Part 30

173 23 8
                                    

.

.

.

Operasyon için daha zor bir eğitime başlanmıştı ve Hyunjin dünün aksine çok daha disiplinli ve sert emirler veriyordu. Eğitim, askerlerin dayanıklılıklarını ve stratejik becerilerini zorlayacak şekilde tasarlanmıştı. 

Sabah erken saatlerde başlayan eğitimde, askerler zorlu arazi koşullarında uzun mesafeler koşturuluyor, ağır yükler taşıyor ve karmaşık taktik senaryolarında görev alıyorlardı. Eğitim boyunca Hyunjin, en küçük hatayı bile affetmiyordu. Sebeb biraz da Seungmindi. Operasyona o da katılacak, sinirleniri bozacaktı. Bu yüzden onun şikayetlerini en aza indirmeye çalışıyordu.

Jisung, Minho ve Felix'in operasyondaki görevleri açıkça belirlenmişti. Jisung, operasyon sırasında keşif ve bilgi toplama görevini üstlenecekti. Gizlilik ve çeviklik gerektiren bu görev, onun yetenekleri için biçilmiş kaftandı. 

Minho, daha çok teknik destek ve iletişimden sorumluydu. Operasyon boyunca ekipler arasındaki iletişimi sağlamak ve teknolojik cihazları kullanarak durumu analiz etmek onun işiydi. 

Felix ise operasyonun ön saflarında yer alacak, doğrudan çatışma ve savunma görevlerini üstlenecekti. Fiziksel gücü ve çevikliği, bu tür görevler için onu ideal bir aday yapıyordu.

Eğitim devam ederken Felix, Minho ve Jisung'un artık barıştıklarını fark etti. Antrenman sırasında bir ara Hyunjin'in gözlerinin onları izlemediğinden emin olan Felix, Jisung'a yaklaştı ve alçak bir sesle, "Barıştınız mı?" diye sordu.

Jisung gülümseyerek başını salladı. "Evet," dedi. "Minho ile aramızdaki meseleleri hallettik."

Felix iç çekti. O da Hyunjin ile barışmak istiyordu. Hyunjin'in sert bakışları ve soğuk tavırları altında kendini huzursuz hissediyordu. "Sonra detayları anlatırsın." dedi Jisunga. Jisung da ona "tamam" diye bir bakış attığında önüne döndü Felix.

Eğitim sırasında bıçak kullanma taliminde, dikkati dağılmış bir haldeyken Felix neredeyse kendisini yaralayacaktı. Ancak Hyunjin, anında tepki vererek bıçağı tuttu ve bu yüzden Felix'in değil, Hyunjin'in elinde küçük bir yara oluştu.

Felix telaşla Hyunjin'e baktı. "Hyunjin, elin kanıyor!" dedi endişeyle. Diğer askerler de Felixe, komutana adıyla seslendiği için şaşırmıştılar. Hyunjinden ters bir tepki bekliyordular. Lakin bekledikleri tepki gelmedi.

Hyunjin, sakin bir sesle, "Dikkat et," dedi Felixe. Onun için endişelendiğini her kesin içinde belli etmişti. Felix, Hyunjin'in yarasına müdahale etmek istedi. Yine bandanasını ona verecekti ancak Hyunjin izin vermedi ve cebinden çıkardığı bir mendille küçük kesiği bağladı.

"Küçük bir kesik." dedi yumuşak bir tonda. 

Onlara odaklanan askerlere döndü kaşlarını çatarak. "Tiyatro mu? Her kes işinin başına!" Saniyeler içinde her kes eski işinin başına döndü. Pratik yapmaya devam ettiler.

Felix sıkıntılı bir nefes verdi. Hyunjin ona soğuk davranıyordu, ama aynı zamanda onun için endişeleniyordu. Ona zaman verdiği için yaklaşmıyordu. Bu... Felixin sinirini bozmaya başlamıştı. Hem neden bandanasını kabul etmemişti ki?!!

Hyunjin, eğitim süresince disiplini elden bırakmadı. Askerlere sık sık talimatlar veriyor, her hareketlerini dikkatle izliyordu. Sert emirler ve zorlu eğitim programı, askerlerin sınırlarını zorlamıştı. Ancak, Hyunjin'in bu sert tutumu altında yatan endişe ve şefkati, Felix'in gözünden kaçmıyordu. 

Eğitim sonunda Hyunjin, operasyonun ayın 20'sinde olacağını hatırlattı. Ardından, yorgun bir şekilde odasına doğru ilerledi.

.

Ejderha Felixi istiyor | HYUNLIXHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin