-3.3-

2.5K 306 104
                                    

"Hoş geldiniz çocuklar."

Yuka Teyze kapıyı açıp gülümseyerek bizi içeri davet ettiğinde ben de gülümsedim ve paltomu çıkarıp uzattım. Bir an aklım eskilere gitti, Taehyung'u ailemle tanışmaya ilk getirdiğim zamana. Aynı böyle, elinde çiçeklerle gelmişti. Gözlerindeki heyecan hala bakiydi ama aradan çok zaman geçmişti. Ailemle arası harikaydı, bizimkiler ona bayılıyordu ve bu da bebeğimi mutlu ediyordu. Onun mutlu olması da bana yeterdi.

"Hoş bulduk Yuka Teyze, babamlar içeride mi?"

"İçerideler canım."

Taehyung'un elindeki çiçekleri alıp kabanını çıkarmasına yardım ettim ve çiçekleri tekrardan uzattım.

"Biz geldik."

İçeri girip koltuklarda oturan aileme seslendiğimde babam ayağa kalkıp önce Taehyung'uma, sonra da bana sarılmıştı.

"Hoş geldiniz canlarım."

"Ah, Taehyung, canım, ne kadar naziksin, her zamanki gibi."

Annem elinde çiçeklerle bebeğime sıkıca sarılmış, gülümseyerek geri çekilmişti. O sırada Soobin mutfaktan telefonuyla çıkıp bize baktı.

"Aha! Taehyung'um gelmiş!"

Telefonunu tezgaha bıraktığı gibi bebeğimin üzerine atladığında göz devirip sarılmasını bitirmesini bekledim ama bitirmiyordu bir türlü. Benimki de sıkıca sarılıyordu, birbirlerini bırakacak gibi değillerdi.

"Hoş geldiniz yeniden. Soobin, uzak dur çocuktan, yeter, yirmi saniyeden fazla sarılma."

"O niyeymiş o?"

"Abinin bakışlarını görmüyorsun herhalde?"

Soobin bakışlarını bana çevirdiğinde Taehyung'dan aniden ayrılıp annemin yanına atmıştı kendisini.

"Bana nasıl bakıyor, gördün mü? Topuklarıma sıkacak!"

Taehyung babamın yanına oturduğunda Soobin ayağa kalkıp yanıma geldi ve bana sarıldı. Gülümseyip kollarımı bedeninin etrafına sıkıca sardım ve saçlarından öptüm bir sürü.

"Beni öldürme tamam mı?"

Kollarımı biraz daha sıkıştırıp yerinde rahatsızlıkla kıvranmasına neden oldum ve kulağına fısıldadım.

"Geberteceğim seni."

"Hyung ya!"

Kıkırdayıp saçlarını okşadım yeniden ve koltuğa geçtim, bebeğim bir yanıma, kanişim diğer yanıma oturmuştu.

"Okul nasıl gidiyor Taehyung? Alışabildin mi bakalım?"

"Evet baba, her şey harika. Jeongguk da çok yardımcı oluyor."

Elinin üzerine dudaklarımı bastırdım ve hafif bir tebessümle izlemeye başladım onu, bakışlarımı üzerinden çekesim gelmiyordu. Yerinde biraz daha kıpırdanıp bana yanaştı, hemen parmaklarımızı birleştirip derin bir nefes verdim. Elinin üzerini tatlı tatlı okşarken bebeğimin bakışları beni buldu.

"Ama üniversiteye başladığımızdan beri Jeongguk ile doğru düzgün vakit geçiremiyoruz. Dersleri ağır, bir şey diyemem tabii ki de ama çok abartıyor bazen baba. Zaten oldukça başarılı birisi, kendisini hasta edecek. Hazırlayıp götürmesem yemek yemiyor, kaldırmasam masada uyuyacak, belki de uyumayacak bile. Siz bir şey der misiniz lütfen?"

Önce dudaklarını büzerek ve kaşlarını çatarak konuşan sevgilime, ardından da beni kısık gözlerle izleyen anne babama baktım şokla.

"Jeongguk?"

Cherry Blossom×TaekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin