"Bizim Chan değil herhalde?" Gülüşüm yüzümde solarken tedirgin bir şekilde cevap verdim. "Bizim Chansa?"
Oluşan sessizlik ortamı iyice gererken tek dileğim ona gerçekten güvenebileceğime inanmaktı.
"Lee Know..." dedi. Öğüt falan vermesini bekliyordum aslında. "Neredesin sen?"
"Sizin evde." Derin bir nefes verip "Oraya geliyorum." dedi.
"Ne? Neden ki?" Paniklemiştim, öğüt vereceğini düşünüyordum sadece. Chan, Hyunjin ve Felix varken Jennie'nin gelmesi ne kadar doğru olurdu kestiremiyordum. "Gelince konuşuruz."
"Olmaz!" Panikten dolayı yüksek çıkan sesimi dizginlemeye çalıştım. "Yani olur da... Changil de burada."
"Changil derken? Başka kimler var?" Sorusuyla afallamiştim. Kendimi ders çalışacağım diyip odaya giren, kısa bir telefon molası verdiğinde de yakalanan lise öğrencisi gibi hissediyordum.
"Felix ve Hyunjin de burada..."
"FELIX DE MI ORADA?!" Chan'ı öptüğümü söylediğimde verdiği tepkiden daha büyük bir tepki almayı beklemiyordum. "Evet, niye bu kadar şaşırdın?"
"Felix'i de alıp okula geliyorsun. Ben gelirdim ama yok yazılmayayım şimdi. Yarınki sınavı bugüne almışlar zaten."
"Şaka mı?"
"Keşke şaka olsa. Hatta senin Chan'ı öptüğün olayi da şaka olsa halay çekebilirdim şu an."
"Her neyse..." aynada kıpkırmızı kesilen yüzümü görmezden gelecektim artık. "Ben gelirim, orayı anladım da Felix ne alaka?"
"NE ALAKA MI?" Sesi niye sinirli geliyordu bilmiyordum ama bir sorun olduğu kesindi. "O SARI YELLOZU SIKIYORSA GETIRME."
"Eğer..." tehdit edercesine konuşuyordum. "Felix'e bir şey olursa Hyunjin anamızı siker Jen. Ve ben de senin yedi ceddini..."
"Sen kuzenini hiç tanımamışsın. Felix'i getir, gerisini bana bırak."
"Yine ne planlıyorsun acaba..."
Kapanan telefonla göz devirdim. Aslında sınavın yarın değil de bugün olacağını Chan ve Hyunjin'e söylemesem daha iyi olurdu. En azından onlar sınava çalışırken ben de bi bahane uydurup Felix'le evden çıkabilirdim.
Lavabodan çıkıp Chan'ların olduğu odaya doğru ilerledim. "Ne yaptınız bakalım?" Hiçbir şey olmamış gibi davranmak zorundaydım şimdilik.
"Sınavda çıkabilecek sorulara bakıyorduk, sen de gelsene Lee Know." Hyunjin'in cümlesiyle Chan'ın yanına oturdum. "Şu an çalışasım yok benim ya... Uykum var..."
"Kedicik öpücükten sonra uyuyamadı mı dün gece?" Chan'ın cümlesiyle Felix ve Hyunjin anında bana dönmüştü. Yüzlerindeki şok olmuşluk ifadesine karşı kahkaha atmamak için dudağımı ısırdım.
"Siz..." Felix bir Chan'ı bir de beni işaret ediyordu. "Arkadaşsınız değil mi?"
Hyunjin öksürerek kolunu Felix'in omzuna attı. "Sence öyle mi görünüyor sarışın bombam?"
Hyunjin'e bakmadan degisik bir ifadeyle bana baktı önce."Chan?" Felix'in bu sefer de sorgularcasina Chan'a dönmesi benim de Chan'a bakmama neden oldu. "Ne var?" dedi Chan sakin bir şekilde. "Dalga mı geçiyorsun sen?"
"Niye dalga geçecekmişim?" Çalan telefonuma bakış attığımda gördüğüm isimle göz devirdim. Sırası mıydı şimdi?
"Ben birazdan gelirim." Ayağa kalkıp hızla mutfağa ilerledim. "Ne var Jennie?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Circus | Minchan
Fanfiction"Yani baş düşmanımla aynı odada kalacağım öyle mi? Hayatta olmaz." [1.] [Acemilik unsuru]