Sarışınım. (Tamamlandı.)

Kül Kedisi

...

Babam cebinden bir kutu çıkardı. Hala ne olduğunu anlamamıştık. İçinden iki tane yüzük çıkardı. Ayağa kalktık şaşkın şaşkın.

"Sınavı geçtin Murat. Kızıma layık bir eş olacağına inanıyorum. Ama onu üzersen de karşında beni bulursun."

Çok şaşırmıştım gerçekten. Babam yüzük almış ve bugün yüzük takıyorduk Muratla. Sevinçten babama sarıldım ve ağladım. Muratta annemin elini öptü.

Sonra babam yüzüklerimizi taktı. Kalbim yerinden çıkacak gibi atıyordu. Muratla nişanlanmıştık. Sımsıkı sarıldım Murata. Kulağına Seni seviyorum dedim. Oda bana dedi.

Akşam olmuştu yavaş yavaş. Annem yemekte hazırlamıştı. Babamla Murat sohbet ederlerken annemle bende sofrayı hazırlamıştık.

Sofraya oturduk. Ev meselesini konuşuyorlardı. Muratsa şuanki oturduğu evde kalacağımızı, benim orayı çok beğendiğimi söylemişti.

Gerçekten o ev çok güzeldi. Evi bırak bahçesinde bile kalabilirdim. Hem o bahçede Muratla ne hayallerimiz var. O çimenlerin üzerinde yatmak falan.

Yemeğimizi yedikten sonra birde kahve yaptım. Babamla Murat senelik arkadaş gibi oldular. Sohbetleri baya koyulaştı. Saat geç olunca Murat gitmek zorunda kaldı.

Ben geçirdim kapıdan. Annem içerde babamla Muratı tartışıyorlardı.

"Seni alıcam demiştim güzel gözlüm."

Yüzüğüme bakıp gülümseyip tekrar sarıldım Murata. Dediği her şeyi tek tek yapıyordu bu çocuk gerçekten. Sonra araya dalgayı sokuverdi.

Eliyle karnıma dokundu. Romantik olduğu kadar odun da kendileri. Bir alay ederek romantik ortamı bozmayı nasıl da güzel beceriyor.

"İyi geceler bebeğim."

Bebek yok orda Muratcım. Alay etmeyi bırakır mısın lütfen? Şurda romantik dakikalar yaşıyorduk kapı önünde. Oldu mu şimdi bu? Ama bende baya havaya girmiştim. Sanki hamileymişim gibi hissediyor, öyle davranıyordum.

"Adı da Su olsun."

Murat gülümsedi. Ayakkabılarını giydikten sonra yaklaşıp alnımdan öptü.

"İyi geceler sevgilim."

Gülümseyip iyi geceler dedim ve o aşağıya inince kapıyı kilitleyip odama geçtim. Üzeri değiştirip yatağıma uzandım. Yüzüğe bakıp bakıp aptal gibi sırıtıyordum. Bugün en mutlu günümdü be.

Murat bu bebek işini iyice dalgaya vermeye başlamıştı. Arkadaslığın bozulmasın diye neden kendini rezil edersin ki Derin? Çok uykum gelmişti. Hemen uykuya dalmıştım.
Sabah yine ders yoktu. Öğlene kadar yatmayı düşünüyordum. Annemlerde tekrar İzmire gideceklerdi. Evi tutmak için son kez gidip geleceklerdi.

Annemde hafiften evi toplamaya başlamıştı. Son haftalarımdı bunlar İstanbulda. Okulda da son haftalarımdı ama Muratın verdiği söz sayesinde daha az üzülüyordum artık.

Uyandığımda saat bir buçuktu. Kendime oha falan dedim. Karnımda çok acıkmıştı. Açlıktan ölecektim resmen. Hemen kalkıp kahvaltı hazırladım kendime.

Oturdum hepsini yedim. Kilo almıştım fazlasıyla. Evde koşu bandı vardı ama üşengeçlik işte kalkıpta spor yapmıyorum.

Yataktan bile zor zor kalkıyorum sabahları. Kalkmaya bile üşenen birisi nasıl spor yapabilir ki? Yakında şişko olursam Murat beni bırakır mıydı acaba?

Bu düşünce sinirlerimi bozmuştu. Sofradan kalkıp koşu bandına gittim. Böyle ye ye nereye kadar? Muratın yanına bile yakışmayacağım yakında yanaklarımda kocaman olacak Murat beni beğenmeyecek.