Bölüm 52

347 20 2
                                    

Gördüğüm manzara karşısında donup kaldım. Altısından da benim iki katım büyüklüğünde,dört ayaklı, siyah tüylü, kırmızı gözlü, uzun kuyruklu, görünüşü büyük beyazı anımsatan ve üstlerinde de zırhlarla donatılmış yeşil yaratıklar vardı, hepsi üstüme doğru geliyordu. Bir şeyler düşünüp harekete geçmem gerekiyordu yoksa birkaç dakikaya yem olacaktım ama aklıma hiçbir şey gelmiyordu ve biri bana vardığında yaratığın altına girdim ve ters taraftan gelen binek yaratık benim üstümdeki binek yaratığa çaptı. Canavarın altından çıktım, üçü birbirine çarpmıştı bende oradan koşarak uzaklaştım onlar birbirleriyle kavga ederken bende arenanın içindeki en uzak ve tek canavarı gözüme kestirerek üstüne doğru koşmaya başladım, o da beni fark edip benim üstüme doğru koşmaya başladık. Çok sinirli görünüyordu ve sırtındaki silahını çıkardı, ateş etmeye başladı, zikzak çizerek üstüne koşuyordum bu yüzden hiçbir mermisi bana denk gelmedi birbirimize çok yaklaştık altındaki binek canavarın ağzını açtığını ve dişlerinin büyük ve seyrek olduğunu fark ettim, tahmini üç metre kala bineğin suratına doğru zıpladım ve ayağımla ağzından güç alarak yeşil yaratığa sıçradım ve ayağımla çok sert bir tekme attım ve yere yapıştı, yere yapıştığında silahına konsantre olup aldım. Artık bir silahım ve ters oturduğum bir yaratık binek vardı. Binek kafayı yemiş gibi gözüküyordu ve arenanın etrafında koşmaya başladı, üstünde zor dengede duruyordum ve hala terstim. Ayağa kalktım ve birine nişan alıp ateş etmeye başladım, ikinci atışımda vücudundan vurup yere indirdim ama içlerinden biri fark etmediğim bir yerden ayağımdan vurdu ilk önce bineğe daha sonra yere yapıştım.

TELEKİNEZİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin