55 | KIZIL TABLOLAR

8 3 0
                                    


* Merhaba :)

*Nasılsınız?

*İyi değilim.

*Bu serinin sonuna geldik. Bugüne kadar yanımda olan kim varsa herkese teşekkürler. Ayrı etten bir teşekkür yazısı da paylaşacağım. Orada daha detaylı konuşacağım.

*Bölüm diğerlerine göre daha kısa ve sahneler parçalanarak ilerliyor. Nefes'in hikâyenin kilit taşı olduğunun bir sembolü de bu. O olmadan hiçbir sahne akışkan değil, sürekli bölünüyor. Hikâye parçalanıyor.

*O zaman son kez.

*Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın :)

*Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın :)

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

***

Tuna Hizmetli - Final

Açık Seçik Aşk Bandosu - Ölüm

Ayla Dikmen - İlk ve Son Aşkım Sen Olacaksın

***

55. BÖLÜM : KIZIL TABLOLAR

ARAF.

Kollarımın arasındaki karıma baktım. Açık gözleri tek bir noktada sabit kalmış, nefes alıp verirken inip şişen göğsü durmuş, Elimin altındaki nabzı hareketsizdi.

Benim nefesimin nefesi kesilmişti.

Nefes'imin nefesi kesildi.

Hareket etmedim, başımı çevirmedim, belki nefes bile almadım ama onu da bırakmadım.

Oğuz Karaslan bağıra bağıra ağlarken ben sessizce Nefes'imin açık, yeşil gözlerine baktım. İfadesiz, donuk, ruhsuz gözlerine. Ölü gözlerine.

Ürperdim.

Sesim güçlü çıkar sandım, ama babam öldüğünde bile böyle titremedi: "Nefesim?"

Sesim güçlü çıkar sandım, ama annem öldüğünde bile böyle titremedi: "Sevgilim?"

Sesim bir daha çıkmadı. Konuştum, çıkmadı. Bağırmak istedim, çıkmadı. Gözümden bir damla yaş kor olup onun yanağına düştüğünde haykırışım, dudaklarımdaki ve boğazımdaki yerini aldı.

"Ben sana ölürdüm, sen bana neden öldün!?" Uyansın diye sarstım, gözlerini bana çevirsin diye sarstım ama hareketsizdi. Ölüydü. Kollarımın arasındaki Nefes'ti, karımdı, ama bir o kadar da değildi.

"Senin yüzünden!" Yakama sarılan ellerle sarsıldım. "Senin yüzünden öldü kızım! Senin yüzünden!"

Mantıklı düşünebiliyor olsaydım ilk işim karşımdaki şerefsizi öldürmek olurdu. Zira Nefes'i öldüren ben değil, oydu. Ama kılımı kıpırdatacak halim yoktu. Sadece karımın cansız bedenine sarılmak geldi elimden. Kulağına "Sen benim için öldün. Ben şimdi nasıl yaşayayım?" diye fısıldadım, kimse duymadı.

YAĞMURUN NEFESİ : ESFEL & MEVT (II & III)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin