Nefret

130 11 28
                                    


"Küs müsün hala bana?"diye dudaklarını büzüp yavru köpek bakışları ile sormuştu Ömer.

"Evet." demişti Defne ise hemen koltukta ona tam sarılmak üzere olan Ömeri itekleyip ondan uzaklaşırken.

"Defne yanlışlıkla oldu dedim ama. Özür de diledim. Hadi gel barışalım lütfen." diyerek bu sefer Defne'nin onu itmesine müsade etmeden kollarını hemen beline kavrayıp kendisine çekmişti.

"Ay çekil istemiyorum ya!" demişti Defne de olduğu yerde debelenirken ama bir işe yaramamıştı.

"Ne abarttın bi oyun konsolu sadece." diye yumuşak bir tonda hafifte korkuyla söylenmesi ile Ömer'in, Defne sinirlenmiş ve aniden kendisini geri çekmişti.

"Ömer seni döverim!"

"Ya Defne!"

"Hem oyun konsolumu kırıyorsun hemde üzerine gelmiş telafi edeceğine 'üzgünüm yenisini alamayız.' diyorsun."

"Evet." demişti Ömer ise suçunun farkında olan ufak bir çocuk gibi.

"Sebep? Bana ne ya sen almazsan alma ben gider yenisini alırım!"

"Sende alamazsın." demesiyle Ömer'in Defne daha çok sinirlenmişti.

"Ömer bak cidden çok zor sabrediyorum uçacağım sana burdan!" diyerek eline gelen yastığı sinirle Ömer'e fırlatmış Defne. "Ne demek bende alamam!"

"Alamazsın işte. Alamayız. Olmaz."

"NİYE?"

"Oyun konsolun varken benimle ilgilenmiyorsun da ondan." demesiyle Ömer'in, Defne elinde ona atmak için beklettiği hazır yastığı yavaşça yere indirip sinirden çatılan kaşlarını gevşetmişti.

"Şaka mısın oğlum sen?" demişti hemen ardından inanamayarak.

"Yoo. Gayet ciddiyim."

Defne ise gözlerini devirip geri arkasına yaslanmış ve hiçbir şey demeden televizyona dönmüştü. Ömer ise onun bu sessizliğinden faydalanıp onu yine belinden kavrayıp kendisine çekmiş ve boynuna öpücekler kondurmuştu.

Defne ise onun öpmesini engellemek için geri çekilmeye çalışsada Ömer buna müsade etmemişti.

"Ay çekil şurdan. Konuşmuyorum hala seninle." demişti Defne ama Ömer onu umursamayıp öpücüklerini gelişigüzel kondurmaya devam etmişti. En son Defne sinirle hatta biraz da trip barından bir ses tonu ile "Dün gece de geç geldin zaten!" demişti. Ömer ise bunu duymasıyla gözlerini birkaç saniyeliğine kapayıp içinden 'şimdi sıçtık' diye geçirmiş hemen ardından ise gülümseyerek Defneye dönmüştü.

"O kadar da geç gelmedim aslında?"

"Ben uyumuştum ama!"

"Senin de erken yatasın geldi."

"Ömer..." dedi Defne bu sefer sakince derin bir nefes alarak ve "Dün gece neredeydin? Niye geç geldin?"

"Şey..." demişti önce Ömer gözlerini yere sabitlerken ardından aniden Defneye dönüp "Bizim çocuklarlaydım. Oturduk öyle sohbet muhabbet." demişti.

"Sallama. Bu babaannen olayı yüzünden suçluluk duygusu çekiyorsun Demir ve Efe ile de bu yüzden görüşmüyor kaçıyorsun. Hatta bu sebeple onları evden kovdun geçen gün." demişti Defne ise tek nefeste. Ömer ise hayretler içinde ona bakakalmıştı.

"Nasıl ya? O kadar anlaşılıyor mu?"

"Yani o kadar anlaşılmıyor. Ben karın olduğum için daha avantajlıyım."

FELEKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin