20.Bölüm: Eğer Sen Olmasaydın

43.3K 2.5K 10.7K
                                    

Selam bebeksular!

Bu bölüm şarkısı;

Son Feci Bisiklet - Bu Kız

Keyifli Okumalar!

Yorum yapmayı ve oy vermeyi unutmayalım lütfen ⭐️

***

20.BÖLÜM

EĞER SEN OLMASAYDIN

Sana zarar veren insanlara teşekkür et ve kendinle gurur duy. Çünkü bu; onları rahatsız edecek kadar özel ve onlardan üstün olduğun anlamına gelir.

*

Sinirlenince ağlamaktan nefret ediyorum.

Sinirlenince titremekten nefret ediyorum.

Sinirlenince düşünememekten de nefret ediyorum.

Tek isteğim Azra'yı bu yaptığına pişman edebilmekti ama nasıl? Ne yapabilirdim ki?

Dakikalardır elbiseyi karşımda tutmuş bakıp bakıp ağlıyordum. Buğulanan gözlerim her ne kadar görüşümü bulandırsa da elbisenin paramparça olduğunu görebiliyordum. Öyle bir hale getirmişti ki, toz bezi bile yapılamayacak kadar berbat bir haldeydi.

Kendimi usulca koltuğa bırakıp avuçlarımın arasında duran elbiseyi hınçla sıktım. Bu yapılanı bir türlü hazmedemiyordum. Tamam Kerem'i seviyor olabilirdi ya da onunla bir geçmişleri olabilirdi ama aralarında herhangi bir şeyin olmadığı gün gibi ortadayken nasıl bu kadar ruh hastası olabilirdi? Elbiseden nasıl haberi olabilirdi?

Bu tamamen hastalık derecesinde takıntıdan başka bir şey değildi.

Acıyordum ona... Ben bir şey yapmasam bile böyle hasta bir zihin ve kötü bir kalple yaşamak onun en büyük cezasıydı zaten.

Gözyaşlarımı elimin tersiyle sildikten sonra geriye yaslanıp gözlerimi kapattım. Elbise hâlâ avuçlarımın arasında dururken ne yapmam gerektiğini düşünmeye çalışıyordum. Kafamın içinde intikam çığlıkları atan, Azra'yı süründürmek isteyen sesleri susturmayı beceremediğim için sağlıklı düşünmem de oldukça güçleşiyordu haliyle.

Kerem'in, elbise üzerimdeyken hayran hayran baktığı an gözümün önünde canlandığında kalbimin öfkeyle çarptığını hissettim. Suçum olmadığı halde şimdiden utanmaya başlamıştım. Bir elbiseye bile sahip çıkamayan bir insan konumuna düştüğüm için ayrıca sinirleniyordum.

Dakikalarca gözlerimi kapatıp ne yapacağımı düşünsem de bunu yapmama gerek olmadığını biraz geç anlamıştım çünkü yapmam gereken tek bir şey vardı. Suçsuzdum ve bu olanları Kerem'le paylaşmamda hiçbir sorun olmazdı.

Yataktan aceleyle çıktığım için telefonum odamda kalmıştı. Elbiseyi yumaklayıp kutunun içine bıraktıktan sonra oturduğum yerden kalkıp aceleyle odama gittim. Yatağın etrafından dolaşmaya bile tahammülüm olmadığından diğer taraftaki komodine ulaşmak için kendimi yatağa atıverdim.

Sırtımı yatak başlığına yasladığımda son arananlardan Kerem'i bulup çoktan arama tuşuna tıklamıştım.

Çalan telefonu sabırsızca kulağıma götürdüm fakat uzun uzun çalmasına rağmen Kerem cevap vermeyince öfkeyle çarpan kalbimin üzerinde bir ağırlık hissettim. Çok kötü hissediyordum ve sanırım hislerimi Kerem'e anlatmaya, bir şey yapılacaksa onunla birlikte yapmaya ihtiyacım vardı.

Perdeler kapalı olduğu için gündüz olmasına rağmen akşammış gibi karanlıktı odanın içi. Bu durumdan rahatsız olmaya başladığım için hızla yerimden kalkıp perdeleri açtım ve dışarıya bakmaya başladım.

Güneşi Söndürmem Gerek (FİLM OLUYOR)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin