𖤐 ~2~ 🧸

2.8K 221 45
                                    


Ellerim siyah kapıya dayanıyor ve parmaklarım titriyor, yüzüm hafif bir şekilde açık kalan kapıdan içeri dönüktü. Kulağım bütün konuşmaları işitecek şekilde kapıya yaklaşmıştı ve nefeslerim düzenli değildi.
İçerideki takım elbiseli, kırmızı kravatlı ve kısa, jöleli siyah saçlı adam demirden bile sert bir suratla öylece koltuğunda oturup yumruğunu sıkıyordu. Onun yanındaki koltuğa geçen eski dönemlerin tüllü kırmızı kıyafetlerini giyip saçlarına iki adet çubuk yerleştiren kahverengi uzun saçlı kadın onun kadar sabırlı değildi.

Aniden ayağa kalkıp adamın karşısında elini alnına vurarak bir o tarafa bir bu tarafa dönse de en sonunda durup yüzüne bakmıştı ciddi duran adamın, bakışlarından ben de hiç hoşlanmamıştım, her zamanki gibi.
"Hayatım, bunun burada bitmesine izin verecek miyiz!?"
"Yapabileceğim bir şey yok Harin."
"Ne demek yok!?" Bu sefer adam da sinirlenip ayağa kalkmış ve kadının yüzüne iyice yaklaşarak bir eliyle bileğini sıkmıştı onun, kadının ise acı çektiği çok belli oluyordu kendisinden oldukça uzun olan adama karşı.

"Senin vesveselerin yüzünden bir de elimde olan şirketi kaybetmek istemiyorum. Eğer gözün hala diğerlerindeyse, karşıma elinde belgelerle çık."
Kadının sıska bileği adamın elinden kurtulduğunda kızarmıştı tuttuğu yer ve kadın burnundan soludu yeri izlerken.
"Hepsi o lanet çocuk yüzünden.."
"Al şu oğlunu da başımdan, ona asla şirkette iş vermeyeceğim."
"Doğru..O lanet olası piçin soyu bozuk, böyle olmaması gerekirdi. Babası kadar güçlü olması gerekirdi ama olana bak, zayıf bir omega.."
Nefes seslerimi duyarken titriyordum ve artık nutkum tutulmuş bir şekilde şaşıramıyordum bunlara çünkü doğduğumdan beri alışmıştım böyle bir muamele görmeye.

Adam hızla kapıya doğru yürümeye başlayınca ürkerek geri çekildim ama kadın onun arkasından bağırmıştı ben oradan ayrılmak üzereyken.
"Onu hiç doğurmamalıydım, özür dilerim hayatım."
"Unutma Harin, sen de bir omegasın. Oğlunun genlerini kimden aldığı belli, asıl ben seninle evlenmemeliydim. Lanet olası aile tablomuzu al ve bak."
"Ama.."
"Kes sesini."
"Göreceksin, o şirketi almamıza o zamanlar o lanet velet engel olmuştu ve doğru düzgün bir hamle yapamadık bile! Şimdi de büyükleri.."
"Şirket hakkında daha fazla konuşursan elimden kötü şeyler gelecek, şimdi onun vekiliyle baş edemem."
Kadının nefeslerini derin derin almasını duyabiliyordum ve kapıdan biraz uzaklaşmış haldeyken mandal açılmış, uzun adam karşımda görünmüştü.

Bir anlığına yanıma gelip o çatık kaşları ve bastırıcı gözleriyle bana baktığında ürküp gözlerimi yere çekmiştim yutkunurken. Elleri cebindeyken iyice yüzüme yaklaşıp titreyen başımı enseme giden eliyle sabitlemişti, bir şey demese bile gözlerinden orada olmamam gerektiğini ve bir daha bunu yaparsam ağır bir ceza alacağımı okumuştum. Onun, babamın gözleri tamamen bir tehditti.

Karşımdan çekilip hızlı adımlarla evin kapısına ulaştığında aniden buz kesilmiş bedenim hareketlendi ve kadının içeriden gelen çığlığını umursamadan peşinden koştum adamın. Gidecekken ceketinden yakalamış, durdurmuştum onu ama o bana yine aynı ifadeyle bakıyordu, bense korkuyla çırpınıyordum beni yine terketmemesi için.
"Yapma! Beni o kadınla başbaşa bırakma, o deliyle yine tek kalmak istemiyorum!?"
"Annen o senin, öldürecek değil ya.."
Umursamaz bir ifadeyle kaşlarını kaldırıp benim yalvarışlarımı umursamadığında sadece peşini bırakmam için ağzındaki gevelediği laflarla çekmişti elimi ceketinden. Tuttuğum yeri eliyle süpürüp kapıyı yüzüme kapattığında korku dolu gözlerim ve titreyen vücudumla başımı o odaya dönmüştüm.

O geniş oda, ikisinin konuşması gerektiğinde gittikleri iç karaltıcı bir oda ve aynı zamanda babamın da çalışma odasıydı. Neredeyse siyaha boyamıştı bütün duvarları ve eşyaları siyahtı, aydınlatmaları da eski gibi duruyor ve heykeller, biblolar yerleştiriyordu raflarına. Çalışma masasının içinde ve arkasında ise kilitlediği, ikimizin de görmediği dolaplar yer alıyordu. Bir de her zaman koltukların ortasına yerleştirdiği cam sehbadaki içki şişesiyle kesme bardağı..

Suffer With Me ~ Minsung Omegaverse Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin