ATEŞ
arabayı parkedip binanın girişine yürüdüm.bu gece burda olmak en son istediğim şeydi.ama geldim işte sebebini kendime sormayı bırakarak.apartmana girdiğimde merdivenleri ağır adımlarla çıkan suyu gördüm.kalbimin buruştuğunu hissediyordum.elleri ileri geri sallanıyordu.okadar dalgındıki ışığın sönmesini umursamadı.karanlıkta kaldığımızda bir hıçkırık sesi geldi.ağlıyordu!yumruğumu sıktım.buna katlanamıyordum.düğmeye uzanıp ışığı yaktım.çoktan ikinci kata çıkmıştı.bende yavaş yavaş basamakları çıkarak onu takip ettim.kapının önünde zile basıp ellerini saçlarının arasından geçirdi.tek ayağının üzerinde durup sallandı.dar siyah pantolon ve siyah kısa kollu tişörtü ilk karşılaştığımız geceyi anımsattı.o an gözümde canlanınca uzun zamandır ağlama isteğimi bastırdığımı farkettim.kapıyı açık bırakıp salona yürüdü."Su iyimisin?"
"Ne yapmaya çalıştığınızı biliyorum.ama artık bir önemi yok!"
"Tatlım biz-
"Seviyor sanmıştım!yanılmışım."
Gözlerimi yumup sıktım.onu bu kadar çaresiz,yapayanlız bıraktığım için kendimden nefret ettim.beni buna mecbur eden her septende nefret ettim.tek yaşama sebebimi elimden alan annemden nefret ettim!gözlerine bakınca hayat buluyordum ben.ellerini tutunca kalbim ısınıyordu.darmadağındım,ondan öncede böyleydim biliyorum.bana kattığı şeyler arasında toparlanmak yoktu.paramparçayken bile birlikte toparlanabiliceğimizi öğretti.nefreti yenebilicek tek şeyin sevgi olduğunu söyledi.gitmesiyle dahada dağılmıştım oysa!farkında değildim.
"Beni istemiyorsa onuda istemeyecektir!b-b-en-
Nedemeye çalıştığını kimse anlamamıştı.beni farkettikleri halde odak noktaları ayakta zor duran su idi.
"Kimi?" dedi lidya sessizligi bozarak.
"Bebeğimizi.ben hamileyim!"
Unuttuğum,hatırladığım,peşine düştüğüm herşey bir cümlesiyle yok olmuştu.hamileyim!rüzgar hafif essede ben uçacak gibi hissediyordum.etrafım uğultularla dolmuştu.hayat deyip geçemiyorum!yaptığım herşeyin bedelini misliyle ödediğim bir hayattayım.hayat deyip geçemiyorum ben!
"Nee?"
Herkes şaşkınca birbirine bakıyordu.sinan oturduğu koltuktan fırlayıp sağ gözüme bir yumruk indirdi.yalpalayıp geriye düştüm.su dönüp burda olduğumu görünce elini ağzına götürdü.sinan eğilip yakama yapışırken enes onu tutuyordu.bunu haketmiştim ne diyebilirimki?
"Ulannn adi şerefsizzz söz vermiştinnn lannn onu bırakmayacaktınnn!"
Öfkeyle bağırdı.başıma ne geldiyse hırsım ve intikam isteğim yüzünden gelmişti.herşeyi mahveden...kaybetme duygusunu en derinden hissettiriyordu öfke.alışmak ölmek gibidir ve ben suya öylesine alışmıştımki,şimdi bunu senin iyiliğin için yapıyorum diyemiyordum.benim bebeğim,bizim bebeğimiz!ikimizin.ne demeli,ne yapmalı?insan bir kere ölmez defalarca ölür aslında.ölü gibi hissediyordum!
"Konuşsana lann!"
Tam yumruk atacakken enes onu geri çekti.ayağa kalktım.gözümün altı sızlıyordu.ama kalbim çok daha kötüydü!
"Hani seviyordun?"
Lidya kolumu tutup gözlerime baktı.sorgulamakta haklıydı.seven gidermiydi hiç...
"O bilmiyordu."
Suyun titrek sesi geldi.ona döndüm.başını eğdi ağlamaya devam ediyordu.
"Ağlama!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AHLAKSIZ HAYATLAR
RomanceYOLUNU KAYBETMİŞ DÖRT GENÇ GERÇEK HAYATLA YÜZLEŞMEK ZORUNDA KALMIŞ HERŞEY ANLATILANLAR KADAR KOLAYMIDIR ATEŞ VE SUYUN AŞKI HERŞEYİN ÜSTESİNDEN GELİRMİ ? NEHİR VE ENES KOCA ŞEHİRDE BİRBİRİNİ BULABİLİRMİ YA KÖTÜLER ONLAR HANGİ CEHENNEMDELER?????