CC | 35

74 8 6
                                    

"Yani şimdi..." anladıklarımı toparlamaya çalışıyordum. "Kendi kendine bize küfrettiği için savundun ve bıçak çekmeye kalktı, doğru mu anladım?" Kafasını onaylarcasina salladı Felix.
"Bıçağı nereden buldu bu manyak?!" Hyunjin'in hayretle sorduğu soruya karşılık otobüsteki birkaç kafa bize doğru dönmüştü. "Sessiz ol biraz..."

"Tamam tamam..." diyen Hyunjin'i bırakıp tekrar Felix'e odaklandım. "Ee, nereden bulmuş?"

"Meyve tabağı vardı, soymak için işte..." dediğinde kafamı onaylarcasina salladım. "Neyse ki Jeongin ve Han oradaydı."

"Tilki çok sağ ol ya..." Hyunjin'in cümlesiyle göz devirdi hemen. "Tilki demezsek daha mutlu olurum."

"Sus Tilki Çocuk..." Göz kırpıp yanağından makas aldım. Hemen arka tarafımızdaki koltukta oturuyordu. Hyunlix ise ön taraftaki ikili koltuğa yerleşmişti.

Jeongin'in yanağını sıkmak için uzattığım kolumu yakalayan Chan'a baktım. "Ne oldu?"
Gözleriyle bileğimi işaret etti bu sefer. "Bilekliğin güzelmiş..."

"Hediye eden kişi de çok güzel..." Chan'a bakarken gözlerimin parladigina emindim. "Yaa..." dedi şımarık bir şekilde. "Öyle mi?.."

"Öyle." Yüzlerimiz yavaşça birbirine yaklaşırken öksürük sesi durmamıza neden olmuştu. "Gözümün önünde yapmayın bari. Saplığım kalbimi derinden yaralıyor..."

Jeongin'in isyan etmesine gülüp önüme döndüm hemen.

"O öpücüğü sonra vermelisin, veresiye yazdım haberin olsun." Chan'ın fisiltisi gidiklanmama neden olmuştu. "Tamam tamam."gülmemek için dudağımı ısırıyordum. "Alırsın öpücüğünü sonra."

Önüme dönüp sabırsızlıkla otobüsten inmeyi bekledim. Kaç gündür saçma sapan olaylar yaşıyorduk ve okulu da baya bi' aksatmıştık. Üniversite sınavına az kalmıştı ve Chan'ın da dikkatinin benim yüzümden dağılmasını istemiyordum.

[Yazar notu: üniversiteye hazırlanan asla ben degilim]

Indigimizde Chan'ın soğumuş olan elini tuttum. Buz gibiydi resmen. Diğer elimi de elinin üstüne koyup ovmaya başladım. Bunun işe yaramayacağını fark ettiğimde ellerini ağzıma yaklaştırıp sıcak nefesimi ellerinin üstüne doğru üflemiştim.

Ses çıkarmadan beni izliyordu Chan. Sanki ne yapabileceğimi görmek istiyor gibiydi. Merakı görebiliyordum gözlerinde.

Ellerimi tutup kalbinin üzerine koyduğunda yüzüne baktım. "Sen, varlığınla burayı sıcacık ettin zaten Lee Know... Başka bir şeye gerek var mı?"

Tepki veremeden gözlerine baktım sadece. Asla unutmak istemiyordum bu yüzü. Kelimelerinin güzelliğinde boğulmak istiyordum. Sarılsın ve bir daha asla bırakmasın istiyordum. Ben Chan'ı ilk gördüğümde vurulmuştum, şimdi de yanağındaki gamzeye gömülmek istiyordum.

"Sen..." Yaklaşıp elimi yanağına koymuştum. Hafifçe okşuyordum. "Tekrar tekrar aşık olduğum tek kişisin Chan."

"Yalaaaaannnn!!!" Hyunjin'in gürültülü sesi yüzünden kulağımı kapatmak zorunda kalmıştım. Duygusal bir anın içine etmişti şu an. "İlk aşkı en yakın arkadaşıydı tabii ki!" parmaklarıyla kendini işaret ediyordu.

"AĞZINA SIÇAYIM HYUNJIN!" Chan'ı orada bırakmıştım ani bir kararla. Hwang okula doğru kaçarken peşinden koşturuyordum. "GEL BURAYA, ILK AŞKI GÖSTERECEĞIM SANA BEN!"

"VALLA OZUR DILERIM, ŞAKAYDI!" Sesi sokakta yankılanırken sinirle bağırmıştım. "KAÇMASANA!"

"ANNNE!.. KORKUYORUMM YARDIM EDİN!.." Ben de bahçeye adımımı attığımda Hyujin okul kapısından içeri girmişti bile.

"Seninle sonra hesaplaşacagız Hyunjin efendi."

Kendi kendime konuştuğum sırada geride bıraktığım Felix ve Chan ikilisine baktım. Bıkkınlıkla okula doğru yürüyorlardı. "Hızlı gelin, fritözde Hyunjin yemeği yapacağım!"

Onları beklemeden okul kapısının içine girdim hemen. Adımlarım hızlanırken Hyunjin'i sınıfta bulacağıma emindim. Çok güzel bir anı bozmustu ve ben ne yazık ki intikam almayı seven biriydim.

"Hyunjin!" Sınıfın içinde bagirdigimda herkes kafasını bana doğru çevirmişti.

"Bu kim?" diye soran çocuğa baktım hemen. Oldukça yakışıklı duruyordu. Estetik bir havası vardı üstelik. Changbin'in hemen yanında, kollarını dolamış, sorgular şekilde beni süzüyordu.

"Haa o mu?.." Changbin kafasını çevirip bana baktığında anlam veremez şekilde kaşlarımı kaldırdım.

"Lee Minho. Namıdiğer, Lee Know."

***

Circus | MinchanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin