduğu yok."
Babam iki gün önce beni arayıp en azından yılbaşına kadar evde durmamızı istemişti, her açıdan. Sorun çıkacağından değil, yalnızca önlemdi ama balımı buraya kısıtlı bir zaman için getirmiştim, okulumuz açılacaktı ve Tokyo'ya yeni geldik sayılırdı. Ayrıca henüz hiçbir yeri görmemişti. Gezip görmek en büyük hakkıydı ve Tanrım, bugün onun doğum günüydü. Benimle olduğu gündü, hayatımı renklendirdiği gündü. Babam evdeki depodan yanıma tedbir amaçlı küçük bir silah almamı da istemişti ama bunu Taehyung'a söylemeyecektim. İyice tedirgin olup gününün zehir olmasını asla istemezdim.
"Bir şey diyeceğim, gerçekten sorun olmaz, değil mi?"
Kıkırdayıp saçlarından öptüm ve kafamı iki yana salladım.
"Hayır bebeğim, gerçekten sorun olmaz. İstersen babamı ara, ona sor, hm? İçin rahat edecekse? Bana yalnızca önlem için dedi, isterseniz çıkın ama dikkatli olun dedi."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Cherry Blossom×Taekook
FanfictionJeongguk, market kapısında arkadaşının sırtına çıkıp tatlı tatlı gülen çocuğa tutulmuş, bir daha da bırakmamıştı. !Dream Glow2! !Jk'sperspective! By Amethyst 🌸