20

554 86 62
                                    




"Benden mi saklanıyorsun?"

Gözlerimi yumup arkasına saklandığım duvardan güç alarak topuğum üstünde döndüm. Siyahlarının odağı tam üstümdeydi. Üzerinde siyah kapüşonlusu, omzunu duvara yaslamış, kolları önünde bağlıydı.

"Kim saklanıyormuş? Ben mi?"

Başını aşağı yukarı salladığında, durumun gerginliği ile kolumun altına sıkıştırdığım kitap kayıp yere düştü. Eğilip almaya yeltendiğimde ise, benden önce davranıp, kitabımı aldı ve bana uzattı.

Bakışlarım eli ve yüzü arasında mekik dokuyordu çünkü normal şartlarda birimiz yere düşüp ölmek üzere olsa, diğeri üstünden atlayıp derse girerdi.

"Alsana. Merak etme seni kitapla dövmeyi düşünmüyorum." Kitabın arka kapağına bakıp gülümsedi. "Kültür seviyende bir yükseliş olacağını bilsem en baştan yapardım aslında."

"Çok komik. Kültürden konuşan adama bak. Daha Nil nehrinin hangi kıtada olduğunu bilmiyor."

Hazırlıksız yakalandığı havalanan kaşlarından okunurken ben de kollarımı bağladım. Kimse benim fil hafızamı küçümseyemezdi. Onunla ilgili her şeyi kafama kazımıştım. Yani aptallıklarını.

"Sakın bana- Dördüncü sınıftan bahsediyor olamazsın değil mi?"

"Bal gibi bahsedebilirim Özgürcüğüm. Bir soruyu yanlış yaptın diye, iki gün kendini odaya kapatıp hepimize küsmüştün. Ki bence sınavın en dişe dokunur sorusuydu."

Gülmekle gülmemek arası bir ifadeyle bana bakıyordu. "Bazen beni cidden şaşırtıyorsun. Tüm bunlar aklına nereden geliyor merak ediyorum. Ama alacağım cevaptan da korkuyorum." Baş parmağını önüme sürerek devam etti. "Haklısın, affet. Kültür senden sorulur çilli."

"Öyle. Sen napıyorsun? Beni mi takip ediyordun?"

"Aslında tam çıkıyordum, köşeye sinmiş benim sınıftan tarafa baktığını görünce, gelip kendimi göstereyim dedim."

"İhsan hocadan saklanıyordum."

"Diyorsun."

"Evet diyorum. Terliklerime kafayı takmış. Adam kafadan kontak napayım."

Dudaklarını büzer gibi öne uzatıp, bilmiş bilmiş başını salladı. Yalanımı yemediğini biliyordum ama aklıma daha iyi bir bahane gelmemişti.

"Doğru. Yoksa senin kışın ortasında terlikle okula gelmen çok normal bir davranış."

"Evet aynen öyle. Sınava girip sonuçlar açıklandığında, ösym kim terlikle kim topukluyla girdi diye bakmıyor diye biliyorum."

Elini ağzının üstüne götürüp, işaret parmağını burnunun altına sürdü. "Mantıksız değil."

"Bunu gel İhsan hocaya anlat."

"Çok isterdim. Ama şu sıralar aramız çok iyi değil. Bildiğin üzere dün biri gidip ödevimi Duru'nun yaptığını söylemiş." Kısa bir an duraksayıp tepkimi ölçtü. "Anlayacağın sıfır aldım. Hem adam yirmi dakika önce çıktı okuldan. Malum dersler bitti."

Aval aval suratına baktım. Çünkü dün sınıftan çıkıp can havliyle soluğu öğretmenler odasında alan o cesur çocuk bendim. İtiraf etmeyecektim ama inkar etmeye de gerek yoktu.

"Üzüldüm diyemeyeceğim. Bir de dersin ki karmaya inanmıyorum. Hak eden hak ettiğini bu dünyada buluyor kanka. Ben olsam oturur biraz düşünürdüm."

Dönersen Islık ÇalHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin