b. 49

693 123 63
                                    

Yavuz: Benden sonra.

Ufuk: Hayır önce beni.

Yavuz: Şımarık cadı.

Ufuk: Senin cadın.

Yavuz: Senin canını yerim çocuk.

Yağız sarıldığı kocasının kulağına eğildi yanağını öpmeden,

Onları sen yetiştirdin sevdiğim. Atışır tartışırlar ama aralarındaki sevgi çok büyük.

Sizi çok seviyorum canlarım.

_______________________________________

Aradan aylar geçsede Rızanın aklındaki soru hiç değişmemişti. Korkuyordu evlatlarının güç uğruna birbirine yıkım olmasınsan korkuyordu.

Ufuk ve Egemenin mezuniyeti yaklaşmıştı. Hakanın karnı 6. Ayın getirisi ile büyümüş evde mutluluk hakimdi. Peki ya Rıza ve içindeki korkuları?

Sonunda daha fazla bu kaygıyı içinde büyütmek istemediğine karar vermiş, bu kararını Yağızla paylaşıp, şirkette mini bir aile toplantısı istemişti.

Şimdi şirkette toplantı odasında sadece çekirdek ailesi karşısında tedirgin onun ağzından çıkıcak kelimeleri bekliyordu.

Aylardır içimde bir yangın yeri var çocuklar. Dedimki Ben meleklerimle konuşup bu yangını söndürmeliyim.

Rüzgar: A-nnem... Hasta mısın?

Yavuz: Balım değilsin dimi?

Ufuk: Susunda konuşsun adam. Annem seni dinliyoruz.

Elinin üzerinde kocaman sıcak avuçları hissetmek her zaman olduğu gibi huzur verdi minik olana.

Ben Rıza, bu koca yürekli koca devin minik sevdasıyım.

Her daim yavrum.

Sizde bu iki adamın tek gerçek aşklarısınız. Ne olursa olsun, ne yaşarsanız yaşayın bunu sakın unutmayın.

Yavuz: Anne ben korkuyorum, anne ben hiç korkmam! Söyle neyin var?

Ufuk anladı adamın bakışlarındaki hüzünden. Çaresizliğin çırpınışı vardı gözlerinde.

Ufuk: Biz hiç bir zaman o korktuğun olmayız annem. Bizi siz yetiştirdiniz korkma.

Kadim aşireti sadece bir aşiret değildir oğlum. Güç denge ve adaleti temsil eder herkesin gözünde ki kıymet bu yüzdendir.

Üç evladım var, üçüde Lideliğe layık hiç şüphesiz yerimi üçünüzüde teslim ederim. Lakin ağalık çok başlı olmaz tek kişi gerek. Ananızın uykularını bu kaçırır.

Ufuk: Ben... Şeyim ya zaten olmaz ya benden benim için niye kaygılandın annem?

Ufuk yermek yada kinaye için dememişti. Hiç bir zaman hayalinde olmamıltı ağalık. Gülerek söylemişti hepsini.

Rüzgar: Af buyur? Nefsin sen miniğim de de çekinme ya! Aslanlar gibi toplantı basıp kurşun sıkan tıpkı babam gibi kudretli, anam gibi vicdanlısın meleğim.

Ufuk kalkıp yerinden sarıldı koca cüsseli abisine minnetle. Ağalıkta elbette gözü yoktu. Ama eksik görüyordu kendini abilerinden. Rüzgar bugün ona tamam hissettirdi.

Yavuz: Rol çalıyor, baba rol çaldı bu ikiz bozuntusu. Ufuğum sen başta olsan ben yanında ardında dururum güvenle abim hiç tasalanma.

Sonra elini dizine vurup hafif öksürerek devam etmişti muzipçe.

Yavuz: Gelelim bana, fasulyenin nimetlerine demeliydim hahaha. Şimdi kimse kusura bakmasın ben daha yakışıklıyım.

Rüzgar: Götüm!

Rüzgar!

Rüzgar: Ama atıyor anne ben daha yakışıklıyım.

Yağız ve Rıza gülerek izliyordu oğullarını. Gurur ve heyecanla.

Yavuz: İşin açıkçası hiç bu kısmı ile ilgili hayalim olmadı annem. Benim doğuştan olan bir artım vardı hep. Oda Rüzgarım... Gözüm kapalı kavgaya girerim niye? Bilirim bu hıyar beni asla yalnız koymaz!

Rüzgar: Hıyara kadar çok iyi gidiyordun da orda bozdun kendini. Bende ikizim, bilirim yavuz hep yanımda, Ufuk çenesi yeter be heyt!

Ufuk: Ne sandın aslanım.

Yavuz: Bizde bu işin hakkını vericek tek kişi Rüzgardır babamdan sonra. Çünkü ardında yanında sadece ben ve Ufuk olmaz. Egemen, Hande, Hakan biz güçlüyüz gücümüzü ailemizden alıyoruz.

Rüzgar: Yavuz ne alakası var benimle? Sen önde ol yine biz etrafında benim hiç böyle bir talebim olmadı.

Yavuz: Olmadı ama o liderlik senin içinde var be oğlum. Tıpkı babam, tıpkı anamsın her anlamda. Padişahım ben sana biad ederim ha.

Ufukta kalktı yerinden önünde eğilip şu cümleyi kurdu.

Ufuk: Padişahım çok yaşa kılıcın deysin Mars'a!

Mars ne oğlum mars değil arş o arş.

Ufuk: Baba çağı yakala lütfen! Gökyüzü mü kaldı marsı keşfettik oooo yaşlandın sen ha.

Yavrum yaşlandım mı ben? Bu cadı benim moralimi bozuyor.

Sevgilim üçünü de cebinden çıkartırsın sen ne yaşlanması. Ufuk ağzına biber sürerim ha.

Rüzgar: Annem...

Tamam oğlum ben aldım cevabımı. O kadar huzurluyum ki size anlatamam mutluluğumu. Ama kocamın üzerindeki iş yükünü alın. Benimle Dünya'yı gelicek o.

Yavrum emret şimdi yola revan olalım.

Ufuk: Hayır ya benim mezuniyetim var! Daha evlenicem anne azdırma babamı ya offff....!

Hahahaha tamam cadı tamam sonra alır kaçarım kocamı bende napim.

Bu akşam yokuz. Bakın başınızın çaresine kocamı alıp bağ evinde takılcam.

Yavuz: Kaç yaşına geldim hâlâ kanım çekiliyor anam lan anam.

Ufuk: Şeyeden de baban kuşlar getirmedi ya bizi hihihiii.

Rüzgar: Mal şimdi o görüntüler aklıma doldu iğğğ..

Ne oldu oğlum içn mi bulandı, hastamısın?

Rüzgar: Yok hasta değilim annem, kıskancım.

Evlendiniz çoluk çocuk var, dalın lan beni artık kıskanç develer.

Yavuz: Ölene kadar o benim anam Yağız ağam!

Şimdi ağana... Yürü gülüm yürü önce güzel bir yemek yiyelim. Sonra tüm gece seveyim seni.

Yağız!

BABA!!!!!!!

Bölüm Sonu....

Final'den önce son bir 🥲🥺

Yeni bölümde görüşmek üzere👋

Ağanın Minik SevdasıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin