30.Bölüm: O Gitti

432 41 13
                                    




30.BÖLÜM

O GİTTİ

Öldüğünde kalbine gömülmeyi dilediğin insanın gözlerinde cenazenin kaldırılması; acıların en tarifsiz olanıdır.

*

Yine sıcaktan ve buhardan başım dönene kadar duş almıştım.

Bornozum ve saçlarımdaki havlu yüzünden neredeyse tavana değecek kafamla odama girer girmez yaptığım ilk şey, kendimi yatağıma atmak oldu.

Epey bir süre ellerim karnımın üzerinde tavanı izleyerek harcadım zamanımı. En azından başımın dönmesi geçinceye kadar...

Biraz sonra ellerimle yataktan destek alarak ayağa kalktım ve  hazırlanmaya başlamadan önce odanın ışık alması için perdeleri açtım.

Hücum eden güneş ışığıyla aydınlanan oda, daha iyi hissetmemi sağladı.

Çok geçmeden bornozla pencerenin önünde dikilmemin bedelini rezil olmakla ödemiş, Akın'la karşılaşmıştım.

Ne yapacağımı bilemeyerek boş boş yüzüne bakarken, gülümseyip hafifçe başıyla selamladığında aynı şekilde karşılık verdim.

Bugün ikimiz de pencere önü yazışmasına yeltenmediğimiz için selamlaşmakla kalmıştı iletişimimiz. 

"Tahminen ne zaman rezil olmayı bırakırım acaba?" diye söylene söylene giysi dolabıma doğru yavaşça yürüdüm.

Bugün oldukça geç uyandığım için direkt parti için hazırlanmaya başlayacaktım.

Makyaj ve diğer işlerimi halledene kadar idareten gri bir eşofman takımı giydikten sonra odadan çıktım.

Hazırlığa başlamadan önce güzel bir kahve içip iyice ayılmak istiyordum.

Kupaya gerekli miktarda kahveyi attıktan sonra kavanozu yerine koyup suyun kaynamasını beklemeye koyuldum.

Tezgâha yaslanmış şekilde kollarımı göğsümün altında birleştirmiş, bu gece olacakları düşünüyordum. Partide olacakları zihnimde canlandırmaya çalışınca bile tüylerimin ürperdiğini, boğazımın kuruduğunu hissedip büyükçe yutkundum.

Biliyordum, bugünden sonra hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktı. Ben dahi eski hayatıma yabancılaşacak, nasıl olacağını tahmin bile edemediğim yeni bir hayata başlayacaktım.

Emin olduğum tek şey, bu geceyle birlikte hayatımın tüm gündüzleri elimden alınacaktı.

Her zaman olduğu gibi hazırdım, her şeye...

Hazırladığım kahvemle birlikte odama girdikten sonra kahvemi uygun bir yere koydum.

Dolabıma kaldırırken her ânında kalbimin ezildiği elbiseyi dikkatlice çıkardıktan sonra yavaşça yatağın üzerine bıraktım.

"Ne badireler atlattın sen de..." diye mırıldandım yatağın üzerinde duran elbiseme üzüntüyle bakarken.

Kerem'in ailesinin iş yemeği için seçtiği elbiseyi Azra yüzünden o gece giyememiştim. Çok üzülmüştüm.

Sonra Kerem'in doğum günü için organize ettiğim partide giyebilmek için aynı elbiseden yaptırmıştım yeniden. Bu kez giyebilmiştim... Hayatımda o elbisenin içindeyken, Kerem'in karşısına o elbiseyle çıkarken hissettiğim mutluluğu çok az yerde hissetmiştim. Öyle büyük bir mutluluktu ki... Çok gördüler. Birkaç saat içinde sırların hapsedildiği odanın kapısı açıldı ve tüm gerçekler gün yüzüne çıktı. Akın ya da Kerem'in katil olduğunu öğrendim bu elbise üzerimdeyken.

Güneşi Söndürmem Gerek (FİLM OLUYOR)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin