orkide, gxg

otuz dokuz

ege

okula gittiğimde ilk üç ders herhangi bir mesaj gelmemişti, mira ile pek görüşememiştik, genel olarak sınıftan çıkmamıştım zaten. dün gece uyuyamadığından uyuklayıp duruyordum. her telefonuma bildirim geldiğinde içimi bir korku kaplıyordu, benden ne istediğini bilmiyordum ama hoşuma gitmeyeceğinden eminim.

"of ne uyudun be," dedi eylül zil çalarken yanıma oturduğunda. "çık nefes al."

"iyiyim."

"dün gece hiç mi uyumadın kızım sen?"

"uyumuşumdur herhalde ya."

"ege iyi misin?"

"iyiyim, uykusuzluk işte."

"mira buraya bakıyor." dediğinde kafamı kaldırmıştım ama mira içeride değildi. "aptal aşık."

"mira'yı özledim." diye mırıldandım.

"şapşal ya." dedi eylül gülerek. sonunda mutlu bir ilişki içinde olduğuma eylül benden daha mutlu oluyordu bazen. ben de iki en yakın arkadaşımın sağlıklı bir ilişkileri olmasına aşırı sevinmiştim, birbirlerine iyi geliyorlardı.

mira sınıfa almila ile girdiğinde göz göze gelmiştik, mira bana gülümsediğinde ben de ona gülümsemdim. cidden özlemiştim onu, bu kadar yakın olup uzak durmak zorunda olmamız gerçekten çok yoruyordu. mira için buna katlanmak zorundaydım, benim için bir sorun yoktu, babam zaten duymazdı. geçen yayıldığında da duymamıştı, benimle ilgilenmiyordu bile hep yurt dışında. annem de biliyordu yönelimimi ama mira için farklıydı, ailesi ne tepki verirdi bilmiyorum. onu benden uzaklaştırmalarını istemiyorum, henüz reşit olmamıza bir yıl vardı ve istediğimizi yapamazdık bile. arın'ın babası buna çok tepki verirdi, arın hep bahsediyordu babasından. babası cidden nefret ediyordu bizden. arın'ın da aynı şekilde hayatı mahvolabilirdi.

ders başladığında telefonuma bildirim gelmesiyle gizlice telefonumu açtım, mesajı okurken gözlerimi devirdim.

aptal oyunlarımdan vazgeçtiğimi söylemiştim ama ondan da vazgeçtim, sonuçta iplerin benim elimdeyken kuklamı neden kullanmayayım ki?

sınıftan çık ve yangın alarmanı çalıştır

çocukça bir görev vermesi yüzünden gerçekten gözlerimi çok içten devirmiştim, görevim bu muydu gerçekten? ona mesaj gönderdiğimde mesajımı görmüştü, telefonu henüz kapatmamıştı.

- çocukca şeyler yaptırma bana

yeni tutanak yemişken çocukca şeyler yapmamam gerekiyordu, amacı kesinlikle benim başıma bir şeyler gelmesiydi.

son üç dakikan

ciddi miydi bu?

"hocam," dedim ayağa kalkarak. "lavaboya gidebilir miyim?"

hoca başını onaylar şekilde salladığında sınıftan çıktım, etrafta kimsenin olup olmadığına baktıktan sonra yangın alarmını çalıştırdıktan sonra gidip görünmeyecek bir yere saklandım, sırayla öğretmenler dışarı çıktığında öğrenciler de peşlerinden bahçeye çıktılar. bütün okul dışarı çıkmaya başlarken bir çoğu dersin kaynamasından dolayı heyecanlıydı.