Bölüm 48

227 33 2
                                    

Cenk ve İnci

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Cenk ve İnci.

Yazardan:

Aradan geçen dakikaların ardından İnci'nin ağlamaları iç çekişlere döndü.

Derin derin nefes alan İnci " a-abi" dedi titreyen sesiyle " şimdi benin babam yaşıyor mu?" Diyerek yutkunup gözlerini kapattı.

Hesap sormayı bir kenara bırakıp anı yaşamak istemişti elbet her şey konuşulur ama şuan sırasıyla gidecekti. Önce babasını sorması gerekiyordu.

" evet " dedi Cenk tok sesiyle. " Babamız yaşıyor " dedi bir dua gibi döküldü sözler dudağının arasından.

İnci gözlerini açtı bir bir aktı yaşlar gözlerinden " toprak kokan babam " dedi İnci yüzünde buruk bir tebessüm oluştu " benin babam artık toprak kokmayacak" dedi.

Cenk kardeşini onayladıktan sonra " evet kardeşim babamızın kokusunu bizden dinlemek yerine artık kendin anlayacaksın " dedi.

Buruk bir tebessüm vardı abi kardeşin yüzünde.

" nerde ?" Diyen İnci'yle birlikte Cenk'in kaşları çatılmıştı " ne nerde?" Dedi anlamazıkla.

" Babamız " dedi İnci sakin bir tınıyla " burda mı geldi mi?" Dedi.

Cenk yutkunup gözlerini kaçırmıstı şimdi hastanede dese İnci korkacaktı.

" Hakkari'de" dedi ve telefonunu çıkarıp " istersen konuşa bilirsiniz " Dedi.

İnci ise bambaşka bir evrendeydi sanki. Babası, öldü bildiği Babası yıllar sonra geri dönmüştü.

Kendini bildi bileli bir mezar, soğuk mezar taşı olan Babası etiyle kanıyla onlara geri dönmüştü.

" abim" dedi Cenk kardeşinin dalgın bakışlarını fark edip.

Daldığı yerden ilkilen İnci " peki neden şimdi?" Dedi.

O kadar düşünce dönüyordu ki kafasında kendisi bile sıkışıyordu bu kargaşada.

Cenk bakışlarını kardeşine çevirdi " kendisi anlatsa daha iyi olur" dedi.

İnci onu onayladıktan sonra " şimdi konuşa bilir miyim?" Dedi

Cenk Can'ı arayınca " abi " diyen Can'ın telaşlı sesi duyuldu ahizeden.

" İnci iyi mi ? Öğrendi mi? Ne tepki verdi? Kızdı mı? Yoksa-" diye devam edecekken" sakin ol" dedi Cenk.

Onları yalnız bırakmak için Kafeteryaya inmişti Murathan. Düşünceli bir tavırla aldığı kahve ile oturdu bir köşeye.

İnci'nin acısını kendi acısıymış gibi hiss ediyordu. Küçüklükten beri babasının acısı ve yokluğu ile birlikte büyümüştü İnci.

Çok tepki vermemesi içine atmasından dolayı olsa gerekti ki, buda Murathan'ın canını sıkuyordu .

Zamanın Kayıp Emareleri Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin